Rusya Savunma Bakanlığı Halk Konseyi üyesi, Dünya Silah Ticareti Analiz Merkezi Direktörü ve ‘Natsionalnaya Oborona’ Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Emekli Albay İgor Korotçenko, ABD'nin Türkiye'ye Rusya'dan S-400 tedariği nedeniyle uyguladığı yaptırımlara ilişkin değerlendirmede bulundu.
Korotçenko, Sputnik'e açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
'Ardında ABD ajanlarının durduğu 15 Temmuz darbe girişimini de hatırlıyoruz'
"Elbette ABD’nin Türkiye’ye yönelik bu davranışının saygı dolu olduğu söylenemez. Hatta bu davranışın kabul edilemez olduğunu söylerim. Türkiye, kendi kendine yeten, otorite sahibi ve etkili bir ülke, üstelik konvansiyonel silahlı kuvvetlerden bahsedecek olursak NATO’da en büyük ikinci askeri potansiyele sahip. Bu anlamda, ABD’nin açık bir şekilde bu tür davranışta bulunması, Türkiye’yi eşit haklara sahip partner olarak görmediklerini gösteriyor. ABD’nin aslında Türkiye’ye her zaman pek iyi davranmadığını kaydetmek gerekir. Ardında ABD ajanlarının durduğu 15 Temmuz darbe girişimini de hatırlıyoruz. ABD’nin himaye altına aldığı ve Türkiye’deki durumu istikrarsızlaştırmak için her an devreye sokmaya hazır Fethullah Gülen’i de hatırlıyoruz. Ayrıca ABD, Türkiye’nin güçlü ve etkili hava ve füze savunma sistemine sahip olmasını istemiyor."
ABD’nin bu tür eylemlerini, küresel silah pazarında kötü niyetli rekabet olarak değerlendirdiklerini söyleyen Korotçenko, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye, bugün var olan en iyi sistemi seçti. Rus yapımı S-400 hava savunma füze sistemi, taktik ve teknik özellikleri açısından Amerikan muadili Patriot PAC-3’ten çok daha iyi. Üstelik Amerikalılar, yurt dışına Patriot teslim ederken özel yazılım yüklüyorlar. Bu şu anlama geliyor, eğer Türkiye hava savunma sistemini ABD’den alsaydı Washington istediği zaman bir radyo sinyaliyle bu sistemi devre dışı bırakabilirdi. Yani Türkiye’nin milyarlarca dolarlık harcaması hemen hiçbir işe yaramayan metal hurdaya dönüşürdü. Türk Genelkurmay Başkanlığı bunu çok iyi biliyordu. Bu yüzden seçim S-400’den yana kullanıldı. Bu anlamda bu alım, ABD'nin itibarına, iddialarına ve nihayetinde savunma sanayisine yönelik büyük bir darbe oldu."
ABD’nin günümüzdeki eylemleriyle Türkiye’yi bağımsızlığından mahrum bırakmaya çalıştığını kaydeden Korotçenko, bu konuyla ilgili şu yorumda bulundu:
"Çünkü şu anda bağımsızlık, hava sahasını hassas silaha karşı kapatma yeteneğidir. İyi bir ekonomiye sahip ülke kendini hava saldırılarına karşı etkili bir şekilde kapatamıyorsa ekonomisi yaklaşık yarım saat içinde yok edilebilir. Türkiye, etkili ve güvenilir hava ve füze savunma sistemine sahip, kendi kendine yeten bir ülke haline gelmek istiyor. Bu yüzden S-400’ü seçti. İlk sözleşme yerine getirildi. Halihazırda Türkiye ve Rusya, içinde teknolojinin kısmen transferini de öngören ikinci sözleşmeyi görüşüyorlar. Bu yüzden ABD’nin bu tür eylemlerini kınıyoruz. Washington’un Erdoğan gibi bir lidere karşı tamamen kabul edilemez bir şekilde davrandığını düşünüyoruz. Bu, Türkiye ve Türk halkına karşı meydan okumadır. Türkiye’nin, bağımsızlığını ve askeri potansiyelini daha da güçlendirerek ve Rusya ile en yeni silah sevkiyatı alanındaki ilişkilerini daha da üst seviyeye çıkararak cevap vereceğini düşünüyorum."