Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Vaniköy Camisi'nde 15 Kasım'da çıkan yangına ilişkin 'mala zarar verme' ve 'genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması' suçlarından yürütülen soruşturma sürüyor.
Soruşturma kapsamında Cumhuriyet savcısı eşliğinde elektrik mühendisi, itfaiye amiri, makine ve ısı sistemleri mühendisi ile yangın sigorta eksperinden oluşan bilirkişi heyetiyle yapılan incelemeye ilişkin hazırlanan rapor, savcılığa sunuldu.
Bunların üzerine de tel gerdirilerek sıva yapıldığı belirtilen raporda, iki taraf bu şekilde olunca sıvanın altındaki ağaç boşluklardan alevin sürekli gezdiği, bunu fark etmenin de imkansız olduğu kaydedildi.
Raporda, binanın iç bölmelerinin bağdadi yapı olmasından dolayı alevlerin caminin her tarafına yayıldığı aktarılarak, caminin alttan ısıtma çoklu tesisat kabloları veya görüntü ya da ses sistemi kablolarında meydana gelen ısının zamanla alev kaynağı olduğu, daha sonra duvar içlerinden ısının sinsice yayılıp her şeyi tutuşturarak büyüdüğü anlatıldı.
Bilirkişi raporunda, "3 kez belki de daha fazla kontrol ederek kaynağı bulamamalarının nedeni alevin duvar içinde gezmesiydi. Bunu ancak bir itfaiyeci bilir. Ne kokuyu doğru anlayabildiler ne de alev kaynağına ulaşabildiler. Bu hikayenin kamera kaydında başlama saati 11.15. Bizim kanaatimize göre daha da önce ve itfaiyenin müdahalesi 13.17, her şey net olarak 2 saatte gerçekleşmiş oldu" değerlendirmesinde bulunuldu.
Caminin sol güney kısmının yangının başlangıç noktası olduğu aktarılan raporda, elektronik ses sistemi ya da sistemin bulunduğu bölgedeki kablolarda oluşmuş ya da burayı besleyen başkaca kablolarda olabilecek elektriksel bir kaçağın meydana getirdiği ısı kaynağının yanmayı başlatarak genişlemesi sonucu yangına dönüşmüş olabileceği vurgulandı.
'Bilgisizlik, dikkatsizlik sonucu yangın olayı meydana gelmiş ve büyümüştür'
Raporda, alınan ifadeler, polis tutanakları ve kamera görüntülerinden anlaşıldığı kadarıyla saat 11.15'te kokunun geldiği, 3 ya da 4 kez kontrol edilip kokuya bir ad konulamadığı için yangının kaynağının tam olarak tespit edilemediği, saat 13.12'de yangın ihbarı verildiği aktarıldı.
Bu saatten sonra yangına yapılan müdahalenin çevredeki binalara zarar vermesini önlemek ve soğutma işlemi yapmak için olduğu kaydedilen raporda, "Bir yangının başlangıç ve ortaya çıkışı 2 ila 4 saat, bazen de 6 saat içinde gerçekleşir. Bu olayda kasıt olmamakla birlikte bilgisizlik, dikkatsizlik sonucu yangın olayı meydana gelmiş ve büyümüştür" denildi.
Tanıkların bahsettiği kokunun bu olduğu aktarılan raporda, şu ifadelere yer verildi:
"Elektrik kesilmiş olmasına rağmen ısınmış/ergimiş kablo izolasyonun daha sonra alev kaynağına dönüştüğü ya da elektriğin kesildiği panodan beslenmeyen başkaca bir elektrik kablosundaki ergimeden meydana geldiği, panolarda kaçak akım rölesi olmadığı beyanı ve elektrik tesisatının çok eski olmasından ötürü muhtemel bir kaçaktan, izolasyon malzemesinde ergime olduğu değerlendirilmiştir. İzolasyon malzemesinde meydana gelen ve koku açığa çıkaran bu ısı daha sonra ahşap ya da başkaca bir malzemeye sirayet etmiş ve yangın çıkmasına neden olmuştur."
'Diyanet İşleri Başkanlığı'nın yetkisi yok'
Dosya içeriğinde elektrik tesisatına ilişkin herhangi bir belge olmadığı için tesisatın yapısı ve hangi aralıklarla kontrol edildiğinin tespit edilemediği vurgulanan raporda, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı İtfaiye Daire Başkanlığı Anadolu Yakası İtfaiye Müdürlüğü tarafından düzenlenen raporda, elektriksel ekipmanlar veya bu ekipmanları besleyen elektrik kablolarının yangının çıkış kaynağı olarak değerlendirildiği hatırlatıldı.
Bilirkişi raporunda, caminin yönetiminin Yeni Valide Vaizi Şeyh Vani Mehmed Efendi Bin Bestam Vakfı'na ait olduğu, bu nedenle camide Diyanet İşleri Başkanlığı'nın yalnızca personel temin işini yürüttüğü bildirildi.
Camide gereken teknik kontrol çalışmalarının vakıf tarafından yürütülmesi gerektiği açıklanan raporda, vakıf camisinde yapılacak teknik kontrol işleri ile ilgili Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bir yetkisinin olmadığı kanaati oluştuğu vurgulandı.
Bilirkişi raporunda "Yeni Valide Vaizi Şeyh Vani Mehmed Efendi Bin Bestam Vakfı'na ait camide alınması gerekli teknik tedbirlerin, vakıf yönetimi tarafından alınması gerektiği, gerekli tedbirleri almakta yeterli dikkati göstermeyen vakıf yönetiminin olayın meydana gelmesinde kusurlu olduğu takdir olunur" denildi.