AB liderleri gaz ve elektrik piyasalarının incelenmesini istedi
© REUTERS / POOL
Abone ol
AB Liderler Zirvesi'nde ilk günün ardından açıklanan sonuç bildirisinde, doğalgaz ve elektrik piyasalarının işleyişinin AB Komisyonu tarafından incelenmesi istendi.
Avrupa Birliği (AB) üyesi ülke liderleri, artan enerji fiyatları nedeniyle AB Komisyonu'nun doğalgaz ve elektrik piyasalarının işleyişini incelemesini talep etti.
Brüksel'de gerçekleştirilen AB Liderler Zirvesi'nin ilk gün oturumlarının tamamlanmasının ardından, enerji fiyatlarındaki artışla ilgili sonuç bildirisi kamuoyuyla paylaşıldı.
Brüksel'de gerçekleştirilen AB Liderler Zirvesi'nin ilk gün oturumlarının tamamlanmasının ardından, enerji fiyatlarındaki artışla ilgili sonuç bildirisi kamuoyuyla paylaşıldı.
Liderlerin, enerji fiyatlarında son dönemde yaşanan artışın vatandaşlar ve işletmelere etkisini ele aldığı ifade edilen bildiride, AB Komisyonu'nun artan enerji fiyatlarına karşı kısa ve uzun vadede uygulanabilecek tedbirleri içeren paketinin faydalı olduğu belirtildi.
Bildiride, AB Konseyi'nin, Komisyonu gaz ve elektrik piyasalarının işleyişi ile Avrupa Menkul Kıymetler ve Piyasalar Otoritesi (ESMA) yardımıyla Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) piyasasını incelemeye çağırdığı, AB Komisyonu'nun söz konusu incelemelerin ardından enerji alanında ticari uygulamaların daha fazla düzenleme gerektirip gerektirmediğini değerlendireceği ifade edildi.
Bildiride, AB Konseyi'nin, Komisyonu gaz ve elektrik piyasalarının işleyişi ile Avrupa Menkul Kıymetler ve Piyasalar Otoritesi (ESMA) yardımıyla Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) piyasasını incelemeye çağırdığı, AB Komisyonu'nun söz konusu incelemelerin ardından enerji alanında ticari uygulamaların daha fazla düzenleme gerektirip gerektirmediğini değerlendireceği ifade edildi.
Üye ülkelerin kısa vadede yoksul tüketicilere yardım sağlamak ve şirketleri desteklemek için AB Komisyonu paketindeki seçeneklerden yararlanabileceklerine dikkatin çekildiği bildiride, Komisyon ve Konseyin enerji fiyatlarının makul seviyelerde olmasına katkıda bulunmak, AB enerji sisteminin ve iç enerji piyasasının dayanıklılığını artırmak, enerji arz güvenliğini sağlamak ve iklim dostu dönüşümü desteklemek üzere üye ülkelerin farklılıklarını ve özel durumlarını göze alan orta ve uzun vadeli tedbirleri değerlendireceği aktarıldı.
Bildiride, Avrupa Yatırım Bankasından, gelecekteki riskleri azaltmak için enerji dönüşümüne yatırımı hızlandırmanın yollarını araştırmasının talep edildiği kaydedildi.
Bildiride, Avrupa Yatırım Bankasından, gelecekteki riskleri azaltmak için enerji dönüşümüne yatırımı hızlandırmanın yollarını araştırmasının talep edildiği kaydedildi.
Aralık zirvesine de enerji görüşülecek
AB üyesi ülkelerin enerji bakanlarının 26 Ekim'de olağanüstü toplantı yapacakları anlatılan bildiride, bakanların çalışmayı sürdürecekleri, liderlerin durumu takip edecekleri ve aralık ayındaki AB Liderler Zirvesi'nde enerji konusunun tekrar ele alınacağı ifade edildi.
AB Komisyonu, geçen hafta üye ülkelerin artan enerji fiyatlarına karşı Birlik hukukuyla uyumlu uygulayabilecekleri tedbirleri içeren bir paket açıklamıştı.
