Avustralya'da 1989-99 arasında ayrı ayrı zamanlarda dört bebeğini öldürmekten 2003'te 40 yıl hapse mahkum edilen Kathleen Folbigg'in imdadına yıllar sonra bilim yetişti. Tabloidlerin 'masum bebeklerini öldüren cani anne' olarak sunduğu, 'Avustralya'nın en korkunç seri katili' diye yaftaladığı Folbigg, baştan beri masum olduğunu, çocuklarını ani bebek ölümü sendromundan kaybettiğini savunmuştu. Nihayet önde gelen bilim insanları, Folbigg'in doğruyu söylediği görüşüne vararak affedilmesi çağrısı yaptı.
Kathleen Folbigg was called Australia’s “worst female serial killer.” In 2003, she was sentenced to 40 years in prison for smothering her four children.
— The New York Times (@nytimes) March 8, 2021
Now, 90 leading scientists say new genetic evidence could prove her innocence.https://t.co/qNa6PG2ZgJ
90 bilim insanından af çağrısı
Ağustos 2020'de sunulan genetik analiz sonuçları, dört bebekten kız olan ikisinin olası ölüm nedeninin, CALM2 genetik mutasyonunun yol açtığı kardiyak aritmi olduğunu, bunun doğal duyarlılıktan ötürü soğuk algınlığı ilacıyla tetiklendiğini gösterdi. Ardından Kasım 2020'de en az iki bebekte genetik mutasyonun kalple ilgili komplikasyonlara neden olduğuna dair kanıtlar yayımlandı. Mart 2021'e gelindiğinde, 90 bilim insanı bu kanıtlar üzerinden Folbigg'in affedilmesi için harekete geçti.
"Expert advice should always be heard and listened to. It will always trump presumption."
— Australian Academy of Science (@Science_Academy) March 3, 2021
90 leading medical and scientific experts, including Academy President Prof John Shine, have signed a petition calling for Kathleen Folbigg's pardon and release from jail. pic.twitter.com/k1TLEyCQX7
Nobel Ödülü sahibi iki ismin de aralarında olduğu bilim insanları, 4 Mart'ta Yeni Güney Galler eyaletinin valisine sundukları dilekçede, artık 53 yaşında olan Folbigg'in derhal serbest bırakılmasıyla adli hatanın düzeltilmesi gerektiğini belirtti.
Böylece bilim dünyası, Avustralya'nın verilen mahkumiyet kararlarından asla geri dönmemesiyle tanınan yargı sistemine hariçten meydan okudu.
Scientists call for Kathleen Folbigg’s release, saying children likely died of natural causes https://t.co/Z74c7pR9SF
— Guardian news (@guardiannews) March 3, 2021
Yargı genetik kanıtları dikkate almamakta ısrar etti
İşlerin bu noktaya gelmesinde, yargı sisteminin nadir genetik mutasyonlara dair kanıtlardan çok yeni doğum yapmış annenin günlüğündeki muğlak dilli karmaşık düşünceleri dikkate alması rol oynadı.
Trajik bir hayatın günlükleri
Henüz 18 aylıkken, 1968'de annesi aşırı alkollü babası tarafından sokak ortasında öldürülmüş olan Folbigg, bundan 28 yıl sonra günlüğüne "Babamın kızı olduğum aşikar" diye yazmıştı. Yıl 1996'ydı, madenci Craig Folbigg ile evliydi ve üç çocuğu ölmüştü. 1989'da 19 aylıkken ölen Caleb'e doktorlar ani bebek ölümü sendromu teşhisi koymuştu. İki yıl sonra 8 aylıkken ölen Patrick, ölüm belgesine göre kördü, epilepsi hastasıydı ve boğularak hayatını kaybetmişti. 1993'te 10 aylıkken ölen Sarah'a da Caleb'le aynı teşhis konuldu. 1999'da 18 aylıkken ölen Laura'nın belgesine ölüm nedeninin belirlenemediği yazıldı.
Live: NSW Now: Leading Australian scientists call for child murderer Kathleen Folbigg's release https://t.co/X6zFJyMHaO
— ABC News (@abcnews) March 3, 2021
Kocası ihbar etti
Ancak daha sonra günlüğünü karıştıran kocası, Sarah'ın 'biraz yardımla' bu dünyadan ayrıldığına dair ifadeyi okuyunca eşini polise ihbar etti.
