ORKA’nın Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın su üstü platformları ile deniz hava araçlarından denizaltılara karşı kullanılabileceği belirtiliyor.
26 yıl Denizaltı Filosunda görev yapan emekli Tuğamiral Ali Çekiç, ORKA’nın, Deniz Kuvvetleri’ne katacağı yetenekleri Sputnik için değerlendirdi.
ORKA, AKYA’nın devamı olacak
Çekiç, ORKA projesinin, AKYA Ağır Sınıf Torpido Projesi ile başlayan milli torpido geliştirme çalışmalarının ikinci fazını oluşturacağını ifade etti. Her tip sualtı silahındaki gibi, hafif sınıf torpidoların da Türkiye’de geliştirilecek olmasının “taktik, teknik ve stratejik bir güç çarpanı” olacağını kaydeden Çekiç sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hafif torpidolar fırkateyn, korvet ve muhrip gibi su üstü gemileri ile deniz hava unsurlarının denizaltılara karşı en önemli kozları. Türkiye'nin bölgesel bir güç olarak harekât alanlarında karşı karşıya gelebileceği ülkelerin bahse konu harekât sahalarında bulundurabileceği denizaltı sayısı azımsanmayacak sayıda. Sadece, Akdeniz harekât alanında mevcut ülkelerin denizaltı sayısının 50'nin üzerinde olduğu, buna bir de küresel güçlerin bölgede bulunduracağı denizaltılar da eklendiğinde ortaya çıkacak manzarayı varın siz değerlendirin. Bir deniz harekâtında su üstü unsurlarının varlığına en ciddi tehdidi denizaltılar oluşturur. Bu nedenle bahse konu kuvvetin denizaltı tehdidine karşı korunması oldukça önemli diyebiliriz.”
‘Modern denizaltılara karşı Türk Deniz Kuvvetleri’nin etkinliğini artıracak’
SSB’nin açıklamasında, hassas güdüm, navigasyon, gelişmiş arama ve hücum kabiliyetlerine sahip olacağı belirtilen ORKA’nın aldatma ve karıştırmaya karşı direnciyle hedef üstünde yüksek etkinlik sağlayacağı ifade edildi.
Emekli Tuğamiral Ali Çekiç de düşmanın karşı tedbir yetenekleri düşünüldüğünde tüm hafif ve ağır sınıf torpidoların, gelişmiş akustik arama ve yönelim özelliği ile aldatma/karıştırmaya karşı dirençli olması gerektiğini kaydetti. Ayrıca düşmanın artan sürat ve manevra yeteneğini aşabilecek hız ve hareket yeteneğinin de olmazsa olmaz bir ihtiyaç olduğunu belirtti.
Çekiç, projede yer alan savunma sanayi firmalarının diğer projelerden edindiği tecrübe ve birikimleri, bu projeye de kolaylıkla aktarabileceğini söyledi. ORKA'nın sahip olacağı tespit ve karşı tedbir yeteneklerinin modern denizaltılara karşı Türk Deniz Kuvvetleri’nin etkinliğini artacağının altını çizdi.
‘ABD'ye olan bağımlılığımıza son verecek’
ORKA’nın envantere girmesi ile aynı zamanda bu alandaki dışa bağımlılığın da sona erdirileceği belirtiliyor. Çekiç de bu görüşü destekledi: “ORKA, hâlihazırda denizaltı tehdidine karşı sahip olduğumuz yegâne silah olan hafif torpidoda ABD'ye olan bağımlılığımıza son verecek.”
Deniz Kuvvetleri’nin envanterindeki öncelikle Mk44 ve Mk46 torpidolarının, sonra da Mk54 torpidosunun yerini yeni sistemlerin alacağını belirten Çekiç, “Bununla birlikte başlangıçta ORKA’nın, su üstü gemilerinde NATO standardı ölçülerinde olan kovanlardan atılabilmesi için mevcut kovanlara uyumlu bir yapıda geliştirileceği, orta-uzun vadede ORKA’nın farklı türevleri için kovan geliştirilmesinin de gündeme getirilebileceği değerlendiriliyor” diye de ekledi.