'Eşek Terzisi' ismindeki belgeselini eşek bulamayınca atla çekti, 11 ödül kazandı
14:23 07.02.2022 (güncellendi: 14:28 07.02.2022)
© İHAAdana'da 'Eşek Terzisi' isimli belgeselde kullanılan at
© İHA
Abone ol
Adana’da Seyfeddin Erişen, semercilik yapan dedesinin hayat hikayesini 'Eşek Terzisi' isimli belgesele dönüştürürken, eşek bulamayıp yerine at çekse de başta ABD olmak üzere 6 ülkede 11 ödül birden aldı.
Adana’nın Pozantı ilçesine bağlı Kamışlı Mahallesi'nde belgesel çekimi yapan Seyfeddin Erişen’in 80 yaşındaki dedesi Ahmet Hikmet Erişen yıllarca semercilik yaptı. Daha sonra da 64 yaşındaki oğlu Abdurrahim Erişen’e bu mesleği devretti. Ancak son yıllarda semercilik mesleği teknolojiye yenik düşünce yok olmaya yüz tuttu.
Erişen, hem dedesine bir hatıra bırakmak hem de yok olmaya yüz tutmuş Anadolu’daki meslekleri gün yüzüne çıkarmak için semercilik belgeseli çekmeye karar verdi. Erişen, imkansızlıklar içinde belgesel çekmeye başladı.
Belgesele de dedesinin yaptığı mesleğe verdiği isim olan ‘Eşek Terzisi’ adını verdi. Erişen, belgeseli çekmek için köye giderek burada babasının semer yapımını çekti. Ancak yapılan semerlerin bir eşeğin üzerine konulması gerekiyordu.
Erişen köy köy gezip eşek aradı ancak bir türlü bulamadı. Bunun üzerine yapılan semerleri atın üzerine koymak zorunda kaldı. Belgeseli güçlükle tamamlayan Erişen, festivallerdeki yarışmalara katılmaya karar verdi. Bunun üzerine belgeselini başta ABD olmak üzere İtalya gibi 6 ülkeye gönderdi. Yapılan yarışmalarda Erişen, 6 ülkede 11 ödül birden aldı.
© İHAAdana'da Seyfeddin Erişen, semercilik yapan dedesinin hayat hikayesini Eşek Terzisi isimli belgesele dönüştürürken, eşek bulamayıp yerine at çekse de başta ABD olmak üzere 6 ülkede 11 ödül birden aldı.
Adana'da Seyfeddin Erişen, semercilik yapan dedesinin hayat hikayesini Eşek Terzisi isimli belgesele dönüştürürken, eşek bulamayıp yerine at çekse de başta ABD olmak üzere 6 ülkede 11 ödül birden aldı.
© İHA
‘Eşek terzisi diyoruz ama köyde eşek yoktu’
Erişen, belgesel çekimi ve yakaladığı başarıyı ise şöyle anlattı:
“Dedem kendisine semerci derdi. Köyde semerleri yapıp tamir eden bir adamdı. Dedem rahmetli oldu ve mesleği babama kaldı. Korona dönemi başlayınca bolca vaktim oldu ve bunları video, fotoğraf olarak belgelemek istedim. Belgesel yapmak istiyordum ve başladık. Dedem kendisine 'eşek terzisi' derdi. ‘Herkesin bir terzisi var, ben de eşeklerin terzisiyim’ derdi dedem. Hem onun ruhuna hem de köyün geleneksel mesleğinin son günlerini yaşarken kısa bir belgesel yapmak istedim. Belgesel yapımı gerçekten zormuş. Çekimleri kendi kameramla ve tek yaptım. Daha sonra çekimleri yaptığım kameramı satmak zorunda kaldım. Kamerayı sattıktan sonra bilgisayar lazımdı ama onun parasıyla film festivallerine başvurular yapmak zorunda kaldım. Eşek terzisi diyoruz ama köyde eşek yoktu. 3 at bulabildim ama sadece birini çekebildim, diğer ikisi dağa gitmişti, maalesef eşek bulamadık. Şu ana kadar 10 festivale katıldım ve 11 ödül aldım. Birçok ülkede festivallere katıldım Singapur, Hindistan, Amerika, İtalya ve İngiltere gibi ülkelerden ödüller aldım. Açıkçası bu kadar başarı elde edeceğimi düşünmemiştim. Ben sadece dedem için bir şey yapmak istedim, babamı da biraz gururlandırdıysam benim için yeterli.”
‘Ödüller orada kaldı, param olduğu zaman alacağım'
Erişen, "Kazandığım ödülleri de alamadım zaten, çünkü kargo parasını benim ödemem lazım. 90 dolar civarında kargo parası çıkıyor ve bu benim için yüksek bir miktar. Açıkçası ödüller orada kaldı, param olduğu zaman alacağım” diye konuştu
© İHAMaddi anlamda sıkıntılar çektiğini belgeseli çektiği kamerayı da satmak zorunda kaldığını anlatan Erişen, “Belgesel çekimleri bittikten sonra kurgu yapmam lazımdı ama bilgisayar yoktu. Daha sonra Amerika’dan bir arkadaşım benim için kampanya başlattı ve yaklaşık 7 ay sürdü. Bu kampanyadan benim adıma 2 bin dolar para toplayıp bana bilgisayar aldılar. Birçok ödül aldım ama maalesef yeni başlayan bir belgeselci için maddi anlamda bir getiri olmuyor" dedi.
Maddi anlamda sıkıntılar çektiğini belgeseli çektiği kamerayı da satmak zorunda kaldığını anlatan Erişen, “Belgesel çekimleri bittikten sonra kurgu yapmam lazımdı ama bilgisayar yoktu. Daha sonra Amerika’dan bir arkadaşım benim için kampanya başlattı ve yaklaşık 7 ay sürdü. Bu kampanyadan benim adıma 2 bin dolar para toplayıp bana bilgisayar aldılar. Birçok ödül aldım ama maalesef yeni başlayan bir belgeselci için maddi anlamda bir getiri olmuyor" dedi.
© İHA
Seyfedin Erişen’in aldığı ödüller şöyle:
“Amerika'da Kraliyet Kurt Film Ödülleri: (Royal Wolf Film Awards) En İyi Yönetmen Ödülü
Amerika'da Plaj Filmi Festivali (Beach Film Festival) En İyi Kısa Belgesel Ödülü
İtalya'da Vezüv Uluslararası Film Festivali (Vesuvius International Film Fest) En İyi Kısa Belgesel Ödülü
İngiltere'de Kült Filmler Uluslararası Film Festivali (Cult Movies International Film Festival) En İyi Kısa Belgesel Ödülü
İtalya'da Roma Film Ödülleri (Rome Movie Awards) En İyi Kısa Belgesel Ödülü
Hindistan'da Gona Film Ödülleri (Gona Film Awards) En İyi Kısa Belgesel Ödülü
Hindistan'da Kalküta Uluslararası Kült Film Festivali (Calcutta International Cult Film) En İyi Belgesel Ödülü
Hindistan'da Kraliyet Televizyon Topluluğu ve Sinema Filmi Ödülleri (Royal Society of Televison & Motion picture Awards) En İyi Belgesel Ödülü
Singapur'da Dünya Film Karnavalı (World Film) En İyi Belgesel Ödülü
Singapur'da Altın Makara Uluslararası Film Festivali (Golden Reel International Film Festivali) En İyi İlk Yapım Ödülü ve En İyi Kısa Belgesel Ödülü.”