Folbigg, genç bir annenin korku ve umutsuzluğu içinde yazdığını, 'biraz yardım' sözüyle tanrının bebeğini yanına aldığı umudunu, 'beni kapatın' sözüyle kendi ruh sağlığıyla ilgili şüphelerini dile getirdiğini anlattı.
'Bir ailenin 4 çocuğunun ölmesi görülmüş şey değil'
Laura'nın ölüm belgesine nedeninin belirlenemediğini yazan doktor, davada uzman olarak ifade verirken, aynı ailenin dört çocuğunun 10 yıl içinde öldüğü bir vaka hiç görmediğini söyledi, ama tezini destekleyen bağımsız bir veri sunmadı. Doktorun sözlerini kanıt olmadığı halde ciddiye alan savcılar, davanın kapanışında "Tıp tarihinde asla ve katiyetle böyle bir vaka görülmemiştir. Suçluluğuyla ilgili makul şüphe olamaz, bu, düpedüz saçmalık" diye konuştu. Jüri de hemfikir oldu. O zaman 35 yaşında olan Folbigg, dört bebeğini öldürmekten mahkum edildiğine dair karar okunduğunda gözyaşlarına boğuldu.
Annedeki genetik bozukluk iki bebekte de saptandı
Karar hiçbir bilimsel kanıta dayanmadığından önce temyize giden, ardından yargı sürecine soruşturma talep eden avukatlar, öldüklerinde çocukların hiçbirinin sağlıklı olmaması, Laura'nın solunum yolları rahatsızlığı olması ve daha sonra otopside kalp iltihabının saptanmasından hareketle genetik uzmanlarından dosyayı incelemelerini talep etti.
Ani ölüme neden oluyor
Ekim 2018'de Folbigg'i hapishanede ziyaret eden iki uzman doktorun aldıkları numuneden nadir görülen CALM2 genetik mutasyonu olduğu anlaşıldı. Bu genetik bozukluk, bebeklik ve çocuklukta kalp durmasına ve ani ölüme neden olabilen kardiyak aritmi yaratıyor. Dünyada sadece 75 kişide bu mutasyon olduğu biliniyor. Ebeveynler hiç belirti göstermeyebiliyor, ama çocukların öldüğü en az 20 vaka var, birçok çocuğun da kalp krizi geçirdiği saptanmış. Adrenalini yükselterek bunu tetikleyen maddelerden biri olan psödoefedrin de Laura'nın öldüğünde aldığı ilaçta bulunuyordu. Doğar doğmaz bebeklerden alınan kan ve doku örnekleri incelendiğinde de Sarah ve Laura'da annelerindeki mutasyon saptandı.
Yargıç yine genetik kanıtları değil kanaati önemsedi
2018'de tüm temyiz yolları tükenmişken yargı sürecine soruşturma kararı çıkması başarıldığında, bilim insanları bu kanıtlarla ilgili uzun bir rapor sundu. Ama gene mahkemeye çağrılan aynı uzman doktor, yargıca "Arka arkaya üç ölümden sonra Laura'nın cansız bedeni geldiğinde, aklınızın bir tarafında 'olası travmayla ilgili başka bir şey mi var' sorusunun dönmesi kaçınılmazdır" dedi. 2019'da soruşturmanın başındaki yargıç, bebeklerin anneleri tarafından öldürüldüğü konusunda herhangi bir makul şüpheye yer olmadığına hükmetti.
#ExpressExplained | Leading scientists and medical experts are calling for the pardon of convicted child killer Kathleen Folbigg after a recent study showed that her victims — four of her children — may have died of natural causes.https://t.co/STsheiH5Sj
— The Indian Express (@IndianExpress) March 7, 2021
Avustralya yargı sisteminin çok ayrıntılı bilimsel çalışmaları görmezden gelme inadı karşısında sonunda bilim insanları isyan etti.
The New York Times'a durumu değerlendiren Flinders Üniversitesi hukuk profesörü Bob Moles, mahkemelerin önyargılı tezleri dikkate almasının Avustralya adaletindeki büyük bir kusuru gözler önüne serdiğini belirtti. Moles, "Temel sorunlardan biri, mahkemelerin bilimsel kanıt muamelesi yaptıklarının gerekte bilimsel olmaması" dedi.