Paris Saint-Germain'e (PSG) karşı oynadıkları maçın skorunun konuşulmasına gerek olmadığını belirten Gümüşdağ, "Çünkü karşılaşmanın anlamı ve önemi çok başka. 8 Aralık gecesi, artık dünya literatürüne giren ırkçılığa karşı bir direniş gecesi gibi adeta tarihe notunu düştü. Dolayısıyla 8 Aralık sadece Başakşehir için bir sembol olmayacak, tüm dünya sporu için çok önemli ve tarihe not düşülen bir gün olarak anılacak. Dolayısıyla ben bu takımın başkanı olmaktan onur duyuyorum. Gerek yönetim kurulu, asbaşkanlarım, teknik direktörüm, oyuncularımız ki Webo bizim hem oyuncumuzdu hem yardımcı antrenörümüz, hepsiyle gurur duyuyorum. Çünkü uzun süren müzakereler sonrası biz İstanbul'a dönme kararı almıştık. Ama UEFA yetkilileri ile yaptığımız müzakereler sonucunda, kalmak kaydını, otele dönmek kaydını ancak '4 hakem değişirse bu kararı değiştiririz' dedik." şeklinde konuştu.
UEFA yetkilileri ile 1 saat süren müzakerelerin güzel yürütüldüğünü söyleyen Gümüşdağ, şöyle devam etti:
"Dolayısıyla UEFA'ya bu yüzden teşekkür edebilirim. Bugün UEFA Başkanı Aleksander Ceferin'e bir mektup hazırladık. Yarın mektubu göndereceğim. Hem UEFA'nın bu maç süresindeki ilişkilerdeki hızlılığı ve bizle yaptığı müzakereden dolayı teşekkür edip, aynı zamanda da artık bu insanlık suçu olan bizler için 'yaradılanı yaradandan ötürü severiz' bakışıyla ırkçılığın artık dünya suçu olduğunu ve insanlık suçu olduğunu, bunun sadece lafta değil artık radikal kararlarla neticeye gitmesi gerektiğini belirttim. Bu hakemlerin kendi ülkelerindeki disiplin kurulunda daha önceki faaliyetleri, UEFA Disiplin Kurulu'nda daha önce bunlarla ilgili bir savunma var mı, bunların da bizim tarafımızdan bilinmesini talep ettim. Aynı zamanda da bu hakemlerle ilgili biz Başakşehir ailesi olarak tüm dünyaya duruşumuzu gösterdik. Şimdi sıra UEFA'da. Bu hakemlere ömür boyu men verilmesi gerekir. Bu bizim talebimiz. Tabii ki soruşturma başladı, çalışmalar yapılacaktır ama bunu çok haklı olarak talep ediyoruz."
Webo'nun durumuyla ilgili konuşan Gümüşdağ, "Webo'nun üzülecek hiçbir yanı yok, onun yerine hepimiz üzülmeliyiz. Tüm dünya, Avrupa düşünmeli. Elimize başımızı yaslayıp derin derin düşünmeliyiz. Din, dil, ırk ve mezhep bunların hepsini geçtik. Dolayısıyla öyle bir ceza çıkmalı ki kimse buna bir daha cesaret edememeli. Onun için 8 Aralık'ın bizim için, Türkiye için, Avrupa için ve dünya için bir direniş gecesi olarak anılacağına inanıyorum." ifadelerini kullandı.
Gümüşdağ, kendilerine destek veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür etti.
Webo: Hakemin limitleri çok fazlasıyla geçtiğini düşündüm
Paris Saint Germain'e (PSG) karşı deplasmanda oynadıkları UEFA Şampiyonlar Ligi maçında dördüncü hakem Sebastian Coltescu'nun ırkçı söylemine maruz kalan Medipol Başakşehir Yardımcı Antrenörü Pierre Webo ise hakemin limitleri aştığını söyledi.
Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Webo, kendisine verilen destekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Kulüp olarak birlik olduklarını aktaran Webo, "Zaten hakem herkesin duyduğu şeyleri söyledi. UEFA lisansı sahibi olan bir hakemin bu sözleri sarf etmesi benim çok garibime gitti ve limitleri çok fazlasıyla geçtiğini düşündüm. Bu durumda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ve başkanımız Göksel Gümüşdağ'a teşekkür ediyorum. Burada verilen destek gerçekten çok önemliydi. 8 Aralık gecesi dediğimiz gibi ırkçılığa karşı farklı bir boyut oldu. Bir duruş sergilendi." ifadelerini kullandı.
Hakem ekibinin maçın başından beri agresif olduğunu vurgulayan Webo, "İki takım hakkında adil kararlar da verilmiyordu. Bizim de tabii ki buna karşı tepki vermemiz gerekiyordu ama olanlardan sonra da gereksiz bir durum ortaya çıktı. Ondan sonra söylenmemesi gereken sözü sarf etti. Gerçekten söylenmemesi, ağza alınmaması gereken bir kelimeydi. O kelimeden sonra zaten her şey kötü bir şekilde ilerledi. Kötü görüntüler çıktı ortaya." şeklinde konuştu.
Okan Buruk: 8 Aralık gecesinin futbol ailesi için bir milat olmasını diliyorum
Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Okan Buruk, da "8 Aralık gecesinin futbol ailesi için bir milat olmasını diliyorum" dedi.
Buruk, "Çok üzücü ve karmaşık bir gece yaşadık. Ben bir yandan oraya bakarken bir yandan da bizim için verdiği sonuç önemli. Sahadaki futbolcuların hem kulübelerin, kulüp başkanlarının federasyon başkanları devlet başkanları dünyada birçok insanın verdiği tepki çok önemliydi. Bu birlikteliği devam ettirmek gerekiyor." şeklinde konuştu.
Bu tarz olayların yaşandığını vurgulayan Buruk, "8 Aralık gecesinin özellikle futbol ailesi için bir milat olmasını diliyorum. Başakşehir Kulübü olarak verdiğimiz mücadelenin karşılığını inşallah diğer kulüpler, diğer oyuncular ve dünya üzerindeki diğer insanların sürdürmesini diliyoruz. Hedefimizin bu olması gerekiyor. Özellikle bizim kulüp olarak burada Webo hoca ile birlikte duruşumuz çok önemliydi. Buna destek veren PSG Kulübü ve oyuncuları ile UEFA önemli bir sorumluluk aldı. Bu direnişe bir destek verdi. Anlamlı bir gece yaşadık. Futbolun dışarda kaldığı ama insanlığın içeriye alındığı anlamlı bir gece yaşadık. İnşallah tüm dünya üzerinde bunu devam ettiririz." ifadelerini kullandı.
Maçının ertelenen kısmına hazırlanmakta zorlandıklarını aktaran Buruk, şöyle devam etti:
"Bir şok yaşadık. Öbür gün maça hazırlanırken oyuncularla konuşmalarımız oldu ama sahada işler istediğimiz gibi gitmedi. Bir gün öncenin psikolojik anlamda hasarını gördük. Sahada da maça tam olarak odaklanamadığımızı gördük. Burada futbol, sonuç hiçbir şey önemli değil. Bence önemli olan bir gün önce verilmiş olan mesajdı. Bu kulübümüz ve bizim için daha değerli."
PSG'li oyuncuların desteklerinin çok önemli olduğunu ve kutlanması gerektiğini belirten Buruk, "Öncelikle Webo hocanın müdahalesi, Demba Ba’nın müdahalesi ve rakipten de Neymar, Mbappe ve Marquinhos hemen geldiler ve 'Bu hakem olduğu sürece biz de oynamayacağız' dediler. Bu destek önemliydi. Oradaki birlikteliği yaratmak çok önemliydi ve daha sonra içeri girme kararı aldık. Sonra da oyuncularımız ve külübümüz ile birlikte devam etmeme kararı aldık. UEFA'nın verdiği önemli bir destek vardı." diye konuştu.