Rusya, İran ve Türkiye, Suriye'de Fırat Nehri'nin doğusundaki ayrılıkçı planlara karşı koyacak
12:31 08.07.2021 (güncellendi: 16:44 08.07.2021)
© Sputnik / Евгений Биятов
/ Abone ol
Kazakistan'da Suriye konulu 16. Astana görüşmelerinin 2. gününde yapılan açıklamada, "Türkiye, İran ve Rusya Suriye'de IŞİD başta olmak üzere tüm terör gruplarına karşı iş birliğini sürdürecek" ifadeleri kullanıldı.
Rusya, İran ve Türkiye heyetlerinin Kazakistan’ın başkenti Nur Sultan’da Suriye konulu 16. Astana görüşmelerini tamamlanmasının ardından yapılan ortak açıklamada üç ülkenin Suriye'de Fırat Nehri'nin doğusundaki ayrılıkçı planlara karşı koyacakları ifade edildi.
Açıklamada, “Taraflar, Suriye'nin birliğini baltalamayı ve komşu ülkelerin ulusal güvenliğini tehdit etmeyi amaçlayan Fırat Nehri'nin doğusundaki ayrılıkçı planlara karşı koyma kararlılıklarını teyit etti” ifadelerine yer verildi.
Tarafların Suriye'nin kuzeydoğusunda uzun vadeli güvenlik ve istikrarın sağlanmasının ancak bu ülkenin egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün korunması temelinde mümkün olduğu konusunda anlaştıklarına dikkat çekilen açıklamada, “Taraflar, terörle mücadele bahanesi ile otonom yönetim ile ilgili yasadışı girişimler de dahil olmak üzere ‘sahadaki’ yeni gerçeklikler yaratmaya yönelik tüm girişimleri reddetti” vurgusu yapıldı.
Rusya, İran ve Suriye heyetleri Suriye konulu 16. Astana görüşmeleri için Kazakistan’ın başkenti Nur Sultan’da bir araya geldi, iki gün süren toplantılarda Suriye’deki güncel durum, insani yardımların ulaştırılması, Cenevre’deki Suriye Anayasa Komitesi çalışmalarının yeniden başlatılması, mahkumların değişimi, rehinelerin serbest bırakılması ve kayıp kişilerin aranması gibi güven artırıcı önlemler başlıca gündem maddeleri oldu.
'Suriye’deki teröristlerin tamamen yok edilmesi'
Açıklamanın bir diğer maddesinde ise Rusya, İran ve Türkiye’nin Suriye’de IŞİD ve diğer örgütlerde yer alan teröristlerin tamamen yok edilmesi için işbirliğine devam edecekleri kaydedildi.
Belgede, “Taraflar, IŞİD, El Nusra Cephesi/Heyet Tahrir el-Şam, ayrıca El Kaide ya da IŞİD ile bağlantılı diğer tüm kişilerin, örgütlerin, işletme ve kuruluşların ve de BM Güvenlik Konseyi tarafından böyle kabul edilen diğer terörist grupların nihai olarak yok edilmesi için işbirliğini sürdürmeyi ve aynı zamanda uluslararası beşeri hukuka uygun olarak sivillerin ve sivil altyapının korunmasını sağlamayı kararlaştırdı” ifadelerine yer verildi.
Taraflar ayrıca sivil halkı tehdit eden Heyet Tahrir el-Şam grubunun ve ona bağlı diğer terör örgütlerinin artan varlığı ve terör faaliyetlerinden ciddi endişe duyduklarını dile getirdi.
Rusya, İran ve Türkiye İdlib’de sükuneti korumayı gerekli görüyor
Açıklamada, Rusya, İran ve Türkiye’nin Suriye’nin İdlib bölgesinde sükunetin korunmasını, bu konudaki anlaşmaları eksiksiz olarak yerine getirilmesini gerekli gördükleri ifade edildi:
“Taraflar, İdlib gerginliği azaltma bölgesindeki durumu ayrıntılı bir şekilde değerlendirdi ve İdlib konusunda mevcut olan tüm anlaşmaları eksiksiz olarak yerine getirerek ‘sahada’ sükunetin korunması gereğinin altını çizdi.”
🇷🇺🇮🇷🇹🇷 #Iran, #Russia & #Turkey adopted a Joint Statement on Syria:
— MFA Russia 🇷🇺 (@mfa_russia) July 8, 2021
☝️ Long-term security and stability in 🇸🇾 #Syria can only be achieved on the basis of preservation of the sovereignty and territorial integrity of the country.
🔗 https://t.co/9Gkg4GcIDa pic.twitter.com/pxn43bG1uX
Suriye petrolünün yasa dışı olarak ele geçirilmesi
Rusya, İran ve Türkiye’nin, Suriye'ye ait petrolün yasa dışı olarak ele geçirilmesini ve satışından elde edilen gelirlerin transferini kabul etmediklerine vurgu yapılan açıklamada, şöyle denildi:
“Astana formatının garantör ülkeleri olan İran İslam Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu ve Türkiye Cumhuriyeti temsilcileri, Suriye Arap Cumhuriyeti'ne ait olması gereken petrol satış gelirlerinin yasadışı olarak ele geçirilmesine ve transferine karşı olduklarını yineledi.”
İsrail’in Suriye’deki saldırıları
Açıklamanın bir diğer maddesinde, Rusya, İran ve Türkiye’nin İsrail'in Suriye'deki askeri saldırılarını kınadığı, uluslararası hukukun ihlali olan bu saldırılara son verilmesi gerektiği vurgulandı.
Açıklama metninde, “Taraflar, İsrail'in Suriye’de sürdürdüğü, uluslararası hukuku, uluslararası beşeri hukuku, Suriye ve komşu ülkelerin egemenliğini ihlal eden, bölgede istikrar ve güvenliği tehdit eden askeri saldırılarını kınadı ve son verilmesi çağrısında bulundu” denildi.