Gültekin'in ailesinin avukatı: Adli tıp raporuna göre Pınar'ın hayattayken yakıldığı belirlendi
© AAPınar Gültekin
© AA
Abone ol
Muğla'da boğularak öldürülüp cesedi varilde yakılan Pınar Gültekin'in katil zanlısı Cemal Metin Avcı'nın yargılanmasına devam edildi. Duruşmanın ardından açıklamalarda bulunan Gültekin ailesinin avukatı Yiğit Gökçehan Koçoğlu, Adli Tıp İhtisas Kurumu raporuna göre Gültekin'in ölümünün, henüz hayattayken yakılmasına bağlı meydana geldiğini belirtti.
Muğla'da boğularak öldürülüp cesedi varilde yakılan 27 yaşındaki Pınar Gültekin'in katil zanlısı Cemal Metin Avcı, bugün 6. kez hakim karşısına çıktı.
Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde öğleden sonra başlayacak duruşma öncesinde Muğla Adalet Sarayı önünde polis ekiplerince güvenlik önlemleri alındı. Cinayetten sonra olay yerine giderek delilleri gizlemeye çalıştıkları suçlamasıyla haklarında iddianame hazırlanan sanığın annesi Ayten ve babası Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ile ortağı Şükrü Gökhan Orhan'ın sanık olarak savunmalarının alınacağı belirtildi.
Pınar'ın babası: 6 mahkemedir boşuna gidip geliyoruz
Muğla'da, boğularak öldürülüp cesedi varilde yakılan 27 yaşındaki Pınar Gültekin'in babası Sıddık Gültekin, duruşma öncesi gazetecilere açıklamalarda bulundu. Gültekin, tutuklu sanık Cemal Metin Avcı'nın annesi, babası, boşandığı eşi ve ortağının daha mahkemede sanık olarak yargılanacak olmasını değerlendirdi. Gültekin, şunları söyledi:
"Sürecin başından beri caninin yalnız olmadığını söylüyorduk. Neticede söylediğimiz oldu. Deliller ortada. Katilin annesinin ve ortağının içtiği sigaranın izmaritleri, Pınar'ın öldürüldüğü varilde bulundu. Biz sadece delil kararttıklarını değil cinayete de iştirak ettiklerini söylüyoruz ve söylemeye de devam edeceğiz. Dosyalar bugün birleşecek. 6 mahkemedir boşuna gidip, geliyoruz."
Duruşmaya tutuklu sanık Cemal Metin Avcı, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Pınar Gültekin'in annesi Şefika Gültekin, babası Sıddık Gültekin ile cinayetten sonra olay yerine giderek delilleri gizlemeye çalıştıkları suçlamasıyla haklarında ek iddianame hazırlanan sanığın annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ve ortağı Şükrü Gökhan Orhan ve taraf avukatları salonda hazır bulundu. Duruşma yoklamayla başladı.
Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'nca sanıklar haklarında hazırlanan iddianamenin Avcı'nın yargılandığı dosyayla birleştirilmesine karar verildi. Böylece dosyada sanık sayısı 6'ya çıkmış oldu. Mahkemeye heyetince, 4 sanığın çapraz sorgu ile savunmalarının alınmasına karar verildi.
Avcı'nın boşandığı eşi: Cemal çok tedirgindi. Yemek yemiyordu
Avcı'nın boşandığı eşi Eda Karagün, suçlamaları reddederek şunları söyledi:
"Cemal'in yaptığı suçla benim hiçbir alakam yok. Aldatılan taraf benim. 4.5 yaşında kız büyütüyorum. Koruma talebinde bulunuyorum. Avukatımdan, Cemal'in rahmetli kızla ilişkisini öğrendim. Olaydan önce ilişkileri olduğunu bilmiyordum. Cemal, son zamanlarda bağ evinde çok zaman geçiriyordu. Bar işletiyorduk. Temizlik yapmaya, içki almaya gittiğini söylüyordu. Cinayet daha ortaya çıkmadan, Cemal çok tedirgindi. Yemek yemiyordu, iştahtan kesildi. Eve geldiği zaman terliyordu. Kafamdaki yapbozları birleştirdim. Bağ evine gittiğimizde temizlik yapıldığını, halıların yerlere serildiğini, kapıların silindiğini fark ettim."
Sanık baba Selim Avcı ise Eda Karagün'ün, bağ evine tek başına gitmek istediğini anlatarak "Onu yalnız bırakmak istemedik. Hep beraber bağ evine gittik. Orada 20 dakika durduk. Eşim ve ortağım sigara içti. Cemal, olay günü beni arayıp kayıp olan kız nedeniyle jandarmanın kendisinin ifadesini alacağını söyledi. Mertcan ile telefonda görüşmemizde, ağabeyinin bağ evinde bozuk kokoreçleri yaktığını söyledi. Suçlamaları kabul etmiyorum" diye konuştu.
