Lavrentyev: Rusya, Türkiye ve İran, Suriye'de siyasi sürecin teşvikine gerçek anlamda nüfuz ediyor
© Sputnik / Nina Zotina
/ Abone ol
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev, Astana sürecinin garantörü olan Rusya, Türkiye ve İran'ın Suriye'de çözüme katkı sunma konusundaki avantajının bu ülkelerin sahada bulunması ve siyasi sürecin teşvikine gerçek anlamda nüfuz etmesi olduğunu söyledi.
Rus basınına demeç veren Lavrentyev, "Bizim avantajımız, Rusya, Türkiye ve İran'ın sahada bulunmasıdır. Sadece sahada değil, siyasi sürecin teşviki açısından da duruma gerçek anlamda nüfuz ediyoruz" dedi.
Astana süreci kapsamında yıllardır süren çalışmalarda Rusya'nın İran ve Türkiye'yle çok iş odaklı ve sağlam ilişkiler geliştirdiğini anlatan Lavrentyev, bu ilişkilerin tüm sorunları hassas ve karmaşık olmalarına rağmen açık ve güvene dayalı bir şekilde istişare etme imkanı sunduğunun altını çizdi.
Lavrentyev, Rusya, Türkiye ve İran liderleri arasında 2022'nin başında Tahran'da yapılması planlanan Astana formatlı zirvenin Suriye'de çözüm konusunda daha hissedilir bir ilerleme kaydetmeye yönelik olacağını belirtti.
Lavrentyev, "Eğer zirve yapılırsa, Suriye'de çözümle ilgili durum ve üç garantör ülkenin bu istikametteki etkileşimi gözden geçirilir. Ana gündem bu olacak. Suriye'de çözüm yolunda daha belirgin bir ilerleme kaydedilmesi için neler yapılması gerektiğini istişare edecek. Bunun ardından bu çalışmaya devam edilmesi konusunda temsilcilerine talimat verecek. Aslolan da bu" ifadelerini kullandı.
Zirvenin bir buçuk yıl önce kararlaştırıldığı gibi 2022'nin başında Tahran'da yapılabileceğini kaydeden Lavrentyev, "Zirvenin yüz yüze yapılması bekleniyor. Geçen yılın Temmuz ayında video konferans formatıyla yapıldı. O zamandan bu yana bir buçuk yıl geçti. Bu nedenle yüz yüze yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Devlet Başkanımız, bu konuyu hem İranlı hem de Türk mevkidaşlarıyla konuştu" diye ekledi.
İran Dışişleri Bakanı Özel Siyasi İşler Danışmanı Ali Asgar Hacı, pandemiyle ilgili duruma bağlı olarak Rusya, İran ve Türkiye’nin Şubat-Mart döneminde Tahran’da Astana formatında bir zirve gerçekleştirmek konusunda anlaştığını söylemişti.
Hacı, “Evet, bir zirve planlanıyor. Gelecek yılın başında gerçekleştirmek için hazırlanıyoruz, fakat pandemi ile ilgili duruma bağlı. Ancak genel anlamda bu konuda anlaştık. Büyük ihtimalle şubat ayında veya Mart ayında bu zirveyi düzenleyebileceğiz” demişti.
Astana süreci kapsamında yıllardır süren çalışmalarda Rusya'nın İran ve Türkiye'yle çok iş odaklı ve sağlam ilişkiler geliştirdiğini anlatan Lavrentyev, bu ilişkilerin tüm sorunları hassas ve karmaşık olmalarına rağmen açık ve güvene dayalı bir şekilde istişare etme imkanı sunduğunun altını çizdi.
Lavrentyev, Rusya, Türkiye ve İran liderleri arasında 2022'nin başında Tahran'da yapılması planlanan Astana formatlı zirvenin Suriye'de çözüm konusunda daha hissedilir bir ilerleme kaydetmeye yönelik olacağını belirtti.
Lavrentyev, "Eğer zirve yapılırsa, Suriye'de çözümle ilgili durum ve üç garantör ülkenin bu istikametteki etkileşimi gözden geçirilir. Ana gündem bu olacak. Suriye'de çözüm yolunda daha belirgin bir ilerleme kaydedilmesi için neler yapılması gerektiğini istişare edecek. Bunun ardından bu çalışmaya devam edilmesi konusunda temsilcilerine talimat verecek. Aslolan da bu" ifadelerini kullandı.
Zirvenin bir buçuk yıl önce kararlaştırıldığı gibi 2022'nin başında Tahran'da yapılabileceğini kaydeden Lavrentyev, "Zirvenin yüz yüze yapılması bekleniyor. Geçen yılın Temmuz ayında video konferans formatıyla yapıldı. O zamandan bu yana bir buçuk yıl geçti. Bu nedenle yüz yüze yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Devlet Başkanımız, bu konuyu hem İranlı hem de Türk mevkidaşlarıyla konuştu" diye ekledi.
İran Dışişleri Bakanı Özel Siyasi İşler Danışmanı Ali Asgar Hacı, pandemiyle ilgili duruma bağlı olarak Rusya, İran ve Türkiye’nin Şubat-Mart döneminde Tahran’da Astana formatında bir zirve gerçekleştirmek konusunda anlaştığını söylemişti.
Hacı, “Evet, bir zirve planlanıyor. Gelecek yılın başında gerçekleştirmek için hazırlanıyoruz, fakat pandemi ile ilgili duruma bağlı. Ancak genel anlamda bu konuda anlaştık. Büyük ihtimalle şubat ayında veya Mart ayında bu zirveyi düzenleyebileceğiz” demişti.