https://anlatilaninotesi.com.tr/20221231/enerji-krizindeki-avrupayi-yil-boyunca-sarsan-protestolar-1065190971.html
Enerji krizindeki Avrupa’yı yıl boyunca sarsan protestolar
Enerji krizindeki Avrupa’yı yıl boyunca sarsan protestolar
Sputnik Türkiye
2022 yılında Ukrayna krizi nedeniyle Rusya’ya yönelik yaptırım uygulayan AB, enerji krizi ile mücadele veriyor. Avrupalı yetkililer, tasarruf adı altında... 31.12.2022, Sputnik Türkiye
2022-12-31T16:30+0300
2022-12-31T16:30+0300
2022-12-31T16:35+0300
eylem
protesto
protesto gösterisi
ingiltere
avrupa birliği
avrupa
ukrayna
ukrayna krizi
donbass
askeri operasyon
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e6/0c/0a/1064408279_0:161:3071:1888_1920x0_80_0_0_253090795b6121cd1d4bf04375c12fcf.jpg
Rusya’nın Şubat ayında başlattığı Donbass operasyonu sonrası Moskova’ya yönelik 9 ayrı yaptırım paketi uygulayan Avrupa Birliği, bu ambargoların bumerang etkisi göstermesi nedeniyle son 11 aydır enerji kriz yaşıyor. 2022 yılını tedarik zincirlerini ve arzı alt üst eden yasaklarla geçiren Avrupa, yaklaşık yüzde 50 oranında bağımlı olduğu Rus enerji kaynaklarından vazgeçme kararı sonrası rekor enflasyon oranları ile karşı karşıya kaldı. Euronun değer kaybına uğraması, gıda fiyatlarının yükselmesi ve ısınma sorunun ortaya çıkması ise en çok hane ekonomisini etkilendi.Özellikle kışın kapıya dayanmasıyla şikayeti artan AB sakinleri, temel ihtiyaçlarını karşılayamayacak kadar ciddi bir tehlikenin içinde. Enerji krizinin yol açtığı derin sorunları ‘yumuşatma’ adına absürt önerilerde bulunan Avrupalı yetkililer ise grevler ve protestoların hedefi oldu. Diğer yandan Batı'nın gelişmiş ülkelerinin hükümetlerinin birbiri ardına mevcut yasaları ve eylemlere yönelik yaptırımları sıkılaştırması, büyüyen grev hareketinden duyulan korkuyu açıkça gösterdi. Avusturya ve Çek Cumhuriyeti’nde sokaklara çıkan binlerce protestocu ise siyasilerden, Rusya’ya yönelik yaptırımların kaldırılmasını ve tarafsızlığın korunmasını talep etti. 2022 yılında Avrupa’da yaşanan enerji krizi çerçevesinde gerçekleşen absürt kemer sıkma politikaları ve protestolar, Sputnik’in derlemesinde.Elektronik eşyaları günün sadece belli saatlerinde kullanana indirim kampanyasıİngiliz elektrik ve gaz şirketi olan National Grid’in yöneticileri, çamaşır makinesi, kurutma makinesi ve oyun konsolu gibi elektrik gücünü en fazla çeken ev aletlerinin 17.00 ile 20.00 saatleri arasında kapatılmasını önerdi. Cihazların en yoğun kullanım zamanlarına denk gelen bu saatlerde elektrik kullanımını kesen hanelere, kilovat saat başına 6 sterline varan indirimler yapılacağı aktarıldı. Şirket, çamaşırları günün farklı bir saatinde yıkamanın ‘kimseden bir şey götürmeyeceği’ iddiasında bulundu.İngiliz enerji devinden ‘dahiyane’ öneri: ‘Kedinize sarılarak ısının’Britanya'nın bir diğer enerji devi OVO şirketi, müşterilerine yazı göndererek, kışı atlatmak için “Kedinize sarılın ve ısının” önerisinde bulundu. İşçi Milletvekili Darren Jones’un OVO’yu özür dilemeye çağırmasının ardından şirket bir metin daha yayınlayarak, “Anlamlı çözümler bulmak için çok çalışıyoruz ve bu içeriğin yetersiz ve yararsız olduğunun farkındayız. Utandık ve içtenlikle özür diliyoruz" şeklinde savunma yapmıştı.Klima kullanımını kısıtlamaya yönelik ‘kullanma kılavuzu’ yayınlandı, kapıları kapatma zorunluluğu getirildiEnerji tasarrufu yapmak adına alınan önlemler arasında en dikkat çekenler ise ‘teşvik için ceza’ vermek oldu. Kış aylarında doğalgaz kıtlığı riski olduğu