Rusya Dışişleri Bakanlığı, Moskova’nın Ankara’daki mahkemenin Rus Büyükelçi Andrey Karlov'un suikast sonucu öldürülmesiyle ilgili kararını sonunda açıklamış olmasından memnun olduğunu bildirdi.
Bakanlık, bununla birlikte Ankara’dan suikastı organize edenlerle ilgi ayrıntılı bilgi verilmesinin beklendiğini belirtti.
Bakanlığın sitesinde yayınlanan açıklama metninde, “Rusya Kahramanı, Olağanüstü ve Tam Yetkili Büyükelçi Andrey Karlov'un 19 Aralık 2016 tarihinde terör saldırısı sonucu öldürülmesi ile ilgili Ankara'da yürütülen davayı dikkatle takip ettik. Türk kolluk kuvvetlerinin ve yargı sisteminin, modern Rus-Türk ilişkilerinin tarihine ağır bir iz bırakan bu trajik olay hakkında nihayet kararı açıklamış olmaları sevindirici” ifadelerine yer verildi.
''Rus Dışişleri’nin Türk adaletinin, önde gelen bir Rus diplomatın kurban gittiği bu terör eylemini kararlılıkla kınamasına gerekli saygıyı gösterdiği'' kaydedilen açıklamada, “Son yıllarda ikili ilişkilerin gelişiyor olmasının, bu tam anlamıyla eşi görülmemiş sınavdan geçilmiş olduğuna inanmak için dayanak oluşturduğu sonucuna varıyoruz” denildi. Rus Dışişleri ayrıca, Moskova’nın halen Andrey Karlov'a yönelik suikastın arifesinde Rusya'nın Suriye'deki eylemleri ile ilgili medyada ve sosyal ağlarda suni bir şekilde olumsuz hava yaratan belli başlı çevrelerin bu suçta önemli bir sorumluluk payına sahip olduğu gerçeğine dayandığını ifade etti.
Ne olmuştu?
Büyükelçi Karlov, 19 Aralık 2016'da Ankara’da katıldığı bir sergide o sırada mesaide olmayan polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş'ın silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetmiş, Altıntaş da polis tarafından vurularak öldürülmüştü.
Olayın ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, aralarında Fethullah Gülen'in de bulunduğu 28 şüphelinin yer aldığı iddianame hazırlanmıştı.
İddianamede, Fethullah Gülen ile birlikte 16 sanığın, suikastla doğrudan bağlantıları ortaya konarak, 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' ve 'terör amacıyla tasarlayarak öldürme' suçlarından ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının yanında 'terör amaçlı tasarlayarak öldürmeye azmettirme' ve 'terör amaçlı kasten öldürmeye teşebbüs' suçlarından çeşitli sürelerle hapis cezasına çarptırılmaları istenmişti.
İddianamede ayrıca suikastın arkasında, 15 Temmuz darbe girişiminin faili ve aynı zamanda bir casusluk ve istihbarat örgütü olan FETÖ'nün bulunduğu ve suikastın, "Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilere yönelik provokasyon türünde bir eylem" olduğu kaydedilmişti.