Belarus Dışişleri Bakanı Vladimir Makey, Ryanair yolcu uçağının Belarus'un başkenti Minsk'e zorunlu iniş yapması olayıyla ilgili değerlendirmede bulundu.
Makey, "Ryanair uçağının yer aldığı vakayla ilgili her türlü veriyi sağlamaya, ilgili uluslararası uzmanların katılımıyla bu vakayı şeffaf şekilde soruşturmaya hazırız. Ancak bildiğim kadarıyla şu an itibarıyla hiçbir AB ülkesi ve hiçbir Batılı ülke, Belarus'tan bu konuda bilgi talep etmedi. Buna rağmen Batılı ülkeler, Belarus'a yönelik suçlamaların ve tehditlerin yer aldığı bir dizi siyasi açıklama yaptı" dedi.
Bu durumun kesinlikle kabul edilebilir olmadığını belirten Makey, bunun yeni 'jeopolitik eylem prosedürü' olduğunu kaydetti.
'Planlı bir provokasyon var, bunlara mutlaka karşılık vereceğiz'
"Batı'da uzmanlar yerine elinde iktidar yetkileri bulunan siyasi amca ve teyzeler, olayın ardından hemen 10-15 dakika içinde siyasi açıklamalar yapmaya başladı. Doğal olarak Belarus'a suçlamalar yöneltildi. Bunun rahatsızlık uyandırmaması mümkün değil. Bunu planlı bir provokasyon, koordineli eylemler olarak görüyoruz" diye devam eden Makey, bunlara mutlaka karşılık vereceklerinin altını çizdi.
Makey, daha önce birçok kez vurguladıkları gibi Belarus'un tüm ülkelerle normal ilişkiler geliştirmekten yana olduğunu ekledi.
Bu arada Minsk'teki uçak hadisesi, bir uçağın üçüncü ülkede zorla indirilmesiyle sonuçlanan ilk olay değil. 3 Temmuz 2013'te Moskova'da katıldığı bir konferanstan dönen Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales'in uçağı Fransa ve Portekiz'in hava sahalarında uçuş izni çıkmaması üzerine Viyana'daki Schwechat Havaalanı'na zorunlu iniş yapmıştı. ABD'nin casuslukla suçladığı Edward Snowden'ın içinde olduğu iddiasıyla aranan bir uçağın ABD’li eski istihbaratçının bulunmaması üzerine Avusturya'dan havalanmasına izin verilmişti. Avrupa ülkelerinin bu kararı, Güney Amerika'da büyük tepkiyle karşılanmıştı.