gerekçesiyle işletmelerin elektrik tüketimini azaltmayı amaçlayan Avrupalı yetkililer, yazın çalıştırılan klimalar için ‘kullanma kılavuzu’ niteliğinde bir yönergeler hazırladı. AB’nin en sıcak ülkeleri olan Yunanistan, İtalya ve İspanya; klimalar için getirilen kısıtlamaları ihlal edenlere ağır para cezalarının verileceğini duyuran ülkeler arasında yerini aldı. Bu ülkelerdeki mağazalar, alışveriş merkezleri, sinemalar, oteller ve devlet binalarında yazın 27 derecenin altında klima ve kışın da 19 derecenin üzerinde kombi çalıştırılmaması şart koşulmuştu. Uygulamaları ihlal edenlere 60 ila 600 bin euro arasında para yaptırımı uygulanıyor. Fransa'da da klima ile alakalı önlemler alınarak, işletmelere kapılarını kapalı tutma zorunluluğu getirildi. Bu kurala uymayan işletmeler ise 750 euro para cezası ödemek zorunda.Enerji tasarrufuna ilginç kılık kıyafet yönetmeliği: ‘Kravat takmayın, terliklerinizi fırında ısıtın, kazak giyin’Tasarruf için verilen önerilerden biri de İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’den geldi. Temmuz ayında Sanchez, bakanları, yetkilileri ve iş insanlarını yaz aylarında ‘gereksiz yere kravat takmamaya’ çağırmıştı. Böylece sıcakta klimaların çalışması için harcanan elektrikten tasarruf edilebileceği iddiasında bulunan Sanchez’e tepkiler gecikmedi. Almanya’nın Baden-Württemberg Eyaleti Tarım ve Tüketiciyi Koruma Bakanı Peter Hauk da, "Bir kazakla kışın 15 dereceye dayanabilirsiniz. Kimse bundan ölmez" diyerek, artan enerji fiyatlarıyla başa çıkmak için bir başka moda tavsiyesi veren siyasi oldu.Enerji krizine yönelik absürt önerilerde bulunanlar sadece Avrupalı yetkililer olmadı. İlginç önerilerin bir diğer adresi de Batı medyası oldu. İngiliz Daily Mail gazetesi, bir yemeği tüm gün sıcak tutabilen veya yemeği buzdolabından çıkarıldıktan sonra sadece yarım saat içinde ısıtan beslenme çantası ile termos gibi eşyaların edinilmesini önerildi. Makalede ayrıca İngilizlere terliklerini mikrodalga fırında ısıtmaları tavsiyesinde bulunuldu. Yunanistan’da ise halkın, kapalı kaloriferlerle kışı geçirebilmek adına elektrikli battaniye ve çarşaf stokladığı basına yansımıştı.‘Merdivenleri koşun, duş almak yerine ıslak mendil kullanın’Almanya’nın en büyük gaz dağıtım şirketlerinden GASAG’nin CEO’su Georg Friedrichs, ülkesindeki tüm sakinlerine ‘merdivenleri koşun, duş olmayı ve el yıkamayı azaltın’ önerisinde bulunarak; Biritanyalı enerji şirketlerinin tartışma yaratan önerilerine uyum sağladı. Baden-Württemberg Eyaleti Başkanı Winfried Kretschmann ise, Almanların duşta geçirdikleri süreyi kısaltmalarını istedi, "Duş almak yerine ıslak mendil kullanın" diyerek tasarruf önerisinde bulundu. Daha önce de ülkenin Ekonomi Bakanı Robert Habek, duş almak için özel ekonomik sulama kapları kullanmayı önermiş, bu tavsiye de ‘leğende yakanmaya’ benzetilmişti.AB’nin iki lokomotif ülkesi Fransa ve Almanya’ya gece çöken karanlıkFransa ve Almanya gibi ülkeler de, gece ışıklandırmalarına yönelik saat kısıtlaması getirdi. Bu yasağa uymamanın cezası 1500 euro olurken, halihazırda, nüfusu 800 binin altındaki bölgelerde tüm geceyi kapsayaracak şekilde ışıklandırma yasağı uygulanıyor. Ayrıca Almanya’da Eylül ayında alınan karara göre; kamu binaları, heykeller, anıtlar, kiliseler ve tabelaların ışıkları saat 22.00'den itibaren kapatılıyor. Bu düzenlemeyle sadece sokak lambaları açık bırakılabiliyor. Daha önce Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da, kamusal alanlarda ve toplu taşımada tüm videolu