CHP'li Öztrak: Tuz Gölü'ndeki depolarda 3-5 günlük gaz kalmış
12:53 28.01.2022 (güncellendi: 12:55 28.01.2022)
© AACHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak
© AA
Abone ol
CHP Sözcüsü Öztrak, "Tuz Gölü'ndeki depolarda, sadece 3-5 günlük gaz kalmış. Ve daha da önümüzde koca bir kış var. Doğal gaz depo kapasitemiz zaten yetersiz" dedi. Enerji kesintisi nedeniyle oluşan üretim kaybının en az 5 milyar dolar olduğunun tahmin edildiğini kaydeden Öztrak, "Sanayicilerimizin bu kaybı nasıl telafi edilecek?" diye sordu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, Ekonomi Masası toplantısında yaptığı açıklamada, enerji krizi yaşandığını belirterek, "Bugün cumhuriyet tarihimizde hiç görmediğimiz, büyük bir enerji krizini yaşıyoruz. İnanılmaz bir basiretsizlikle karşı karşıyayız. Yaşanan krizin bir ayağında, “yüksek enerji maliyetleri” var, diğer ayağında, “enerjiye erişim problemi” var. Milletimiz, giderek artan pahalılığın pençesinde kıvranıyor" dedi.
2022’ye girerken olağanüstü bir zam fırtınasıyla ülkenin alt üst olduğunu dile getiren Öztrak, "Özellikle yılbaşı gecesi zirve yapan enerji zamları, milletimizin canını çok yaktı. Yakmaya da devam ediyor. Sanayicilerimizin enerji faturaları da, roket hızıyla artıyor. Son bir yılda; sanayide kullanılan doğal gaza yüzde 435, elektrik üretiminde kullanılan doğal gaza yüzde 290 zam yapıldı. Sanayide kullanılan elektriğe; yüzde 200’e yakın zamlar yapıldı" ifadelerini kullandı.
Parti Sözcümüz Faik Öztrak ile Genel Başkan Yardımcımız Bülent Kuşoğlu basın toplantısı düzenliyor https://t.co/10PFfDaI20
— CHP 🇹🇷 (@herkesicinCHP) January 28, 2022
'Bu krizin ne kadar süreceğini kimse bilemiyor'
Sanayicilere verilen gazın kesilmesine işaret eden Öztrak, "Sanayicimiz bir sabah uyandı, hükümetin sanayiye verdiği doğal gazı, yüzde 40 kıstığına şahit oldu. Yetmedi… Hükümet sanayiye üç gün süreyle, elektrik yok dedi. Sanayici bir anda, sudan çıkmış balığa döndü" dedi ve şöyle devam etti:
Hükümet uzunca bir süredir sanayicimizi, zaten perişan ediyor. İlkin dövizi köpürterek, sanayiciyi fiyat alamaz, veremez hale getirmişti. Ardından 20 aralık kumpasıyla, yüksek kurdan ara malı ithal eden sanayiciyi perişan etmişti. Şimdi bunların üzerine, sanayicinin enerjisini keserek, bir darbe daha vurdu. Hükümet, salgın sürecinde artan durgunluktan, ihracatla çıkmaya çalışan sanayiciye, adeta kasten çelme taktı. Cumhuriyet tarihinde, böyle bir basiretsizlik görülmemiştir. Bugün Ankara Anadolu organize sanayi bölgemize, sanayicilerimizin sıkıntılarını yakından görmek, onları dinlemek için geldik.
Sanayicimiz üretimde yaşadığı, maddi kayba mı yansın? Yetiştiremediği veya riske düşen, siparişlere mi yansın? Taahhütlerini yerine getiremediği için, ödemesi gerekebilecek tazminata mı yansın? Pazar kaybetme riskine mi yansın? Yoksa elektrik kesintilerine uymazsa, cezayla tehdit edilmesine mi yansın? Plan, program yok. Büyük bir belirsizlik var.
