ABD Ulusal İstihbarat Direktörlüğü (DNI), 2018 yılında hazırlanan ancak Donald Trump yönetiminin kamuya açıklamadığı "Kaşıkçı istihbarat değerlendirme raporunu" yayımladı.
Başta Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) olmak üzere ilgili istihbarat kurumlarının katkıda bulunduğu raporda, Kaşıkçı cinayetini onaylayan kişinin Veliaht Prens olduğu belirtildi.
ABD Ulusal İstihbarat Direktörlüğü: Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın, Suudi Arabistanlı gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın, Türkiye'nin İstanbul kentinde yakalanması ya da öldürülmesine yönelik operasyonu onayladığı sonucuna ulaştıkhttps://t.co/yuSCAOCu94 pic.twitter.com/VRwlTMCEim
— Sputnik Türkiye (@sputnik_TR) February 26, 2021
Ayrıca raporda, "Bu sonuca, Prens Muhammed bin Selman'ın, ülkede karar alma mekanizmalarını kontrol ettiği, cinayette Prens'in önemli bir danışmanının ve güvenlik ekibinin yer aldığı, Prens'in Kaşıkçı da dahil yurt dışındaki muhalifleri susturmak için şiddet içerikli adımlar attığı gerçeklerini baz alarak ulaştık" bilgisi verildi.
Raporda cinayeti işleyenlerin Prens'in bilgisi dışında hareket etmediği belirtildi
Kaşıkçı cinayetinin işlendiği dönemde Muhammed bin Selman’ın yakınındaki kişileri kovma ve tutuklama ile korkuttuğuna işaret edilen raporda, "Bu durum, Prens’in yardımcılarının, Muhammed bin Selman’ın emirlerini sorgulayamadıklarını ve Prens'in onayını almadan önemli adımlar atamadıklarını göstermektedir" tespitinde bulunuldu.
Raporda, Kaşıkçı’yı öldüren 15 kişilik ekibin 2 Ekim 2018’te İstanbul’a gittiği ve bu ekipte Muhammed bin Selman için çalışan kişilerin olduğunun altı çizildi.
Cinayeti işleyen ekipte yer alan Saud el Kahtani’nin ise Muhammed bin Selman’ın izni olmadan hiçbir adım atmadığına işaret edildi.
'Önceden planlı operasyon' vurgusu
Yine aynı şekilde ekipteki 7 kişinin de doğrudan Muhammed bin Selman’ın korunmasından sorumlu kişiler olduğu ve bu kişilerin de Prens'in emri olmadan hareket etmediği vurgulandı.
Raporda, "Veliaht Prens, Kaşıkçı’yı ülkesine karşı bir tehdit olarak gördü ve gerekirse onu susturmak için şiddete başvurulmasını destekledi. Suudi Arabistanlı yetkililer, Kaşıkçı’ya yönelik önceden planlı bir operasyon yürütmüş olsalar bile ona zarar vermeyi ne kadar süredir düşündüklerini bilmiyoruz" değerlendirmesi yapıldı.
Kaşıkçı cinayetinde yer aldığı düşünülen 21 Suudi Arabistanlı kişinin isminin de yayımlandığı raporda, bu kişilerin yürüttükleri operasyonun Kaşıkçı'nın ölümüyle sonuçlanacağını bilip bilmediklerinin henüz belirlenmediği kaydedildi.
ABD’den Suudi Arabistan’a 'Kaşıkçı politikası' yaptırımı
Kaşıkçı’nın öldürülmesiyle bağlantısı olduğu belirtilen, aralarında eski istihbarat başkanı yardımcısının da bulunduğu 76 kişiye yaptırım getirildi. Ancak ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından açıklanan yaptırım listesine göre, Veliaht Prens Selman'a yaptırım uygulanmayacak.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Asiri ve Acil Müdahale Gücü'nün, Küresel Magnitsky İnsan Hakları Sorumluluk Yasası'nın hükümlerini de kapsayan 13818 nolu Başkanlık kararnamesi çerçevesinde yaptırım listesine alındığı ve bu kararnamenin ciddi insan hakları ihlalleri ile yolsuzlukları hedef aldığı belirtildi.
Asiri'nin 2 Ekim 2018'de Suudi Arabistan Başkonsolosluğunda Kaşıkçı'yı öldürmek üzere görevlendirilen 15 kişilik timin elebaşı ve seyahati de organize eden kişi olduğu ifade edilen açıklamada, Kaşıkçı cinayetini işleyenlerin birçoğunun "Kaplan Timi" veya "Fırkat el Nemr" olarak da bilinen Acil Müdahale Gücü'ne bağlı olduğu bilgisine yer verildi.
Açıklamada, yaptırım kapsamına alınan Asiri ve Suudi birimin ABD'deki varlıklarının dondurulduğu ve ABD vatandaşlarının bu kişi ve birimle iş yapmasının yasaklandığı kaydedildi.
BM'den 'Prens Selman'a yaptırım' çağrısı
BM Yargısız ve Keyfi İnfazlar Özel Raportörü Agnes Callamard, ABD'ye, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'a da yaptırım uygulanması çağrısında bulundu.
Callamard, "Washington, davalardan Muhammed bin Selman'a muafiyet vermemeli ve tüm bilgilerin ifşa edilmesini sağlamalıdır" ifadelerini kullandı.
15 Kasım 2018'de ABD Kaşıkçı cinayetine dahil olduğu gerekçesi ile 17 kişiye yaptırım uygulamıştı.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'a yönelik eleştirileriyle bilinen ve Washington Post gazetesinde köşe yazarlığı yapan Cemal Kaşıkçı, 2 Ekim 2018'de gittiği Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğundan bir daha çıkmamıştı. Kaşıkçı'nın, konsoloslukta öldürüldüğü ve cesedinin parçalandığı ortaya çıkmıştı.