reklam ekranlarının yasaklanması da dahil olmak üzere çeşitli kısıtlamalar önermiş fakat meclisten onay alamamıştı. Paris merkezli haber portalı Boulevard Voltaire’in köşe yazarı Jany Leroy ise, enerji krizine karşı mücadele hakkında hicivli bir makale yayınlayarak; “Zelenskiy de artık tişörtlerini ütülememeye karar verir” şeklinde tepki gösterdi.Kamu binalarında ısıtıcıya yasak geldi, sıcak su akışı durdurulduEnerji krizi korkusu ve artan fatura fiyatları, Avrupa’nın sanayi devi Almanya’yı yaz aylarında alarma geçirmişti. Ülkenin en büyük fuar şehri Hanover’de, hastane ve okullar dışındaki kamu binalarında klima ve fanlı ısıtıcı kullanımı yasaklanmış, fuar ve büyük salonlar gibi insanların kalabalık olarak kullandığı alanlarda ise hiç ısıtılma yapılmaması kararlaştırılmıştı. Ayrıca Berlin ve Hanover’da, halka açık yüzme havuzlarının, spor salonlarının duşlarının ve kamu binalarının sıcak suyu da Ağustos ayından itibaren kesilmişti. Öte yandan Almanya’da olduğu gibi Avusturya Enerji Bakanlığı da tasarruf kapsamında herkesin sıcak su yerine soğuk su kullanmaları tavsiyesinde bulunmuştu.Avrupalı liderlerin absürt önerilerine karşı, grevler ve protestolar baş gösterdiAvrupalı yetkililerin enerji krizine karşı aldığı bu ilginç ‘önlemler’, halkın da tepkisini çekerek protestolara zemin hazırladı. Yılın son iki ayı, neredeyse her AB ülkesinde gerçekleştirilen protestolarla tarihe geçti. Kıtada yaşanan krizi özetleyen Avusturya Eski Şansölye Yardımcısı Strache, Moskova’ya yönelik yaptırımların zeminine karşı protestoların yoğunlaşacağını, bunların giderek artan sayıda AB ülkesi vatandaşı tarafından reddedildiği uyarısında bulunmuştu.Avrupa’da protestoların başkenti Fransa olduAvrupa’da protesto ve grevlerin en çok görüldüğü ülkelerin başında gelen Fransa, Ekim ayından beri çeşitli eylem ve yürüyüşlerin merkezi haline geldi. Paris'te kasaplar, Ulusal Meclis yakınında toplanarak hükümetin elektrik fiyatlarına uyguladığı zammı protesto etti. Elektrik faturalarının geçen yıla göre 2 katına çıktığını ve kepenk kapatmakla karşı karşıya kaldıklarını belirten kasaplar, ülkede bunun için yürüyüş gerçekleştiren tek meslek grubu da değil. Başta akaryakıt zamları ve kötü ekonomik koşullara tepki olarak 17 Kasım 2018'de Fransa’da başlayan sarı yelekliler hareketi, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un sosyo-ekonomik politikalarına yönelik protestolar ile 2022 yılında da devam etti. Ayrıca rafineri işçilerinin yüzde 10 oranında ücret artışı talebiyle Ekim ayında gittiği grev nedeniyle benzin kıtlığının yaşandığı Fransa’da, sol ittifakın hayat pahalılığı krizine karşı düzenlediği yürüyüşe on binlerce kişi katıldı.106 yıl sonra ilk kez toplu iş bırakma eyleminin başladığı İngiltere’de, protestoya katılanlar ‘casuslukla’ suçlandıAraştırma şirketi Ipsos’un verilerine göre, halkın yüzde 84’ünün yaşam maliyetindeki artışın büyük ölçüde hükümet politikalarından kaynaklandığını düşündüğü İngiltere’de, protesto kararları ardı ardına geldi. Ülkede ambulans çalışanları, avukatlar, şoförler, postacılar, demir yolu işçileri ve öğretmenler dahil neredeyse her meslek grubu, rekor yaşam maliyeti artışları nedeniyle daha yüksek ücret talep etmek için 30 Kasım’dan 11 Ocak’a kadar sürecek olan grev kararları aldı. Öyle ki, İskoçya’daki tek tabut fabrikasının çalışanlarının da Kasım ayının başından beri periyodik olarak greve gitmesi, İngiltere’deki cenaze endüstrisi için ciddi sorunlar yarattı.Neredeyse her gün 10 binlerce