Atanamayan genç öğretmen, kitap arasında kuruttuğu çiçekleri tabloya dönüştürüyor
Atanamayan genç öğretmen, kitap arasında kuruttuğu çiçekleri tabloya dönüştürüyor
Sputnik Türkiye
Sınıf öğretmeni mezunu olup henüz ataması yapılmayan Bahoz Damlayıcı adlı genç öğretmen, sokaktan, bahçeden ve parklardan topladığı çiçekleri kitaplar arasında... 02.09.2021, Sputnik Türkiye
‘Doğanın kendisi bir tablodur’Sputnik’e konuşan Damlayıcı, tüm tasarımları arkadaşı Ayşe Suna ile birlikte yaptığını belirterek, “Ayşe tasarımları yapıyor, ben de çiçek topluyorum. Tabi çiçeklerin nereden, nasıl toplandığı ve nasıl kurutulacağını da iyi bilmek gerek. Hangi çiçeğin hangi mevsimde çıkacağını da bilmek gerek. İlk olarak sokakta, parkta, bahçede çiçek toplayıp atölyeye getiriyorum. Çiçekleri kitapların arasına koyup kurutuyoruz. Ardından yaptığımız tasarım için hazır hale getirip çerçeveleyip tablo haline getiriyoruz. Aslında doğanın kendisi bir tablodur, biz de o tabloyu atölyede farklı tasarımlarla çerçeveliyoruz” dedi.‘4 yıl önce başladı’İlkokuldan beri çiçek kuruttuğunu söyleyen Damlayıcı “Öğretmenimiz bize çiçek kurutmayı öğretti. Sonbahar aylarında yaprak toplayarak tasarımlar yapıyorduk. Herkes çiçek kurutuyordu. Hepimizin tanık olduğu bir kültürdür. 4 yıl önce bir arkadaşım için bir hediye yapmak istedim. Aklıma bu geldi ve kuruttuğum çiçeklerden, güllerden ona bir tablo yapıp hediye ettim. Ondan sonra bu işi neden yapmayayım dedim. Üniversiteyi bitirdikten sonra bu atölyeyi açtım ve bu işi sürdürmeye başladım. Zamanla daha iyi ürünler açığa çıkıyor. Her çalışma sonrakiler için iyi bir deneyim oluyor. Her geçen gün bunu daha iyi geliştiriyoruz" diye konuştu.‘Tablolarda, en az yüz çiçek türü kullandık’“Bunu yapmak büyük bir mutluluk ve haz veriyor” diyen Damlayıcı şunları söyledi:
Sınıf öğretmeni mezunu olup henüz ataması yapılmayan Bahoz Damlayıcı adlı genç öğretmen, sokaktan, bahçeden ve parklardan topladığı çiçekleri kitaplar arasında kurutarak tabloya dönüştürüyor. Şu ana kadar yüze yakın çiçek türünden tablo yapan Damlayıcı “Çok zahmetli fakat bir o kadar da güzel ve heyecan verici” dedi.
Diyarbakır’da, Dicle Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü’nden mezun olan ve henüz ataması yapılmayan 27 yaşındaki Bahoz Damlayıcı, açtığı atölyede sıra dışı işlere imza atıyor.
Diyarbakır’da, Dicle Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü’nden mezun olan ve henüz ataması yapılmayan 27 yaşındaki Bahoz Damlayıcı, açtığı atölyede sıra dışı işlere imza atıyor.
Çiçek kurutmayı ilkokulda öğretmeninden öğrendiğini söyleyen Damlayıcı, 4 yıl önce, bir arkadaşına hediye etmek için kurutulmuş çiçeklerden yaptığı tablonun ardından bu işi sürdürmeye karar verdiğini söyledi.
Çiçek kurutmayı ilkokulda öğretmeninden öğrendiğini söyleyen Damlayıcı, 4 yıl önce, bir arkadaşına hediye etmek için kurutulmuş çiçeklerden yaptığı tablonun ardından bu işi sürdürmeye karar verdiğini söyledi.
‘Doğanın kendisi bir tablodur’
Sputnik’e konuşan Damlayıcı, tüm tasarımları arkadaşı Ayşe Suna ile birlikte yaptığını belirterek, “Ayşe tasarımları yapıyor, ben de çiçek topluyorum. Tabi çiçeklerin nereden, nasıl toplandığı ve nasıl kurutulacağını da iyi bilmek gerek. Hangi çiçeğin hangi mevsimde çıkacağını da bilmek gerek. İlk olarak sokakta, parkta, bahçede çiçek toplayıp atölyeye getiriyorum. Çiçekleri kitapların arasına koyup kurutuyoruz. Ardından yaptığımız tasarım için hazır hale getirip çerçeveleyip tablo haline getiriyoruz. Aslında doğanın kendisi bir tablodur, biz de o tabloyu atölyede farklı tasarımlarla çerçeveliyoruz” dedi.
‘4 yıl önce başladı’
İlkokuldan beri çiçek kuruttuğunu söyleyen Damlayıcı “Öğretmenimiz bize çiçek kurutmayı öğretti. Sonbahar aylarında yaprak toplayarak tasarımlar yapıyorduk. Herkes çiçek kurutuyordu. Hepimizin tanık olduğu bir kültürdür. 4 yıl önce bir arkadaşım için bir hediye yapmak istedim. Aklıma bu geldi ve kuruttuğum çiçeklerden, güllerden ona bir tablo yapıp hediye ettim. Ondan sonra bu işi neden yapmayayım dedim. Üniversiteyi bitirdikten sonra bu atölyeyi açtım ve bu işi sürdürmeye başladım. Zamanla daha iyi ürünler açığa çıkıyor. Her çalışma sonrakiler için iyi bir deneyim oluyor. Her geçen gün bunu daha iyi geliştiriyoruz" diye konuştu.
‘Tablolarda, en az yüz çiçek türü kullandık’
“Bunu yapmak büyük bir mutluluk ve haz veriyor” diyen Damlayıcı şunları söyledi:
“Yaptığım tasarımlar tamamen özgündür. Severek yapıyorum bunu. Gören insanlar çok beğeniyor ve mutlu oluyor. Onların mutlu olması beni de mutlu ediyor. Şu an tablolarımızda en az yüz çiçek türü vardır. Melek otu, hercai menekşe, papatya, keçi sakalı, kasımpatı, gül ve adını bilmediğimiz birçok çiçek kullanıyoruz. Çiçekleri kurutmak için ilaç kullanmıyoruz. Çiçekleri de keçe bezine koyuyoruz ve yapıştırıcı kullanmıyoruz. Çok zahmetli fakat bir o kadar da güzel ve heyecan verici.”