Çocukken rüyasında gördüğü sakallı dede 'Ölene kadar giy' dediği için 67 yıldır kırmızı vazgeçilmezi
Çocukken rüyasında gördüğü sakallı dede 'Ölene kadar giy' dediği için 67 yıldır kırmızı vazgeçilmezi
Sputnik Türkiye
Bingöl'ün Yedisu ilçesinde yaşayan 77 yaşındaki Nafiye Caz, çocukken gördüğü rüyanın etkisiyle 67 yıldır kırmızı renk kıyafetler giyiyor. 10.01.2022, Sputnik Türkiye
Yedisu'nun Güzgülü köyünde ikamet eden, 11 çocuğu, 23 torunu bulunan Nafiye Caz'a, 10 yaşındayken rüyasında gördüğü yaşlı ve sakallı kişi, ölene kadar kırmızı kıyafet giymesini söyledi.Gördüğü rüyadan çok etkilenen Caz, o günden bu yana tüm giysilerinde kırmızıyı tercih etti.Yaşamı kırmızıyla renklenen Caz, kazağından çorabına, eteğinden ayakkabısına kadar giysilerinde kırmızıdan vazgeçmiyor.Yörede ‘kırmızılı kadın’ olarak bilinen Caz, hayatının sonuna kadar kırmızı giyinmekte kararlı.
Bingöl'ün Yedisu ilçesinde yaşayan 77 yaşındaki Nafiye Caz, çocukken gördüğü rüyanın etkisiyle 67 yıldır kırmızı renk kıyafetler giyiyor.
Yedisu'nun Güzgülü köyünde ikamet eden, 11 çocuğu, 23 torunu bulunan Nafiye Caz'a, 10 yaşındayken rüyasında gördüğü yaşlı ve sakallı kişi, ölene kadar kırmızı kıyafet giymesini söyledi.
Gördüğü rüyadan çok etkilenen Caz, o günden bu yana tüm giysilerinde kırmızıyı tercih etti.
Yaşamı kırmızıyla renklenen Caz, kazağından çorabına, eteğinden ayakkabısına kadar giysilerinde kırmızıdan vazgeçmiyor.
Yörede ‘kırmızılı kadın’ olarak bilinen Caz, hayatının sonuna kadar kırmızı giyinmekte kararlı.
Nafiye Caz, kırmızı kıyafet giymeyi çok sevdiğini söyledi.
Kırmızı giysilerin hayatının vazgeçilmezi olduğunu belirten Caz, "Rüyamda bir sakallı dede bana 'Kırmızı kıyafetleri ölene kadar giy' dedi. Ben de onun dediğini yaptım ve giydim. Kendimi bildim bileli kırmızı. Dedem de bana kırmızı kıyafetler getirirdi. Hastanede ameliyat olduğumda 'kırmızı önlük giydirin, ondan sonra ameliyat olurum' dedim. Kırmızı önlük giydirdiler. Kırmızı hayatımın bir parçası oldu. Öldüğümde de kefenim kırmızı olsun, dedim" ifadelerini kullandı.
Caz, kendisini kırmızılar içerisinde görenlerin şaşırdığını anlatarak, "Yedisu'da bir delikanlı bana baktı ve elini cebine koydu. 'Ne yapıyorsun?' dedim. O da, 'Dünyayı gezdim ama senin gibi kadın görmedim' dedi. Telefonla fotoğrafımı çekmek istedi. Avusturya'daki kızım, kırmızı kıyafetler gönderiyor bana" dedi.
Bir oğlunun, yaşadıkları köyün muhtarı olduğunu dile getiren Caz, tüm çocuklarını evlendirdiğini, evde eşiyle yaşadıklarını, kolundan ameliyat geçirdiği için eşinin ev işlerinde kendisine destek olduğunu aktardı.
Caz, düğününde de gelinlik giymediğini, kırmızı kıyafet giydiğini belirtti.
Eşi Hikmet Caz da eşinin sürekli kırmızı giydiğini anlattı.
"Kırmızı seviyor, ben de ona sürekli kırmızı elbise, ayakkabı, çorap alıyorum. Ben de kırmızı seviyorum. Kırmızı Türk bayrağının rengidir" diyen Caz, eşinin giysilerinde kırmızıyı tercih etmesine alıştığını ifade etti.
Caz, "Avusturya'ya kızımızın yanına gidecektik. Pasaport çıkaracaktık. Polis eşime, 'Teyze sen niye kırmızı giyiyorsun?' diye sordu. Eşim de 'Ben Türk bayrağıyım.' dedi. Hemen pasaport verdiler" diye konuştu.
55 yıldır evli olduklarını belirten Caz, birbirlerini severek evlendiklerini söyledi.
Caz, "El ele verdik. Saygı ve sevgi olmasaydı böyle kalamazdık. Bazen ben kızıyorum, o ses etmiyor, o kızdığında da ben ses etmiyorum. Böyle geçip gidiyor" dedi.