katılımla gerçekleşen ve birçok sendikanın 30 yıl sonra ilk kez düzenlediği protestolar, hemşirelerin de 106 yıl sonra ilk kez toplu iş bırakma eylemi başlatması ile devam etti. Grev nedeniyle binlerce hastane randevusu ve ameliyat iptal edildi. İktidardaki Muhafazakar Parti'nin Genel Başkanı Nadhim Zahawi ise, hemşirelere 'bölücü' muamelesi yaparak ‘Rus casusluğu’ ile suçlayacak kadar ileri gitti. Ordu müdahalesi tehdidinde de bulunan Zahawi'nin açıklamaları, kızgınlık kadar alayla da karşılandı. Buna karşın askeri personelin yardımını resmen talep eden İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, hükümetin, greve gitmekte ısrar eden işçi sendikalarına ‘sert karşılık’ verebileceği ve grev dalgasına karşı yeni yasalar üzerinde çalışıldığı uyarısında bulundu.Almanya’dan Çek Cumhuriyeti’ne uzanan eylemlerAB’nin en zengin ülkesi Almanya, enerji krizinden en çok etkilenen Avrupa ülkesi olarak da kayıtlara geçerken, bunun yansıması başkent Berlin’de düzenlenen protestolar ile gözler önüne serildi. Kasım ayı boyunca belediye binası önünde toplanan binlerce kişi faturalara ve barınma ücretlerine üst sınır konulmasını talep ederken, maaşların da yükseltilmesi gerektiğini savundu. AB’nin en yoksul 3 ülkesinden biri olarak görülen Bulgaristan’da da ülkenin en büyük iki ticaret birliği tarafından yürüyüş düzenlendi. Farklı mesleklerde çalışan yüzlerce kişinin katıldığı eylemlerde, kışın gelmesiyle ısınma konusunda yaşanan sıkıntılara dikkat çekildi.Çek Cumhuriyeti’nin başkenti Prag’da da 70 binin üzerinde gösterici, hem artan enerji fiyatlarına hem de Ukrayna krizinde hükümetin taraflı tutumuna tepki gösterdi. ‘Önce Çekya’ sloganları atan topluluk, AB’nin Rusya’ya yönelik yaptırımlarının Çek halkına ve ekonomisine zarar vermesi sebebiyle sonlandırılması talebinde bulundu. 2022 yılı içinde enflasyonu yüzde 10.8’i gören İspanya’da da Eylül ayında başlayan yürüyüşler, maaş artışı talebiyle tüm meslek gruplarına yayılmış durumda. Madrid yönetiminin artan maliyetlerle başa çıkma konusunda yetersiz olduğunu belirten kamyon şoförleri, Kasım ayında genel grev ilan ederek, işletmelerin ve marketlerin tedarik zincirlerinde önemli aksamalar oluşturdu. Ayrıca başkentteki Barajas Havalimanı'nın özel güvenlik çalışanları da 23 Aralık’ta maaş artışı talebiyle süresiz greve başladı.Fransa, Litvanya ve Portekiz’de ulaşım durduAralık başında Fransa'da yaklaşık on bin demiryolu çalışanının greve gitmesi, yolcu taşımacılığının felç olmasına yol açtı. Uluslararası ve şehirlerarası tren seferlerinin yüzde 60'a varan kısmının iptal edildiği Fransa’da, havayolları çalışanları da genel grev kararı aldı. Hava ulaşımının protestolar nedeniyle durduğu bir diğer ülke de Portekiz oldu. Grevler ülkede 360 uçuşun iptal edilmesine yol açarken, çalışanların tatil dönemlerinde de grev yapacaklarını açıklaması ‘bunun daha başlangıç’ uyarısı olduğu yönünde sinyaller verdi. Yılın son iki haftası da, Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta toplu taşıma şoförlerinin grevi ile geçti. Mahkemeler aracılığıyla eylemleri engellemeye çalışan yetkililer ise ulaşım sisteminin ciddi oranda aksaması nedeniyle vatandaşlardan ‘evden çalışmalarını’ istedi. Eylemlerin sıklıkla ulaşım ve nakliye gibi alanlarda yapılıyor olmasının en temel nedeni, enerji krizi içinde yakıt fiyatlarının artması olarak gösteriliyor. Ayrıca İngiltere, İspanya,Bulgaristan, Fransa dahil birçok AB üyesi ülkeden de 2023 yılı için yeni grev kararları gelmeye devam ediyor.
