Türkiye Diyetisyenler Derneği (TDD) İkinci Başkanı Zeynep Begüm Kalyoncu, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ‘trans yağ yoktur’ ibaresini yasaklaması ve ‘tedavi edici’ iddiası taşıyan etiketlere olanak tanıması beklenen yönetmelik taslağını RS FM’de Ali Çağatay’la Seyir Hali programında değerlendirdi.
‘Tarım ve Orman Bakanlığı trans yağlar hakkındaki taslağı henüz yürürlükten kaldırmadı’
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın trans yağ etiketlerinin yasaklanmayacağına dair beyanının taslağı yürürlükten kaldırmadığına dikkat çeken Dr. Kalyoncu “Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan geri adım atılacağıyla ilgili bildirimde bulunuldu, fakat 23 Aralık’a kadar üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının ve ilgili paydaşların konuyla alakalı görüş bildirmesi gerekiyor. Net olarak geri çektik demediler, altını çizmek istiyorum” dedi.
‘Hiçbir gıdanın bir hastalığı direkt tedavi ettiğini söyleyemeyiz’
Dr. Kalyoncu, düzenlenen yeni taslakta gıdaların tedavi edici özelliği ile ilgili beyana izin verilmesini öngören ibareler olduğunu söyledi. Kalyoncu gıdaların tedavi etme ile direkt ilişkili olduğunun ancak bireye özel doktorlar ve diyetisyenlerce söylenebileceğini anlattı:
“Eskiden Kodeks’te gıdaların tedavi edici, iyileştirici özelliği ile alakalı herhangi bir beyan yapılmasına izin verilmiyordu. Yeni taslakta bu yasağın kaldırılması var. Bir hastalığa iyi gelen bir gıda başka bir hastalık için oldukça kötü olabilir. Hiçbir gıdanın bir hastalığı direkt olarak tedavi ettiğine dair bir neden-sonuç ilişkisinden bahsedemeyiz. Bununla alakalı bir kararı ancak diyetisyen, doktor verir. Sağlık beyanları olur ama böyle bir tedavi edici gibi ifadeler toplumu yanlış yönlendirir. Zaten toplumda bilimsel olmayan yaklaşımlarla beslenme üzerinden oldukça yanlış yönlendirmeler söz konusu. Maalesef medyanın referans aldığı bazı kişiler de bu konunun daha kötüleşmesine neden oluyor.”
‘Halk sağlığı açısından kabul edilebilir değil’
Türkiye’nin Avrupa Birliği mevzuatını kullandığı söyleyen Kalyoncu “Avrupa’da da ‘kemik sağlığı ile ilişkilendirilir’ gibi sağlık beyanlarına izin verilebilir ama tedavi etme gibi beyanlar kullanılmıyor. Burada zaten bir tedavi ile alakalı herhangi bir ifade kullanılmaması gerekiyor. Bununla ilgili mevzuat var. Biz Türkiye’de daha çok Avrupa Birliği mevzuatını takip ediyoruz. Bir farklılık varsa AB’ye bildirim yapmamız gerekiyor. Neden bu şekilde bir taslak geldi, ben de bilmiyorum ama bu endüstrinin çok işine gelecek bir şey aslına bakarsanız. Halk sağlığı açısından kabul edilebilir değil” ifadelerini kullandı.
‘Trans yağ çok toksik bir madde, ürünlerde miktarının net bir şekilde yazılması gerekiyor’
Trans yağ miktarının ürünlerin üzerinde yazması gerektiğine işaret eden Dr. Kalyoncu, aynı zamanda ‘trans yağ yoktur’ ibaresinin ürünlerden kaldırılması gerektiğini ifade etti. Trans yağların ‘çok toksik bir madde’ olduğuna dikkat çeken Kalyoncu “Trans yağ kısmının geri çekilme ihtimalinin yüksek olduğunu düşünüyorum ama ‘trans yağ bulunmaz’ ifadesinin de çok fazla bulunmaması gerekiyor. Çünkü Dünya Sağlık Örgütü’ne göre günlük enerjinin yüzde 1’inden azının trans yağdan gelmesi gerekiyor. Çok toksik bir madde, inanılmaz zehirli ve şu anki yönetmelikte yüzde birin altındaysa toplam üründeki yağa göre ‘trans yağ yoktur’ yazabiliyor. Yüzde 0.99 ile 1 aynı mı o zaman? Kümülatif yediğinizde tüketici olarak geçip geçmediğinizi bilemeyeceksiniz. Trans yağ miktarının yazması lazım. Bununla birlikte ‘trans yağ yoktur’ ibaresinin kalkması çok doğru olacaktır” dedi.