2023 Yunanistan için seçim yılı olacak: Halkın gündeminde hayat pahalılığı ilk sırada yer alıyor
Abone ol
Özel
2023 ile birlikte seçim yılına giren Yunanistan’da siyasi partiler iktidarı almak için yarışırken halkın gündeminde ilk sırayı hayat pahalılığı alıyor. Prof. Dr. Enis Tulça da mevcut başbakan Miçotakis’in bir dönem daha göreve devam etmesinin en yüksek ihtimal olduğunu belirtiyor.
Parlamenter demokrasi ile yönetilen Yunanistan’da dört yılda bir yapılan seçimlerle 300 sandalyeli Yunan Parlamentosu oluşturuluyor. Son olarak Temmuz 2019 yılında yapılan seçimlerin ardından bu yıl Temmuz ayına kadar yeni bir seçimin yapılması bekleniyor ancak henüz netleşen bir tarih yok.
2015’teki seçimlerde kurulan SYRIZA (Radikal Sol İttifak) ile Bağımsız Yunanlar (ANEL) koalisyonu Ocak 2019’da dağılmış ve devamında yaşanan süreçte dönemin Başbakanı ve SYRIZA lideri Aleksis Çipras erken seçim kararı almıştı.
7 Temmuz 2019 tarihinde gerçekleştirilen erken genel seçimlerinin galibi aldığı yüzde 39.85’lik oy oranıyla merkez sağ Yeni Demokrasi (YDP) oldu. 300 üyeli mecliste tek başına iktidarı kuracak çoğunluğu elde eden YDP’nin lideri Kiryakos Miçotakis de başbakanlık görevini üstlenerek 22 Temmuz 2019 tarihinde göreve başladı.
Öte yandan merkez solda bulunan Değişim Hareketi (PASOK-KİNAL) ile Yunanistan Komünist Partisi (KKE) de sırasıyla üçüncü ve dördüncü parti olarak meclise girdi. Popülist sol MeRA25 ile popülist sağ Yunan Çözümü partileri de barajı aşarak meclise girmeyi başardı.
Anketler ne diyor?
Yunanistan’da yapılan son anketlerde ise Miçotakis’in YDP’si hala birinci, ana muhalefet SYRIZA ise onun ardından geliyor. Sandık tahminlerinde ise YPD’nin yüzde 36, SYRIZA’nın yüzde 29, PASOK-KİNAL’ın yüzde 12, Yunanistan Komünist Partisi’nin de yüzde 6 civarında oy aldığı görülüyor.
İki komşu ülke Türkiye ve Yunanistan da 2023’te seçime gitmeye hazırlanırken hem Ege’de hem de Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’ta tansiyon sık sık artıyor.
Ekonomik krizi Avrupa Birliği’nin verdiği destek ve borçlarla aşmaya çalışan Yunanistan 2022’de de tüm Avrupa’da olduğu gibi enerji krizi ve yükselen enflasyonla da karşı karşıya kaldı.
Tabii Miçotakis hükümetinin siyaset, medya ve iş dünyasından çok sayıda ismi yasadışı şekilde casus uygulamalarla dinlediğinin ortaya çıkması gibi skandallar da halk nezdinde bir güven krizine yol açtı.
Anketlere yansıyanlara göre ise Yunan halkı hayat pahalılığını seçimde oy kullanırken en belirleyici unsur olarak gördüğünü ifade ediyor.
AA’nın aktardığına göre Prorata araştırma şirketinin yaptığı ve "ülkenin karşı karşıya olduğu en büyük 3 problemin" sorulduğu ankette, "hayat pahalılığı" diyenlerin oranı yüzde 56 oldu. Hayat pahalılığını yüzde 33 ile "ulusal sorunlar", yüzde 31 ile "düşük maaşlar ve çalışma şartları", yüzde 30 ile "yolsuzluklar", yüzde 20 ile "dinleme skandalı" takip ediyor.
Alco araştırma şirketinin anketine göre ise kararsızların seçimlerinin belirlenmesinde hayat pahalılığı yüzde 53, ekonominin gidişatı yüzde 45, Türk-Yunan ilişkileri yüzde 27 ve dinleme skandalı yüzde 17 oranında belirleyici olacağı sonucu çıktı.
‘Miçotakis’in YDP’si bir dönem daha iktidarda kalacak gibi görülüyor’
Sputnik’e değerlendirmelerde bulunan Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Enis Tulça da “Miçotakis önümüzdeki seçimlerde de favori olarak görülüyor” diyerek şunları söyledi:
“Yunan halkının aklında enerji sorunu, hayat pahalılığı gibi sorunların yanı sıra her zaman Türkiye de var. Dinleme skandalının seçimin kaderinde büyük etki edeceğini düşünmüyorum. Aritmetiği baktığımızda ise bu seçimlerde YDP yüzde 36-37 olsa 121 sandalye civarında kalıyor. Koalisyon olmaması ve ikinci seçimin olması durumunda ise yüzde 36-37 oy ile 150 sandalyeyi aşarak çoğunluğu alabiliyor. Miçotakis’in Çipras ile bir koalisyonu dinleme skandalından dolayı mümkün görünmüyor, öte yandan SYRIZA ve PASOK’un ilk seçimde çoğunluk için sayıları da yetmeyecektir. Dolayısıyla muhtemelen peş peşe iki seçim olacaktır. İkinci seçimin sonunda ise Miçotakis’in YDP’si bir dönem daha iktidarda kalacak gibi görülüyor.”
Türk-Yunan ilişkilerinde neler bekleniyor?
Peki, gelecek dönemde Türk-Yunan ilişkilerinde neler bekleniyor? Prof. Dr. Tulça, şunları söyledi:
“Elbette ikinci kez iktidarı alan siyasi liderlerin eli daha güçlü olur ve birtakım karar mekanizmalarında daha rahat hareket edebilir. Ancak baktığımızda Türk-Yunan sorunları Miçotakis’in devam etmesi durumunda belki Yunan tarafının aşırı tahrik ve provokasyon bakış açılarında bir diyaloğa dönüş şeklinde değişim olabilir. Türk-Yunan ilişkileri itidal dönemine girebilir. Diğer yandan Çipras’a da bakalım. 15 Mart 2002’de başlayan İstikşafi görüşmeleri 2017’de Çipras zamanında Yunan tarafınca durduruldu. Geçen Haziran’da AB dönem zirvesi sırasında Çipras, Türkiye’ye yaptırım çağrısı yaptı. Dolayısıyla Çipras’ın iktidara gelmesi durumunda geleneksel Yunan tutumu devam edecektir. Çipras diyaloğa açık birisi olsa da ülke içindeki güç odaklarının etkisiyle süreç devam edecektir. Çok fark edeceğini birden bire süt limana dönüş olacağını düşünmüyorum.”