https://anlatilaninotesi.com.tr/20221231/rusyanin-ukraynadaki-ozel-askeri-operasyonu-10-ayin-donum-noktalari-1065252733.html
ingiltere
avrupa birliği
ukrayna
donbass
rusya
fransa
almanya
portekiz
bulgaristan
yunanistan
çek cumhuriyeti
ispanya
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
2022
Selin Uludağ
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e5/0a/14/1050001041_0:0:2048:2049_100x100_80_0_0_ba40b2ae5a847457c15ea742e77bf501.jpg
Selin Uludağ
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e5/0a/14/1050001041_0:0:2048:2049_100x100_80_0_0_ba40b2ae5a847457c15ea742e77bf501.jpg
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e6/0c/0a/1064408279_170:0:2901:2048_1920x0_80_0_0_0f233a55430680cec9c021156e8ca751.jpgSputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rossiya Segodnya“
Selin Uludağ
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e5/0a/14/1050001041_0:0:2048:2049_100x100_80_0_0_ba40b2ae5a847457c15ea742e77bf501.jpg
eylem, protesto, protesto gösterisi, ingiltere, avrupa birliği, avrupa, ukrayna, ukrayna krizi, donbass, askeri operasyon, rusya, yaptırım, ekonomik yaptırım, ticari yaptırım, enerji krizi, fransa, almanya, portekiz, bulgaristan, yunanistan, çek cumhuriyeti, grev, ispanya, absürt, enflasyon, doğalgaz, elektrik, hayat pahalılığı, fiyat artışı, petrol, yakıt, gösteri, eylem ve gösteri yasağı, gösteri ve yürüyüş yasağı
eylem, protesto, protesto gösterisi, ingiltere, avrupa birliği, avrupa, ukrayna, ukrayna krizi, donbass, askeri operasyon, rusya, yaptırım, ekonomik yaptırım, ticari yaptırım, enerji krizi, fransa, almanya, portekiz, bulgaristan, yunanistan, çek cumhuriyeti, grev, ispanya, absürt, enflasyon, doğalgaz, elektrik, hayat pahalılığı, fiyat artışı, petrol, yakıt, gösteri, eylem ve gösteri yasağı, gösteri ve yürüyüş yasağı
Rusya’nın Şubat ayında başlattığı Donbass operasyonu sonrası Moskova’ya yönelik 9 ayrı yaptırım paketi uygulayan Avrupa Birliği, bu ambargoların bumerang etkisi göstermesi nedeniyle son 11 aydır enerji kriz yaşıyor. 2022 yılını tedarik zincirlerini ve arzı alt üst eden yasaklarla geçiren Avrupa, yaklaşık yüzde 50 oranında bağımlı olduğu Rus enerji kaynaklarından vazgeçme kararı sonrası rekor enflasyon oranları ile karşı karşıya kaldı. Euronun değer kaybına uğraması, gıda fiyatlarının yükselmesi ve ısınma sorunun ortaya çıkması ise en çok hane ekonomisini etkilendi.
Özellikle kışın kapıya dayanmasıyla şikayeti artan AB sakinleri, temel ihtiyaçlarını karşılayamayacak kadar ciddi bir tehlikenin içinde. Enerji krizinin yol açtığı derin sorunları ‘yumuşatma’ adına absürt önerilerde bulunan Avrupalı yetkililer ise grevler ve protestoların hedefi oldu. Diğer yandan Batı'nın gelişmiş ülkelerinin hükümetlerinin birbiri ardına mevcut yasaları ve eylemlere yönelik yaptırımları sıkılaştırması, büyüyen grev hareketinden duyulan korkuyu açıkça gösterdi. Avusturya ve Çek Cumhuriyeti’nde sokaklara çıkan binlerce protestocu ise siyasilerden, Rusya’ya yönelik yaptırımların kaldırılmasını ve tarafsızlığın korunmasını talep etti. 2022 yılında Avrupa’da yaşanan enerji krizi çerçevesinde gerçekleşen absürt kemer sıkma politikaları ve protestolar, Sputnik’in derlemesinde.
Elektronik eşyaları günün sadece belli saatlerinde kullanana indirim kampanyası
İngiliz elektrik ve gaz şirketi olan
National Grid’in yöneticileri, çamaşır makinesi, kurutma makinesi ve oyun konsolu gibi elektrik gücünü en fazla çeken ev aletlerinin
17.00 ile
20.00 saatleri arasında kapatılmasını önerdi. Cihazların en yoğun kullanım zamanlarına denk gelen bu saatlerde elektrik kullanımını kesen hanelere, kilovat saat başına 6 sterline varan
indirimler yapılacağı aktarıldı. Şirket, çamaşırları günün farklı bir saatinde yıkamanın ‘kimseden bir şey götürmeyeceği’ iddiasında
bulundu.
İngiliz enerji devinden ‘dahiyane’ öneri: ‘Kedinize sarılarak ısının’
Britanya'nın bir diğer enerji devi
OVO şirketi, müşterilerine yazı
göndererek, kışı atlatmak için
“Kedinize sarılın ve ısının” önerisinde bulundu.
İşçi Milletvekili Darren Jones’un OVO’yu özür dilemeye çağırmasının ardından şirket bir metin daha yayınlayarak,
“Anlamlı çözümler bulmak için çok çalışıyoruz ve bu içeriğin yetersiz ve yararsız olduğunun farkındayız. Utandık ve içtenlikle özür diliyoruz" şeklinde savunma yapmıştı.