Cemal Metin Avcı'nın annesi sanık Ayten Avcı ise sakinleştirici ilaçlarla ayakta durduğunu söyledi. Anne Avcı, "Olayın olduğunu gün mamografi çekimim vardı. Beni hastaneye götürmesi için Cemal'i aradım. Evrak işleri olduğunu ve gelemeyeceğini söyledi. Ayın 22'sinde Gökova'daydım ve eşim telefon açıp gelmemi söyledi. Cemal Metin'in kavgaya karıştığını belirterek, mutlaka gelmem gerektiğini belirtti. Dükkana gelince Eda, Cemal Metin'in, Pınar Gültekin ile ilgili olarak sorguya alındığını söyledi. Eda, içinin rahat etmediğini ve bağ evine gitmek istediğini söyleyince beraber gittik. Eda, evde temizlik yapıldığını söyledi. Gökhan ve ben sigara içip, izmaritleri bidona attık. Sakinleştiricilerle ayaktayım. Çocuğum böyle bir şey yapacak biri değil" dedi.
Öte yandan Ayten Avcı'nın konuşması sırasında SEGBİS'teki arıza nedeniyle duruşmaya ara verildi.
'Sanık anne bayıldı'
SEGBİS'ten kaynaklanan sorunun çözülmesinin ardından duruşma yeniden başladı. Savunma yapan Şükrü Gökhan Orhan, "Olayla hiçbir ilgim yok. Sadece Cemal'in babasıyla iş ortaklığımız var" dedi. Pınar Gültekin'in annesi Şefika Gültekin'in, "Bunlar ailece katil, Allah belanızı versin" sözleri üzerine anne Ayten Avcı baygınlık geçirdi. Ayten Avcı'ya ilk önce salondaki görevliler, sonra da adliyeye sevk edilen sağlık ekipleri müdahale etti. Avcı'nın durumunun iyi olduğu belirtildi. Şefika Gültekin ise salonu terk etti.
'Yedi sülaleme kadar herkes davaya dahil edilmeye çalışılıyor'
Duruşmada söz verilen Pınar Gültekin'in katil zanlısı Cemal Metin Avcı savunmasında, "Yedi sülaleme kadar herkes davaya dahil edilmeye çalışılıyor. Aileme karşı bu ithamı kabul etmiyorum. Çöp varilindeki sigara izmaritiyle, diğer varille bu olayın ne ilgisi var" dedi.
Avcı'nın bu talebinin ardından mahkeme heyeti, Cemal Metin Avcı'nın tutukluluk halinin devamına, dört sanığın tutuksuz yargılanmasına karar verdi. Mahkeme heyeti korona virüsü olduğu için getirilmeyen tutuksuz sanık Mertcan Avcı'nın bir sonraki duruşmada hazır edilmesi ve ABD'den istenen telefon dökümüne ilişkin müzekereye gelen cevabın incelenmesine de karar verip, duruşmayı 1 Kasım'a erteledi.
'Bağ evine gittiklerinde 5-6 dakika avukatla görüşmüşler'
Duruşmanın ardından açıklamalarda bulunan Gültekin ailesinin avukatı Yiğit Gökçehan Koçoğlu, Adli Tıp İhtisas Kurumu raporuna göre Pınar Gültekin'in ölümünün, henüz hayattayken yakılmasına bağlı meydana geldiğini belirtti. Dava süreci ile ilgili değerlendirmede bulunan Koçoğlu, şunları söyledi:
"Bu celseye kadar 2 sanık yargılanırken, soruşturma aşamasında savcılık makamı, 4 kişi için takipsizlik kararı vermişti. Sulh Ceza Hakimliği de itirazlarımızı reddetti. Biz suçların gizlendiğinin farkındaydık ve kanun yararına bozma kapsamında öncelikle Adalet Bakanlığı bizi haklı görüp dosyayı Yargıtay'a gönderdi. Yargıtay da çelişkileri görüp, bu kişilerin yargılanmasına hükmetti. Sürekli olarak çelişkili açıklamaları devam ediyor. Cinayeti işleyen Cemal Metin Avcı'ya ilk yardım eden Mertcan Avcı'dır. Sonraki süreçte suç delillerini gizleyenler ise bugün yargılananlardır. Cemal Metin Avcı 20 Temmuz'daki ifadesinde suçlamaları kabul etmediği gibi bağ evinden de söz etmiyor. Eda Avcı (Karagün) ve diğerleri bağ evine gidiyor. Orada bir süre geçirip, terk ediyorlar. Ertesi gün zanlı cinayeti kabul edip bağ evinden bahsediyor. Bugün sanıkların tutuklanmasını istesek de kabul görmedi. Ancak duruşmaya gelmeye devam edecekler. Önümüzdeki celse bir avukat meslektaşımız tanık olarak dinlenecek. Çünkü Selim Avcı ve Eda Avcı (Karagün), bağ evine gittiklerinde 5-6 dakika avukatla görüşmüşler. Önce avukatın ofisinde toplanıp sonra bağ evine gidiyorlar. Ardından bağ evinde avukatla telefonla görüşüp ayrılıyorlar. ABD'den istenen müzekkere cevabının geldiği söylendi. Amerika'dan birtakım evraklar gönderilmiş ama ne geldiğini mahkeme dahil kimse bilmiyor."