Türkiye'nin önemli sulak alanlarından olan Samsun'daki Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti'nde su kuşları, kaçak avcıların hedefi oluyor. Deltada kaçak avcılığa karşı denetimler sıklaştırılırken, kuş gözlemcileri güvenlik tedbirlerinin daha da artırılmasını istedi.
Samsun'un 19 Mayıs, Bafra ve Alaçam ilçelerinin sınırlarında yer alan 56 bin hektarlık Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’nde yapılan çalışmalar ile ava yasak bölgede su kuşlarını avlayan kaçak avcılar son dönemde peş peşe yakalandı.
Koruma altında olan deltada kaçak avcılarla mücadele devam ediyor. Ancak kuş gözlemcileri bölgedeki güvenlik tedbirlerinin daha da artırılmasını istedi. Deltanın UNESCO Dünya Mirası Daimi Listesi'ne alınması için başlatılan süreç de devam ediyor.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ornitoloji Araştırmalar Merkezi görevlisi Doç. Dr. Kiraz Erciyas Yavuz, Türkiye'de var olan 486 kuş türünün 359 tanesine ev sahipliği yaptığını belirterek şunları vurguladı:
- "Kızılırmak Deltası her şeye rağmen Türkiye'de en iyi korunan sulak alanlardan birisi. Yapılan kaçak avcılık, yapılaşma, kıyı erozyonu doğal bazı risklere de rağmen gerçekten iyi korunan alanlardan birisi burası. 22 yıl önce orada torbalarca boş fişek toplardık onun üzerinden çok şey geçti. Daha sonra jandarma tarafından 'Doğal hayatı koruma timi' diye bir tim görevlendirildi ve alanda kaçak avcılığa karşı mücadele başlattılar.
- Bizim en büyük avantajımız şu an Kızılırmak Nehri'nin doğu yakasının tamamen ava kapatılmış olması. Bu nedenle daha kontrolü kolay sağlanıyor ve kaçak avcıların tespiti daha kolay oluyor. Umarız ki nehrin batı yakası için de benzer bir sınırlama getirilir ki UNESCO Dünya Mirası Daimi Listesi yolundaki bir alan tamamen koruma altına alınabilir."
'En çok zararı kaçak avcılar veriyor'
Büyük bir avcı kitlesi olduğunu ancak yaban hayatına en çok zarar veren konuların başında aşırı ve kaçak avlanmanın geldiğini söyleyen Doç. Dr. Kiraz Erciyas Yavuz, şunları söyledi:
- "Merkez Av Komisyonu tarafından tanımlanmış avlanması gereken zamanlar var. Bu zamanın dışında avcılık yapanlar maalesef var. Kotaların çok çok üstünde avcılık yapanlar var. Zaten son dönemde Kızılırmak Deltası'nda bu pandemi sırasında yasak olan günde dahil onlarca ördeğin katledildiğini gördük hep birlikte. Bunlar üzücü durumlar. Bunun da aslında başlıca sebebi yetersiz denetim.
- Doğa Koruma ve Mili Parkların asli görevi aslında bu alanlarda denetim yapmak. Diğer taraftan da tabii ki jandarma da destek sağlıyor. Bunun yanı sıra alanın UNESCO sürecinde olması nedeniyle güvenlik personeli var. Onlar da alanın korunması için gerekli denetimi sağlıyorlar. Ama Türkiye genelinde karşılaştığımız bir sorun yeterli personel yok denetimleri yapabilmek için. Kaçak avcılar her yerden her şekilde karşımıza çıkabiliyorlar.
- Bu şekildeki büyük ve su kuşu yüksek popülasyonu barındıran alanlarda özellikle denetimlerin daha da fazla artırılması lazım. Su kuşları orada savunmasız besleniyorlar, dinleniyorlar kaçak avcılar çıkagelip onları avlayabiliyorlar. Tüm ülke genelinde bunun düzenlenmesi gerekiyor."
'Denetim artırılmalı'
Doç. Dr. Kiraz Erciyas Yavuz, yaban hayatındaki su kuşlarını en önemli etkileyen tehditlerden birisinin avcılık olduğunu dile getirerek, "Sonuçta kaçak avcılıkla birlikte normalin çok çok üstünde avladığınızda bunlara zarar verebiliyorsunuz. Kuşların dili yok, kendileri konuşamıyorlar biz onların dili olmak zorundayız, biz onları korumak zorundayız. Dolayısıyla biz onların sesi olup diyoruz ki biraz daha denetimi artırın" şeklinde konuştu.