Klima kullanımını kısıtlamaya yönelik ‘kullanma kılavuzu’ yayınlandı, kapıları kapatma zorunluluğu getirildi
Enerji tasarrufu yapmak adına alınan önlemler arasında en dikkat çekenler ise ‘teşvik için ceza’ vermek oldu. Kış aylarında doğalgaz kıtlığı riski olduğu gerekçesiyle işletmelerin elektrik tüketimini azaltmayı amaçlayan Avrupalı yetkililer, yazın çalıştırılan klimalar için ‘kullanma kılavuzu’ niteliğinde bir yönergeler hazırladı. AB’nin en sıcak ülkeleri olan Yunanistan, İtalya ve İspanya; klimalar için getirilen kısıtlamaları ihlal edenlere ağır para cezalarının verileceğini duyuran ülkeler arasında yerini aldı. Bu ülkelerdeki mağazalar, alışveriş merkezleri, sinemalar, oteller ve devlet binalarında yazın 27 derecenin altında klima ve kışın da 19 derecenin üzerinde kombi çalıştırılmaması şart koşulmuştu. Uygulamaları ihlal edenlere 60 ila 600 bin euro arasında para yaptırımı uygulanıyor. Fransa'da da klima ile alakalı önlemler alınarak, işletmelere kapılarını kapalı tutma zorunluluğu getirildi. Bu kurala uymayan işletmeler ise 750 euro para cezası ödemek zorunda.
Enerji tasarrufuna ilginç kılık kıyafet yönetmeliği: ‘Kravat takmayın, terliklerinizi fırında ısıtın, kazak giyin’
Tasarruf için verilen önerilerden biri de İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’den geldi. Temmuz ayında Sanchez, bakanları, yetkilileri ve iş insanlarını yaz aylarında ‘gereksiz yere kravat takmamaya’ çağırmıştı. Böylece sıcakta klimaların çalışması için harcanan elektrikten tasarruf edilebileceği iddiasında bulunan Sanchez’e tepkiler gecikmedi. Almanya’nın Baden-Württemberg Eyaleti Tarım ve Tüketiciyi Koruma Bakanı Peter Hauk da, "Bir kazakla kışın 15 dereceye dayanabilirsiniz. Kimse bundan ölmez" diyerek, artan enerji fiyatlarıyla başa çıkmak için bir başka moda tavsiyesi veren siyasi oldu.
Enerji krizine yönelik absürt önerilerde bulunanlar sadece Avrupalı yetkililer olmadı. İlginç önerilerin bir diğer adresi de
Batı medyası oldu.
İngiliz Daily Mail gazetesi, bir yemeği tüm gün sıcak tutabilen veya yemeği buzdolabından çıkarıldıktan sonra sadece yarım saat içinde ısıtan beslenme çantası ile termos gibi eşyaların edinilmesini önerildi. Makalede ayrıca
İngilizlere terliklerini mikrodalga fırında ısıtmaları tavsiyesinde bulunuldu. Yunanistan’da ise halkın, kapalı kaloriferlerle kışı geçirebilmek adına
elektrikli battaniye ve
çarşaf stokladığı basına
yansımıştı.
‘Merdivenleri koşun, duş almak yerine ıslak mendil kullanın’
Almanya’nın en büyük gaz dağıtım şirketlerinden GASAG’nin CEO’su Georg Friedrichs, ülkesindeki tüm sakinlerine ‘merdivenleri koşun, duş olmayı ve el yıkamayı azaltın’ önerisinde bulunarak; Biritanyalı enerji şirketlerinin tartışma yaratan önerilerine uyum sağladı. Baden-Württemberg Eyaleti Başkanı Winfried Kretschmann ise, Almanların duşta geçirdikleri süreyi kısaltmalarını istedi, "Duş almak yerine ıslak mendil kullanın" diyerek tasarruf önerisinde bulundu. Daha önce de ülkenin Ekonomi Bakanı Robert Habek, duş almak için özel ekonomik sulama kapları kullanmayı önermiş, bu tavsiye de ‘leğende yakanmaya’ benzetilmişti.
