Hürriyet gazetesi havacılık yazarı Uğur Cebeci, eski Nissan Üst Yöneticisi (CEO) Lübnan asıllı Carlos Ghosn'un, ev hapsinde tutulduğu Japonya’dan İstanbul üzerinden Lübnan’a kaçmasına ilişikin davada, iki pilota verilen cezayı değerlendirdi.
Ghosn'un kaçmasına ilişkin kaptan pilot Noyan Pasin ve ikinci pilot Bahri Kutlu Sömek'in göçmen kaçakçılığından 4 yıl 2’şer ay hapis cezası ve 31 bin 40 lira para cezasına çarptırıldığını hatırlatan Cebeci, şu ifadeleri kullandı:
'Özel uçakların pilotları yolcu bilgilerine sahip olmazlar'
"Ghosn’un kaçırılması için kiralanan uçağın kaptanlarının hiçbir şeyden haberleri yoktu. Duruşmalarda bunu defalarca söylediler. İşi organize eden ticaret müdürü de pilotların haberi olmadığını vurguladı. Buna rağmen pilotlar göçmen kaçakçılığından 4 yıl 2’şer ay hapis ve 31 bin 40 lira para cezasına çarptırıldı. Şirketin ticaret müdürü operasyondan kendisinin haberi olduğunu ama pilotların bilgisi olmadığı duruşmalarda söyledi. Buna rağmen neden iki kaptan ceza aldı? Üstelik bu operasyonun Beyrut devamına ticaret müdürü bizzat kendisi başka uçakla gidip CEO’yu elleri ile ülkesine teslim etmişti. Özel uçakların pilotları yolcu bilgilerine sahip olmazlar. Sadece yolcu konşimentosunda isimleri olur. Üstelik iki yolcu görünüyordu. CEO müzik ekipmanları kutusu içinde kargoya yüklenmişti. Carlos’u hiç görmediler. Görmedikleri kişiden neden sorumlu tutuldular?"
'Yine de pilotlar suçlanıyor neden?'
Cebeci yazısının devamında şunları kaydetti:
"Bu kaçışın bütün sorumluluğu Osaka Kansai Havalimanı’na ait. Üstelik CEO taa Tokyo’dan dikkat çekmesin diye Osaka’ya getirilmişti. Yani Carlos’un evinin çevresindeki Japon görevliler bile saatlerce uyumuşlar. Onların dikkati dağıldığında Corlos o evden müzik ekipmanları kutuları ile bir kamyona yüklenerek çıkarıldı. Yolcu ve kargoları Osaka Kansai Havalimanı’nda tüm yolcuların geçtiği kontrollerden geçerek uçağa gelmişlerdir. Onları uçağa Japon yer işletmesi görevlileri getirmiştir. Bu süreye kadar pilotların yolcularla hiçbir teması olmamış. Pilotlar uçaklarında beklemişlerdi. Ama yine de pilotlar suçlanıyor neden?
Bu cezanın kesinleşmesi demek iki başarılı ve yetenekli pilotun bir daha hiçbir zaman uçamayacakları anlamına gelir. Düşünün iki pilot bir sağlık sorunu bile yaşamadan, bir daha uçamayacaklar. Hayatlarını bir daha uçarak kazanamayacaklar. Parası bir yana uçamamak demek bir pilot için bazen ölümden de beter bir durum. Umarım İstinafta her şey çözülür. Ve sonra Adaletin verdiği kararı tartışmanın anlamı kalmaz. Konuyla ilgili kaptan pilot Noyan Pasin şunları söylüyor: 'Carlos’un uçağımıza gizlice yerleştirilmiş olması uçuşumuzu hiçbir şekilde yasadışı kılmaz, bu hukuktan öte akla mantığa uygun değil. O zaman havalimanlarının gümrüklerinde yakalanan her yasadışı olayda o yolcuları getiren uçakların uçuşlarının yasadışı ilan edilmesi ve ekiplerinin tutuklanması gerekir. Carlos’un geçerli pasaportunun olduğu ve olay günü aranmasının olmadığı tespit edilmiş. Zaten bunlar bir pilot olarak beni ilgilendirmiyor"