Londra merkezli ekonomi gazetesi Financial Times (FT), AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kararnamesiyle üç yıl içinde dördüncü Merkez Bankası Başkanı'nın atanmasına dair gelişmeleri değerlendirdi.
'Genel teamüllere aykırı'
'Erdoğan’ın adamı Merkez Bankasının başına geçti' başlıklı haber analizde, 'cumhurbaşkanının alışılmadık para politikalarının az tanınan bir akademisyen ve köşe yazarıyken yeni Merkez Bankası Başkanı olan Şahap Kavcıoğlu'nda yankılandığını' dile getiren FT, Kavcıoğlu'nun da 'Türkiye'nin en büyük ekonomik sorunları olan kronik enflasyon ve liranın değer kaybıyla nasıl baş edileceğine dair alışılmışın dışında fikirleri olduğunu' yazdı.
Erdogan’s man takes helm at central bank https://t.co/oGAYtnEZDq
— Financial Times (@FT) March 23, 2021
'Faize her türlü kötülüğün anası diyen Erdoğan'la uyumlu'
'Kavcıoğlu'nun faizsiz finans hakkında kitabı, yüksek faizin enflasyona neden olduğuna dair köşe yazılarının ana akım ekonomi teorisine aykırı, ama faizi 'her türlü kötülüğün anası' diye niteleyen Türkiye'nin güçlü Cumhurbaşkanı Erdoğan'la uyumlu olduğunu' belirten FT, 2008-2011 arasında da Merkez Bankası Başkan Yardımcısı olarak görev yapmış olan İstinye Üniversitesi ekonomi profesörü İbrahim Turan'ın "Sayın Kavcıoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın daha önce ifade ettiklerini güçlü bir şekilde yansıtacaktır. Onun atanma sebebi budur" görüşünü aktardı.
Enflasyon-faiz denklemi
Turhan ile Kavcıoğlu'nun 2015'te AK Parti milletvekili seçilip mecliste birlikte görev yaptığını hatırlatan FT, şöyle devam etti:
"Kavcıoğlu'nun atanması, Türk ekonomisini en iyi yönetme şekliyle ilgili fırtınalı siyasi dramın yeni perdesi oldu. Lira çökünce kovulan selefi yerine saygın bir eski maliye bakanı olan Naci Ağbal getirilmişti. Ağbal sıkı para politikası vaat etti, liranın değerinin yükselmesinde rol oynadı, ama yaklaşık yüzde 16'da seyreden enflasyonu dizginleme çabasıyla perşembe günü faizleri yüzde 19'a yükseltince haftasonunda cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle görevden alındı. Kavcıoğlu enflasyonla mücadele edeceğini söyleyerek ve Ağbal'ın yükselttiği faizi derhal düşürmeyeceğinin işaretini vererek yatırımcılara güven vermeye çalışsa da, lira yüzde 14 değer kaybetti."
'Türkiye özellikle kırılgan olarak görülüyor'
Merkez Bankası Başkanı değişikliğinin, ABD Hazinesi tahvil fazileri yükselirken yatırımcıları çekmek için rekabet eden gelişmekte olan piyasalar için zorlu bir zamana denk geldiğine dikkat çeken FT, "Para birimi geçen yıl beşte bir değer kaybeden ve yaklaşık 180 milyar dolarlık kısa vadeli borç yükümlülükleriyle karşı karşıya olan Türkiye özellikle kırılgan olarak görülüyor" dedi.
'Faizleri düşürerek enflasyonu düşüreceğim demek istiyor'
Turhan'ın gidişatla ilgili öngörüsünü "Kavcıoğlu enflasyonu düşürmek için gereken her şeyi yapacağını söylediğinde, bu illa genel kabul gören para politikalarını uygulayacağı değil, faizleri düşürerek enflasyonu düşüreceği anlamına geliyor. Şirketlerin mevcut borçlanma olanaklarını daha düşük bir maliyetle artırmaya çalışacaktır. Bunu yapmaya çalışacaktır, çünkü bunun etkisinin enflasyonu azaltmaya yardımcı olacağını düşünüyor" diye aktaran FT, ekledi:
"Ekonomistler lirayı sakinleştirmenin ve iki basamaklı enflasyonu kontrol altına almanın en basit yolunun faizleri yükselterek ithal edilen malların fiyatlarını dizginlemek olduğunu söylüyor."