Paket, enerji fiyatlarındaki artışa karşı üye ülkelere kısa vadede elektrik ve gaz faturalarını erteleme, hanelere doğrudan ödeme yapma ve vergi indirimi gibi seçenekler içeriyordu. Söz konusu paket uzun vadede yenilenebilir yatırımların artırılmasını, ülkelerin ortak doğal gaz tedarik etmelerini ve gaz stoku oluşturma ihtimallerini kapsıyordu.
Kış aylarında Avrupa ülkelerinin doğal gaz talebinin daha da artması ve elektrik fiyatlarının daha fazla yükselmesi bekleniyor.
Avrupa'da tüketiciler artan doğal gaz ve elektrik fiyatlarından şikayet ediyor.
AB ülkeleri arasında enerji tartışmalarında çeşitli gruplaşmalar dikkati çekiyor.
Başını Fransa'nın çektiği 10 civarında ülke nükleer santrallerin önemine dikkati çekiyor. Bu ülkeler, nükleer enerji santrallerinin AB sürdürülebilir ve yeşil finansal yatırım sınıflandırmasında yer almasını talep ediyor.
Polonya ve Macaristan gibi bazı ülkeler, enerji fiyatlarındaki yükselişten AB'nin iklim dostu dönüşümünü sağlamayı hedefleyen Avrupa Yeşil Mutabakatı ile ilgili düzenlemeleri sorumlu tutuyor.
İspanya, Yunanistan ve Bulgaristan gibi ülkeler enerji fiyatlarının acilen düşürülmesi için katı tedbirler uygulanmasını, bir şekilde piyasalara müdahale edilmesini istiyor.
Almanya, Hollanda ve Avusturya gibi ülkeler ise enerji fiyatlarındaki artışın geçici olduğunu, gelecek yıl piyasaların normale döneceğini ve fiyatların azalacağını, bu duruma çok sert biçimde müdahale edilmesinin enerji piyasaları işleyişine ciddi zarar verebileceği görüşünü taşıyor.
AB Komisyonu, geçen hafta üye ülkelerin artan enerji fiyatlarına karşı Birlik hukukuyla uyumlu uygulayabilecekleri tedbirleri içeren bir paket açıklamıştı.
Paket, enerji fiyatlarındaki artışa karşı üye ülkelere kısa vadede elektrik ve gaz faturalarını erteleme, hanelere doğrudan ödeme yapma ve vergi indirimi gibi seçenekler içeriyordu. Söz konusu paket uzun vadede yenilenebilir yatırımların artırılmasını, ülkelerin ortak doğal gaz tedarik etmelerini ve gaz stoku oluşturma ihtimallerini kapsıyordu.
Kış aylarında Avrupa ülkelerinin doğal gaz talebinin daha da artması ve elektrik fiyatlarının daha fazla yükselmesi bekleniyor.
Avrupa'da tüketiciler artan doğal gaz ve elektrik fiyatlarından şikayet ediyor.
AB ülkeleri arasında enerji tartışmalarında çeşitli gruplaşmalar dikkati çekiyor.
Başını Fransa'nın çektiği 10 civarında ülke nükleer santrallerin önemine dikkati çekiyor. Bu ülkeler, nükleer enerji santrallerinin AB sürdürülebilir ve yeşil finansal yatırım sınıflandırmasında yer almasını talep ediyor.
Polonya ve Macaristan gibi bazı ülkeler, enerji fiyatlarındaki yükselişten AB'nin iklim dostu dönüşümünü sağlamayı hedefleyen Avrupa Yeşil Mutabakatı ile ilgili düzenlemeleri sorumlu tutuyor.
İspanya, Yunanistan ve Bulgaristan gibi ülkeler enerji fiyatlarının acilen düşürülmesi için katı tedbirler uygulanmasını, bir şekilde piyasalara müdahale edilmesini istiyor.
Almanya, Hollanda ve Avusturya gibi ülkeler ise enerji fiyatlarındaki artışın geçici olduğunu, gelecek yıl piyasaların normale döneceğini ve fiyatların azalacağını, bu duruma çok sert biçimde müdahale edilmesinin enerji piyasaları işleyişine ciddi zarar verebileceği görüşünü taşıyor.
