Savunma Sanayi Başkanı Demir: Tayfun füzesinin arkası gelecek, bizi izlemeye devam edin
19:22 27.10.2022 (güncellendi: 19:26 27.10.2022)
© İHA / İHACumhurbaşkanlığı Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir,
© İHA / İHA
Abone ol
Savunma Sanayii Başkanı (SSB) Prof. Dr. İsmail Demir, geçen günlerde deneme atışı yapılan Tayfun füzesine dikkati çekerek, "Tayfun füzesinin arkası gelecek, bizi izlemeye devam edin." ifadesini kullandı.
İstanbul Aydın Üniversitesi'nin 2022-2023 Akademik Yılı Açılış Töreni, SSB Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. Mustafa Aydın, İstanbul Aydın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yadigar İzmirli, hocalar ve öğrencilerin katılımıyla gerçekleştirildi.
Törende konuşan Demir, geçen günlerde deneme atışı yapılan Tayfun füzesine dikkati çekerek, "Tayfun füzesinin arkası gelecek, bizi izlemeye devam edin" dedi.
Demir, bir yabancı ile işbirliği konusunda denklemi Türkiye'nin kuracağına dikkati çekerek, İngiliz bakanla gerçekleştirdiği görüşmeye ilişkin şunları söyledi:
"Bugün İHA'larımız ve SİHA'larımızdan herkes bahsediyor. Savunma sanayisinde bir gelişimden bahsediyoruz. Artık dünya markası oldu. İşte dün yine İngiliz bakanlaydık, yine SİHA'larınız oyun değiştirici oldu der. Bir taraftan da onlarla bir motor projesi konuşuyoruz ama motoru ticari bir olay olarak görüyor. İşte üretimdi, motordu, anlatamadığımız nokta şu kendisine; biz bir tek motor projesinden bahsetmiyoruz. Biz Türkiye'de bir motor geleceği kurmaktan bahsediyoruz ve biz bunu sizin inisiyatifinize bırakamayız. Yani bir yabancı ile iş birliği konusunda denklemi biz kurarız."
'F 35 olmayabilir milli muharip uçak yaparız'
Türkiye'nin hiçbir zaman ve katiyen köle mantığıyla yabancılara yönelik 'sizsiz yapamayız' tavrını sergilemeyeceğini kaydeden Demir, F35 konusuna ilişkin olarak şu ifadeleri kullandı:
"O projeden Türkiye'nin çıkarılması, kendi deyimleriyle, 500-600 yüz milyon dolar daha fazla projeye ek yük getirdi. Ve her uçak başına 7-8 milyon dolar ekstra maliyet getirdi. Ona rağmen Türkiye'yi projeden çıkardılar. Tamamen saçma ve temelsiz bir argüman kullanarak bunu yaptılar. Biz bunun hukuksuz, temelsiz olduğunu söyledik ve hiçbir ortamda karşımıza çıkıp da 'efendim bunun teknik izahı şudur diyemediler.
Her ortamda bunu yüzlerine vurduğumuzda, kaçtılar. Yani haklıysanız güçlüsünüz. Haksızlık yapabilirler. Hakkınızı arayacaksınız ama yollarınız var. Evet, F 35 olmayabilir milli muharip uçak yaparız. F 16 talebi oldu olmadı umurumda bile değil. Biz F16'nın modernizasyonu yaparız, daha iyisini de yaparız. Bu anlayışta ve öz güvende olmak, Türkiye'yi bir yere getirdiği gibi karşıda da güçlü kılıyor."
Demir, diplomaside gücün önemine vurgu yaparak şöyle devam etti:
"Diplomasi masasında eğer gücün gölgesi masada yok ise masada zayıfsınız her ne olursa olsun her ne kadar haklı olursanız olun. Azerbaycan- Ermenistan meselesine bakın; Karabağ yıllardır işgal altında, Azerbaycan haklı mı ? Haklı. Haklı olması bir şey değiştiriyor mu? Hayır. Kıbrıs'ta Türkiye haklı mı ? Evet haklı olması bir şey değiştiriyor mu? Hayır, ancak gücü ortaya koyduğunuzda hakkınızı alabiliyorsunuz."
Savunma sanayisinde hızla bir eleman istihdamı gerçekleştirdiklerini belirten Demir, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
"Bir şeyler yapıyor olmak, bilgiyi uygulamaya geçirmek, hayata geçirmek, öz güvenle yolda gitmek önemli. Siz bu sıralarda (öğrencilere hitaben) hem bilgi edinmek, içselleştirmek, hocalarınızla çok yakın bir diyalogda bulunmak ve bilginizi yavaş yavaş uygulamaya geçirmekle çok hızlı şekilde olgunlaşacaksınız. Bugün savunma sanayisinde hızla bir eleman istihdamı yapıyoruz."
Demir, özgüveniyle Türkiye'nin 5'inci nesil uçak gibi önemli projeleri hayata geçirmek için çalıştığını kaydederek, şu ifadeleri kullandı:
"Şu bir gerçek; bize bunu soranlar biz bunu söylüyoruz. Evet tecrübe eksikliğimiz var. Bugün Hürkuş gibi pervaneli bir uçaktan başka, İHA'lardan başka uçak yapmamış bir ülke kalkmış dünyanın en iddialı projelerinden olan 5. nesil bir uçak yapmaya soyunmuş durumda. Uzaya gitmekten bahsediyor. Biz uzaya gittiğimizi, gittikten bir sene sonra açıkladık.
İşte geçen Tayfun füzemiz biraz bizim bilgilendirmemiz dışında açıklandı. Daha da arkası gelecek. Arkası geleceğini söylüyoruz, bizi izlemeye devam edin diyoruz. Biz bu özgüvene devam edeceğiz. Kimin sayesinde, gençlerimizin, insan kaynağımız sayesinde bir ülkenin en önemli varlığı, kaynağı nedir? İnsan kaynağıdır. Ne petrolüdür, ne madenidir, hiçbir şey, ancak insan kaynağıdır."
Zamanında 3-4 bin teröristin gezindiği yerlerde şimdi 3-4 tanesinin dahi kalmadığına vurgu yapan Demir, bunun teknoloji sayesinde olduğunu söyledi.
'Önce güvenliğinizi sağlamak zorundasınız'
İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. Mustafa Aydın ise konuşmasında savunma sanayisinin önemine dikkati çekerek, "Eğer güvenliğiniz yoksa ne ekonominizin, ne eğitiminizin, ne sosyal ve siyasi şartlarınızın, çalışmalarınızın hiçbir önemi yoktur. Çünkü hedefe ulaşamazsınız" ifadesini kullandı.
Önce güvenliğin sağlanmasının önemine vurgu yapan Aydın sözlerini şöyle tamamladı:
"Önce güvenliğinizi sağlamak zorundasınız. Hep söylüyoruz, eğer bu gök kubbenin altında hür ve özgür olarak eğitim yapabiliyorsak. Bu gök kubbenin altında camilerimizde, kiliselerimizde, havralarımızda özgürce ibadet yapabiliyorsak, ülkenin güvenli olduğu içindir.
Çanakkale'de Trablusgarp'ta, Sakarya'da ve hala 1071'den bugüne bu ülkenin özgürlüğü için, bayrağı için, kutsal değerleri için hayatını seve seve veren şehitlerin kanına borçluyuz. O zaman ille de güvenlik. O zaman ille de sınırlarımızı korumak. İlle de kendimizi muhafaza etmek."