AB’nin iki lokomotif ülkesi Fransa ve Almanya’ya gece çöken karanlık
Fransa ve Almanya gibi ülkeler de, gece ışıklandırmalarına yönelik saat kısıtlaması getirdi. Bu yasağa uymamanın cezası 1500 euro olurken, halihazırda, nüfusu 800 binin altındaki bölgelerde tüm geceyi kapsayaracak şekilde ışıklandırma yasağı uygulanıyor. Ayrıca Almanya’da Eylül ayında alınan karara göre; kamu binaları, heykeller, anıtlar, kiliseler ve tabelaların ışıkları saat 22.00'den itibaren kapatılıyor. Bu düzenlemeyle sadece sokak lambaları açık bırakılabiliyor. Daha önce Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da, kamusal alanlarda ve toplu taşımada tüm videolu reklam ekranlarının yasaklanması da dahil olmak üzere çeşitli kısıtlamalar önermiş fakat meclisten onay alamamıştı. Paris merkezli haber portalı Boulevard Voltaire’in köşe yazarı Jany Leroy ise, enerji krizine karşı mücadele hakkında hicivli bir makale yayınlayarak; “Zelenskiy de artık tişörtlerini ütülememeye karar verir” şeklinde tepki gösterdi.
Kamu binalarında ısıtıcıya yasak geldi, sıcak su akışı durduruldu
Enerji krizi korkusu ve artan fatura fiyatları, Avrupa’nın
sanayi devi Almanya’yı yaz aylarında
alarma geçirmişti. Ülkenin en büyük
fuar şehri
Hanover’de, hastane ve okullar dışındaki
kamu binalarında klima ve
fanlı ısıtıcı kullanımı
yasaklanmış, fuar ve büyük salonlar gibi insanların
kalabalık olarak kullandığı alanlarda ise hiç ısıtılma
yapılmaması kararlaştırılmıştı. Ayrıca
Berlin ve Hanover’da, halka açık yüzme havuzlarının, spor salonlarının duşlarının ve kamu binalarının
sıcak suyu da
Ağustos ayından itibaren kesilmişti. Öte yandan Almanya’da olduğu gibi
Avusturya Enerji Bakanlığı da tasarruf kapsamında herkesin sıcak su yerine
soğuk su kullanmaları tavsiyesinde bulunmuştu.
Avrupalı liderlerin absürt önerilerine karşı, grevler ve protestolar baş gösterdi
Avrupalı yetkililerin enerji krizine karşı aldığı bu ilginç ‘önlemler’, halkın da tepkisini çekerek protestolara zemin hazırladı. Yılın son iki ayı, neredeyse her AB ülkesinde gerçekleştirilen protestolarla tarihe geçti. Kıtada yaşanan krizi özetleyen Avusturya Eski Şansölye Yardımcısı Strache, Moskova’ya yönelik yaptırımların zeminine karşı protestoların yoğunlaşacağını, bunların giderek artan sayıda AB ülkesi vatandaşı tarafından reddedildiği uyarısında bulunmuştu.
Avrupa’da protestoların başkenti Fransa oldu
Avrupa’da protesto ve grevlerin en çok görüldüğü ülkelerin başında gelen Fransa, Ekim ayından beri çeşitli eylem ve yürüyüşlerin merkezi haline geldi. Paris'te kasaplar, Ulusal Meclis yakınında toplanarak hükümetin elektrik fiyatlarına uyguladığı zammı protesto etti. Elektrik faturalarının geçen yıla göre 2 katına çıktığını ve kepenk kapatmakla karşı karşıya kaldıklarını belirten kasaplar, ülkede bunun için yürüyüş gerçekleştiren tek meslek grubu da değil. Başta akaryakıt zamları ve kötü ekonomik koşullara tepki olarak 17 Kasım 2018'de Fransa’da başlayan sarı yelekliler hareketi, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un sosyo-ekonomik politikalarına yönelik protestolar ile 2022 yılında da devam etti. Ayrıca rafineri işçilerinin yüzde 10 oranında ücret artışı talebiyle Ekim ayında gittiği grev nedeniyle benzin kıtlığının yaşandığı Fransa’da, sol ittifakın hayat pahalılığı krizine karşı düzenlediği yürüyüşe on binlerce kişi katıldı.
106 yıl sonra ilk kez toplu iş bırakma eyleminin başladığı İngiltere’de, protestoya katılanlar ‘casuslukla’ suçlandı
Araştırma şirketi Ipsos’un verilerine göre, halkın yüzde 84’ünün yaşam maliyetindeki artışın büyük ölçüde hükümet politikalarından kaynaklandığını düşündüğü İngiltere’de, protesto kararları ardı ardına geldi. Ülkede ambulans çalışanları, avukatlar, şoförler, postacılar, demir yolu işçileri ve öğretmenler dahil neredeyse her meslek grubu, rekor yaşam maliyeti artışları nedeniyle daha yüksek ücret talep etmek için 30 Kasım’dan 11 Ocak’a kadar sürecek olan grev kararları aldı. Öyle ki, İskoçya’daki tek tabut fabrikasının çalışanlarının da Kasım ayının başından beri periyodik olarak greve gitmesi, İngiltere’deki cenaze endüstrisi için ciddi sorunlar yarattı.