'Zihniyetine dair ipuçları köşe yazılarında'
Yeni Merkez Bankası Başkanı'nın Türkiye'de düşük bir profil çizdiğini, kendi LinkedIn sayfasına göre mezunu olduğu Marmara Üniversitesi'nde geçen yıl öğretim görevlisi olduğunu, tek dönem milletvekili seçilmeden önce de özel ve kamu bankalarında çalıştığını, bunlar arasında 10 yıl görev yaptığı Halk Bankası'nın da olduğunu, Halk Bankası hakkında ABD'de kara para aklama, yolsuzluk ve yaptırım ihlallerinden açılan davada Kavcıoğlu'nun suçlanmadığını, bahar aylarında görülmesi beklenen davayla ilgili Halk Bankası'nın suçlamaları reddettiğini sıralayan FT, Yeni Merkez Bankası Başkanı'nın zihniyetine dair ipuçlarının köşe yazılarında bulunabileceğini kaydetti:
"Ağbal'ın haftalık repo faiz oranını 875 baz puan artırmasını eleştiren Kavcıoğlu, 9 Şubat'taki köşe yazısında Türkiye'nin üretim yatırımına ihtiyaç duyduğu dönemde yüksek faiz oranların yalnızca portföy girişlerini çektiğini savundu. 'Yüksek faiz ve düşük kur politikasından her zaman ülkemiz kaybeder. Faiz artışları enflasyona zemin hazırlıyor' diye yazdı."
'Albayrak'ı savunmasıyla dikkat çekiyor'
"Erdoğan'ın damadı olan eski Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın geçen yıl kasadan tahminen 100 milyar doların boşalmasına neden olan liradaki düşüşü yavaşlatmak için Merkez Bankası'nın döviz rezervlerinin harcanması politikasını da savundu. 2 Mart'ta 'İhtiyaç olduğunda döviz rezervleri kullanılmayacaksa, ne zaman kullanılacak' diye yazdı."
'Albayrak'ın resmi ya da gayriresmi geri dönüşü'
FT'ye konuşan mali danışmanlık şirketi Teneo Intelligence Eşbaşkanı Wolfango Piccoli, Kavcıoğlu'nun atanmasını, 'Albayrak'ın hala dizginleri elinde tuttuğunun kanıtı' olarak değerlenirdi.
'Türk medyasında çıkan haberlere göre Albayrak ile Kavcıoğlu'nun ortak tez danışmanı Prof. Dr. Erişah Arıcan'ın Erdoğan tarafından Varlık Fonu'nun başına atandığını' hatırlatan Piccoli, "Albayrak'ın resmi ya da gayriresmi yollardan geri döneceğine, bunun kendisinin düşük faizli kredilere dayanan sürdürülemez ekonomik büyüme modelini geri döndüreceğine dair endişe var" yorumunu yaparak ekledi:
'Erdoğan'ın emrindeyken başında kimin olduğunun önemi yok'
"Kurumlar özerklik ve bağımsızlıktan yoksun bırakılmış içi boş kabuğa döndükten ve cumhurbaşkanının kaprislerine hizmet ettikten sonra başlarına kimin geldiğinin önemi yoktur."
FT'nin makalesi, "Erdoğan, geçen ay, Albayrak'ın Merkez Bankası döviz rezervlerini nereye harcadığına adli soruşturma açılmasını talep eden muhalefeti 'Damat kadar taş düşsün başınıza' diyerek lanetledi" hatırlatmasıyla son buldu.