Bu krizin ne kadar süreceğini kimse bilemiyor. Sanayicimiz, sorumlusu olmadığı bir krizin, ne yazık ki tüm maliyetini taşımak zorunda. Bu krizin sorumlusu, ülkemizin enerji arz güvenliğiyle kumar oynayan, cin olmadan adam çarpmaya kalkan, basiretsiz yönetimdir. Bir ülkenin enerji arz güvenliği, sınır güvenliği kadar önemlidir. Ama bizim enerji arz güvenliğimiz, büyük bir basiretsizliğe kurban edilmiştir.
Bugün yaşadıklarımız, İran gazının kesintiye uğramasıyla açıklanamaz. İran hemen hemen her yıl, bize sattığı gazı, kendi ihtiyacının yüksek olduğu dönemlerde keser. Nitekim son beş yılın dördünde, İran’la buna benzer sıkıntılar yaşandı. Ama hiçbir zaman sanayide çarklar durmadı.
Kaldı ki İran milli gaz şirketi; “Biz gazı verdik. Kesintinin nedeni, Türkiye tarafındaki, doğalgaz basınç yükseltme istasyonunda yaşanan, teknik sorun” diye en son bir açıklama yaptı. Ne yazık ki her alanda olduğu gibi, enerji yönetimindeki, hesapsızlık, basiretsizlik tedbirsizlik, düşüncesizlik, bir kez daha ülkemizin aşına, işine darbe vurdu. Küresel salgının zirve yaptığı dönemde, dibe vuran enerji fiyatlarının, salgın hafiflemeye başladığında, hızla artacağını bu yönetim öngöremedi. Enerji fiyatları düşükken, süresi biten, uzun vadeli doğal gaz kontratlarını yenilemedi.
Spot piyasadaki fiyatlara aldandı. Bu fiyatlar daha da düşer sanarak, ciddi bir kumar oynadı. Ve bu kumarı kaybetti. Şimdi Azerbaycan’dan, Rusya’dan çok yüksek fiyatlarla, gaz almak zorunda kaldık. Bu da yetmedi enerji bakanlığı, fiyatların düşeceği üzerine kumar oynarken, gaz deposundaki sınırlı ihtiyat stoklarını da masaya pey diye sürdü.
'Sanayicilerimizin kaybı nasıl telafi edilecek?'
Türkiye'nin bu kışa, yarısı boş gaz depolarıyla girdiğini belirten Öztrak, "Ağustos’tan bu yana, başta genel başkanımız olmak üzere, defalarca uyarılarda bulunduk. Tedbir almazsanız bu kış çok kara geçecek dedik. Ama her zamanki kibirleriyle, uyarılarımızı duymazdan geldiler. Şimdi öğreniyoruz ki, tuz gölündeki depolarda, sadece 3-5 günlük gaz kalmış. Ve daha da önümüzde koca bir kış var. Doğal gaz depo kapasitemiz zaten yetersiz. Toplam tüketimin yüzde 5’i seviyesinde. Burada uluslararası kabul gören standart, tüketimin en az yüzde 20’si kadar, depolama kapasitenizin olmasıdır. 20 yıldır bu ülkeyi yönetenler, kendilerine saraylar yaptırmayı bildiler. Ama Türkiye’nin doğal gaz depolama kapasitesine, gereken yatırımı yapmadılar" diye konuştu.
Enerji kesintisi nedeniyle oluşan üretim kaybının, en az 5 milyar dolar olduğunun tahmin edildiğini kaydeden Öztrak, "Bugün ülkemizin tüm üretim kaleleri, hükümetin basiretsizliği nedeniyle, düşme noktasına gelmiştir. Şimdi kendi basiretsizliklerini gizlemek isteyenler, çok gaz kullandın diye, sanayiciyi suçlamakta, onu sopayla, cezayla tehdit etmektedir. Enerji kesintisi nedeniyle oluşan üretim kaybının, en az 5 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Sanayicilerimizin bu kaybı nasıl telafi edilecek?" diye sordu.