Neredeyse her gün 10 binlerce katılımla gerçekleşen ve birçok sendikanın 30 yıl sonra ilk kez düzenlediği protestolar, hemşirelerin de 106 yıl sonra ilk kez toplu iş bırakma eylemi başlatması ile devam etti. Grev nedeniyle binlerce hastane randevusu ve ameliyat iptal edildi. İktidardaki Muhafazakar Parti'nin Genel Başkanı Nadhim Zahawi ise, hemşirelere 'bölücü' muamelesi yaparak ‘Rus casusluğu’ ile suçlayacak kadar ileri gitti. Ordu müdahalesi tehdidinde de bulunan Zahawi'nin açıklamaları, kızgınlık kadar alayla da karşılandı. Buna karşın askeri personelin yardımını resmen talep eden İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, hükümetin, greve gitmekte ısrar eden işçi sendikalarına ‘sert karşılık’ verebileceği ve grev dalgasına karşı yeni yasalar üzerinde çalışıldığı uyarısında bulundu.
Almanya’dan Çek Cumhuriyeti’ne uzanan eylemler
AB’nin en zengin ülkesi Almanya, enerji krizinden en çok etkilenen Avrupa ülkesi olarak da kayıtlara geçerken, bunun yansıması başkent Berlin’de düzenlenen protestolar ile gözler önüne serildi. Kasım ayı boyunca belediye binası önünde toplanan binlerce kişi faturalara ve barınma ücretlerine üst sınır konulmasını talep ederken, maaşların da yükseltilmesi gerektiğini savundu. AB’nin en yoksul 3 ülkesinden biri olarak görülen Bulgaristan’da da ülkenin en büyük iki ticaret birliği tarafından yürüyüş düzenlendi. Farklı mesleklerde çalışan yüzlerce kişinin katıldığı eylemlerde, kışın gelmesiyle ısınma konusunda yaşanan sıkıntılara dikkat çekildi.
Çek Cumhuriyeti’nin başkenti
Prag’da da
70 binin üzerinde gösterici, hem artan enerji fiyatlarına hem de
Ukrayna krizinde hükümetin
taraflı tutumuna
tepki gösterdi. ‘Önce Çekya’
sloganları atan topluluk, AB’nin Rusya’ya yönelik yaptırımlarının Çek halkına ve ekonomisine zarar vermesi sebebiyle sonlandırılması talebinde bulundu.
2022 yılı içinde
enflasyonu yüzde 10.8’i gören
İspanya’da da
Eylül ayında başlayan yürüyüşler, maaş artışı talebiyle tüm meslek gruplarına yayılmış durumda.
Madrid yönetiminin artan maliyetlerle başa çıkma konusunda
yetersiz olduğunu belirten
kamyon şoförleri,
Kasım ayında genel grev
ilan ederek,
işletmelerin ve
marketlerin tedarik zincirlerinde önemli
aksamalar oluşturdu. Ayrıca başkentteki
Barajas Havalimanı'nın özel güvenlik çalışanları da
23 Aralık’ta maaş artışı talebiyle
süresiz greve başladı.
Fransa, Litvanya ve Portekiz’de ulaşım durdu
Aralık başında Fransa'da yaklaşık on bin demiryolu çalışanının greve gitmesi, yolcu taşımacılığının felç olmasına yol açtı. Uluslararası ve şehirlerarası tren seferlerinin yüzde 60'a varan kısmının iptal edildiği Fransa’da, havayolları çalışanları da genel grev kararı aldı. Hava ulaşımının protestolar nedeniyle durduğu bir diğer ülke de Portekiz oldu. Grevler ülkede 360 uçuşun iptal edilmesine yol açarken, çalışanların tatil dönemlerinde de grev yapacaklarını açıklaması ‘bunun daha başlangıç’ uyarısı olduğu yönünde sinyaller verdi. Yılın son iki haftası da, Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta toplu taşıma şoförlerinin grevi ile geçti. Mahkemeler aracılığıyla eylemleri engellemeye çalışan yetkililer ise ulaşım sisteminin ciddi oranda aksaması nedeniyle vatandaşlardan ‘evden çalışmalarını’ istedi. Eylemlerin sıklıkla ulaşım ve nakliye gibi alanlarda yapılıyor olmasının en temel nedeni, enerji krizi içinde yakıt fiyatlarının artması olarak gösteriliyor. Ayrıca İngiltere, İspanya,Bulgaristan, Fransa dahil birçok AB üyesi ülkeden de 2023 yılı için yeni grev kararları gelmeye devam ediyor.