Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) en üst karar alma organı Dünya Sağlık Asamblesi'nin (DSA) 74'üncüsü İsviçre'nin Cenevre kentinde sona erdi.
24 Mayıs'ta video konferans yöntemiyle başlayan asamblenin son gününde Genel Direktör Tedros Adhanom Ghebreyesus, örgüt üyesi 194 ülkenin temsilcilerine hitap etti.
Ghebreyesus, DSA'da uluslararası bir salgın antlaşmasını ele almak üzere DSÖ'nün 29 Kasım'da özel toplantı düzenlemesinin kararlaştırıldığını anımsattı.
Gelecekteki salgınlara karşı küresel çapta hazırlıklı olma ve müdahaleyi öngören antlaşma için ülkelere müzakereleri hızlı şekilde başlatmaları çağrısı yapan Ghebreyesus, antlaşmanın üye ülkeler arasındaki ilişkileri güçlendireceğine ve iş birliğini geliştireceğine dikkati çekti.
Ghebreyesus, söz konusu antlaşma için artık 'zamanın geldiğini' vurgulayarak, "Salgın bize birçok ders verdi. En önemli derslerden biri de sağlık risk altında olduğunda her şeyin risk altında olmasıdır" ifadelerini kullandı.
"Gerçek şu ki bu salgını sona erdirmek için daha yapacak çok işimiz var" diyen Ghebreyesus, Kovid-19 vakaları ve salgın kaynaklı ölümlerin küresel çapta azalmaya devam etmesine rağmen herhangi bir ülke için tehlikenin geçtiğini düşünmenin 'muazzam bir hata olacağı' uyarısında bulundu.
Ghebreyesus, 'adil aşılama' ve genel halk sağlığı önlemlerinin salgını sona erdirmek için çıkış yolu olmaya devam ettiğini belirterek, "Tüm üye devletleri, tüm ülkelerin nüfusunun en az yüzde 10'unun eylül ayı sonuna kadar, yüzde 30'unun da yıl sonuna kadar aşılanmasını sağlamak için geçen pazartesi belirlediğim hedefleri destekleme taahhüdünde bulunmaya çağırıyorum" dedi.
DSA'nın başarılı şekilde gerçekleştirildiğini ve asamblede 30'dan fazla kararın kabul edildiğini dile getiren Ghebreyesus, bu kararlar arasında diyabet, çocuklara yönelik şiddetin sona erdirilmesi, HIV, hepatit ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar, tropikal hastalıklar, bulaşıcı olmayan hastalıklar, hemşirelik ve ebelik gibi konuların da yer aldığını kaydetti.
DSA'nın 24 Mayıs'taki açılışında konuşan Ghebreyesus, şimdiye kadar Kovid-19 aşılarının yüzde 75'inden fazlasının sadece 10 ülkede uygulandığına dikkati çekmiş, "Bunu söylemenin diplomatik bir yolu yok, (çünkü) dünyadaki aşıların çoğunu yapan ve satın alan küçük bir grup ülke, dünyanın geri kalanının kaderini kontrol ediyor" ifadelerini kullanmıştı.
Ghebreyesus, 'küresel çapta süregelen aşı krizinin, salgını kalıcılaştıran skandal bir eşitsizlik' olduğu yorumunda bulunarak, tüm ülkelerin nüfusunun yüzde 10'nun eylül ayına, yüzde 30'unun da yıl sonuna kadar aşılanması için Kovid-19 Aşıları Küresel Erişim Programı'na (COVAX) aşı bağışlanması çağrısında bulunmuştu.