Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) 'Global Ekonomik Görünüm Raporu'na göre, ocak ayında açıklanan G-20 Görünüm raporunda yüzde 6 olarak tahmin edilen Türkiye'nin 2021 yılı büyümesi, yine aynı seviyede açıklandı. IMF, 2022 yılında Türkiye'nin yüzde 3.5 büyüyeceği tahmini de korudu.
Dünya gazetesinin aktardığına göre raporda, enflasyonun bu yıl ortalama yüzde 13.6, yıl sonunda yüzde 12.5 olacağı beklentisine yer verildi. Bir önceki raporda ortalama enflasyon beklentisi yüzde 11.9, yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 12 seviyesinde bulunuyordu.
Küresel büyüme beklentisi yüzde 6'ya çıktı
Bahar Toplantıları’nda Uluslararası Para Fonu (IMF) Dünya Bankası - IMF Başkanı Kristalina Georgieva’nın geçen haftaki söylemlerine de paralel şekilde, küresel büyüme öngörülerini daha güçlü bir toparlanma beklentisiyle yukarı yönlü revize etti.
Dünya Ekonomik Görünüm Nisan 2021 raporunda bir önceki raporda yüzde 5.5 olan küresel ekonomik büyüme beklentisi yüzde 6’ya yükseltilirken, 2022 için öngörülen büyüme ise yüzde 4.2’den yüzde 4.4’e yükseltildi.
Gelişmekte olan ülke ekonomilerinin 2021 yılı büyüme tahmini de yüzde 6.3'ten 6.7'ye çıkarılırken, 2022 yılı tahmini değiştirilmeyerek yüzde 5 olarak bırakıldı.
Türkiye büyüme öngörüleri değişmedi
IMF, yeni raporda Türkiye için 2021 büyüme beklentisini şubattaki öngörüsünü değiştirmeyerek yüzde 6 olarak açıkladı. Salgına rağmen geçen yıl yüzde 1.8 büyüyen Türkiye ekonomisinin de 2021'de yüzde 6 ve 2022'de yüzde 3.5 büyüyeceği öngörüldü. Türkiye için enflasyon tahmini ise bu yıl için yüzde 13.6, gelecek yıl için yüzde 11.8 olarak belirlendi. Ülkedeki işsizlik oranının ise bu yıl 12.4, gelecek yıl yüzde 11 seviyesinde gerçekleşeceği öngörüsünde bulunuldu.
Bahar Toplantıları öncesinde iki kuruluş da Türkiye için 2021 büyüme öngörülerine yukarı yönlü revizyon yapmıştı. IMF de 24 Şubat’ta yayınlanan G-20 Gözetim Notu’ndaki bilgilere göre ekimde yüzde 5 olarak açıkladığı 2021 Türkiye büyüme öngörüsünü yüzde 6’ya yükseltmişti. Ekim raporunda yüzde 4 öngörülen 2022 büyümesi ise yüzde 3.5’e düşürülmüştü.
Dünya Bankası 31 Mart’ta yaptığı açıklamada Avrupa ve Orta Asya ekonomilerine ilişkin öngörülerini güncellemiş, Türkiye büyüme tahminini yüzde 4.5’ten yüzde 5’e çıkarmıştı. 2020 öngörüsü ise yüzde 5’ten yüzde 4.5’e düşürülmüştü.
Çin: 2020 yılını yüzde 2.3'lük büyüme ile tamamlayan ve COVID-19 öncesi GSYH büyüklüğüne 2020’de ulaşan tek ülke olan Çin'in bu yıla ilişkin ekonomik büyüme beklentisi yüzde 8.1'den 8.4'e yükseltilirken, 2022 yılı büyüme beklentisi yüzde 5.6 olarak bırakıldı.
ABD: Geçen yıl yüzde 3.5 daraldığı tahmin edilen ABD ekonomisinin 2021 yılı büyüme tahmini yüzde 5,1'den yüzde 6.4'e yükseltildi. Ülke ekonomisinin 2022 yılı büyüme tahmini de yüzde 2.5'ten yüzde 3.5'e çıkarıldı.
Euro Bölgesi: Euro Bölgesi'ne yönelik büyüme beklentisi de 2021 için yüzde 4.2'den yüzde 4.4'e çıkarılırken, 2022 için yüzde 3.6'dan yüzde 3.8'e yükseltildi. Bölge ekonomisinin geçen yıl yüzde 6.6 küçüldüğü tahmin edildi.
Almanya: Avrupa'nın önde gelen ekonomilerinden Almanya'nın 2021 yılına ilişkin büyüme tahmini yüzde 3.5'ten yüzde 3.6'ya, Fransa'nın yüzde 5.5'ten 5.8'e, İtalya'nın yüzde 3'ten 4.2'ye ve İspanya'nın yüzde 5.9'dan 6.4'e yükseltildi. Almanya'nın 2022 yılı büyüme tahmini yüzde 3.1'den 3.4'e revize edilirken, gelecek yıl için Fransa'nın ekonomik büyüme tahmini yüzde 4.1'den 4.2'ye çıkarıldı. İtalya ve İspanya'nın 2022 yılı büyüme tahminleri ise değişikliğe gidilmeyerek sırasıyla yüzde 3.6 ve yüzde 4.7 olarak bırakıldı.
İngiltere: İngiltere için 2021 yılı büyüme tahmini yüzde 4.5'ten 5.3'e ve 2022 tahmini yüzde 5'ten 5.1'e çıkarıldı.
Japonya ekonomisinin bu yıla ait büyüme tahmini yüzde 3.1'den 3.3'e yükseltilirken, Kanada ekonomisinin yüzde 3.6'dan 5'e yükseltildi. Japonya ve Kanada ekonomilerinin 2022'de ise sırasıyla yüzde 2.5 ve yüzde 4.7 büyüyeceği öngörüldü. Japonya ve Kanada ekonomilerinin daha önce 2022'de sırasıyla yüzde 2.4 ve yüzde 4.1 büyüyeceği tahmin edilmişti.
'Tehlikeli ayrışma'
IMF Başekonomisti Gita Gopinath, 'Ayrışan Toparlanmaları Yönetme' başlığı ile yayımlanan raporun sonuçlarını açıkladığı basın toplantısında büyüme patikalarının 'tehlikeli şekilde' ayrışmaya başladığına da dikkat çekti ve ABD’nin gelişmiş ekonomiler arasında pandemi öncesi GSYH’yi yakalayacak tek ekonomi olacağını belirtti. Büyük ölçekli desteklerin kayıpları önemli ölçüde azalttığını belirten Gopinath, ancak şimdi ülkelerin daha hedefli şekilde ilerlemeleri ve ekonomiye özel politikalarla krizden çıkma stratejilerini oluşturmaları gerektiğine vurgu yaptı.
IMF minimum kurumlar vergisini destekliyor
Küresel minimum kurumlar vergisinin IMF tarafından da desteklediğini belirten Gopinath, mevcut sistemde şirketlerin vergi cennetlerine giderek vergiden kaçındığını ve hükümetlerin vergi tabanını önemli ölçüde azalttığını söyleyerek, “Bu nedenle IMF minimum kurumlar vergisi oluşturulmasını destekliyor” dedi.
