Ukrayna’nın Lübnan Büyükelçiliği’ni kaynak gösteren Reuters’taki, Rusya’nın Ukrayna’dan aldığı 100 bin tonluk tahılı Suriye’ye gönderdiği iddialarıyla ilgili konuşan Rusya Devlet Başkanı Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev, bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Lavrentyev, “Bu başka bir yalan, doğrulanmamış ve gerçekdışı bilgi. Ana rezervler Nikolaev ve Odessa bölgelerinde bulunuyor, Rus gemilerinin bu limanlara erişimi yok çünkü buralar Ukrayna'nın kontrolü altında” dedi.
Rusya’nın kontrolündeki Mariupol’de tahıl deposu olmadığını belirten Lavrentyev, “Kısa süre önce, bir hafta önce buradaki liman mayınlardan temizlendi, aşağı yukarı normal bir duruma getirildi” ifadelerini kullandı.
Sputnik’e konuşan Lavrentyev, Türkiye’nin Suriye’ye hareket eden Rus uçaklarına hava sahasını açmaya hazır olup olmadığına ilişkin soru karşısında, “Elbette. Hazır olduklarını ifade ediyorlar, ancak şu an belli başlı nedenler dolayısıyla açmıyorlar” dedi.
Türk tarafının yakın zamanda Rus uçaklarına hava sahasını açmasını umduklarını belirten Lavrentyev’e göre, Rus uçakları için hava sahasının kapatılması, Rus ordusunun Suriye'deki çalışmalarını ve faaliyetlerini etkiledi.
“Belli bir olumsuz etkisi oldu ve bunun sonucunda birliklerimize tedariklerde bazı lojistik zorluklar yaşandı" diyen Lavrentyev, Moskova’nın Rus ordusuna ihtiyaç duyduğu her şeyi diğer kanallardan sağlama imkanlarına sahip olduğunu, ancak bu şekilde çok daha fazla zaman harcandığını ifade etti.
Lavrentyev, Rusya, Türkiye ve İran arasında Suriye konulu zirvenin ağustos sonundan önce gerçekleştirilebileceğini ifade etti ve yıl sonuna kadar erteleme seçeneği olduğunu da ekledi.
Lavrentyev, İdlib’de 18 bin militan olduğunu, bunların 6 bin 500 kadarının radikal, geri kalanının da ılımlı olduğunu kaydetti.
Rus hava kuvvetlerinin Suriye muhalefeti tarafından kontrol edilen, belirli bir istikrarın olduğu bölgelere yönelik hava saldırılarında önemli bir azalma olduğunu da kaydeden Lavrentyev, bu gerçeğin hem Türk tarafı hem de Suriye muhalefeti tarafından kabul edildiğini dile getirdi.
Lavrentyev, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde operasyon gerçekleştirmesinin Kürtleri devlet olmaya itebileceğini ve geniş kapsamlı sonuçlara yol açabileceğini söyledi.
Lavrentyev, “Türk meslektaşlarımıza bunun Kürtler arasında ayrılıkçı duyguların artmasına yol açabileceğini ve onları ne Suriye'nin, ne Türkiye'nin, ne İran'ın veya Irak'ın çıkarına olacak bir devletleşmeye teşvik edebileceğini söyledik” diye konuştu.
Lavrentyev, Nursultan'daki Astana görüşmelerinde Rus heyetinin, Türkiye'yi bu adımın olumsuz etki yaratacağı ve ‘geniş kapsamlı olumsuz sonuçlara’ yol açabileceğine ikna etmek için her şeyi yaptığını ifade etti.
Lavrentyev, Moskova'nın Kürtleri Şam'la uzlaşmaya ikna etmeye çalıştığını ve bunun Suriye'deki durumun olumsuz gelişmesini engelleyeceğini sözlerine ekledi. Rus yetkili ayrıca Türkiye’nin Suriyeli Kürtlerle diyaloğun imkansız olduğunu düşündüğünü, bu nedenle onlarla diyaloğa katılmadığını dile getirdi.
Lavrentyev, “Biz kendi açımızdan Kürtleri temas kurmaya, Şam ile ilişkileri geliştirmeye, Suriye’nin bütünlüğünü yeniden tesis etme konusunda anlaşmaya varmaya, Suriye Demokratik Güçleri’nin ulusal ordu kapsamına alınmasına ikna etmeye çalışıyoruz” dedi.
Ankara’nın Suriye’nin kuzeyinde Kürtlere karşı bir operasyon gerçekleştirmesinin daha olumsuz senaryolara yol açabileceğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın operasyonu yürütmekten kaçınmasını umduğunu kaydeden Lavrentyev, aksi takdirde işlerin Suriye ordusu ve Türkiye ordusu arasında doğrudan bir çatışma olması noktasına gelebileceği yönünde uyarıda bulundu.
Lavrentyev ayrıca böyle bir senaryoda PKK ve Demokratik Suriye Güçleri (DSG) ortadan kalkmayacağı için, bunun bizzat Ankara için tehdit oluşturabileceğini kaydetti.
Lavrentyev, Türkiye'nin olası bir operasyonu nedeniyle Suriye'deki Rus güçlerini artırmak gibi bir niyetleri olmadığını söyledi: "Suriye’deki Rus asker sayısı yerinde, birlikler belli başlı görevlerin yerine getirilmesi ihtiyacı dikkate alınarak destekleniyor."
Lavrentyev ayrıca, Rusya’nın Türkiye ve Suriye ordusu ile savaşmayı planlamadığını, Suriye’de muharebe birimlerinin olmadığını, Ankara’yı olası operasyonun amacına uygun olmayacağı yönünde ikna etmeye çalışacaklarını tekrar etti.