İngiliz virolog Prof. Ian Jones ve farmakoepidemiyoloji uzmanı Prof. Stephen Evans, Sputnik V aşısı ile ilgili klinik test verilerinin ikinci ara analizinin sonuçlarına ilişkin raporları yorumladı.
Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu’ndan Prof. Stephen Evans, CBC News’a verdiği röportajda klinik test çalışmalarının ikinci ara analiz sonuçlarını değerlendirirken şu ifadeleri kullandı:
“Mevcut veriler, aşının yeterince etkili olduğu sonucuna varılmasını sağlıyor. Bu sonuçlar, diğer aşılarda gözlemlenenlerle tutarlıdır, zira dünya genelinde tıp bilimcileri için gerçekten önemli olan sonuç, Kovid-19 hastalığının aşılarla kontrol edilebileceğidir.”
Reading Üniversitesi’nden virolog Prof. Ian Jones ta benzer bir görüş ortaya koyarak, Sputnik V aşısı klinik test verilerinin ikinci ara analizinin sonuçlarından şüphe etmek için hiçbir neden görmediğini belirtti.
Jones, “Sonuçlardan şüphe etmek için hiçbir nedenim yok. İlk sonuçlarının kafa karışıklığına neden olduğuna katılıyorum, ancak bunun temelsiz olduklarından değil, biraz erken yayınlandıklarından kaynaklandığını düşünüyorum. Bu aşının yararlı olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
İngiliz uzmanlarının görüşlerinin yayınlandığı habere ilişkin CBC News muhabiri ise, Rus aşısının adının, uydunun fırlatılmasının uzay yarışında zafer kazandırdığı gibi bu aşının Rusya’yı ‘aşı alanında süper güce’ dönüştürebileceğini gösterdiğini ifade etti.
Sputnik V aşısı
Gamaleya Epidemiyoloji ve Mikrobiyoloji Ulusal Araştırma Merkezi tarafından geliştirilen ve dünyanın ilk tescilli aşısı olan Sputnik V, tescil sonrası 40 bin kişinin katıldığı son aşama testlerinden geçiyor. Aşı iki aşama halinde uygulanıyor, ilk iğneden 3 hafta sonra ikinci bileşen de vuruluyor. Bağışıklık, ikinci aşı tarihinden 3 hafta sonra oluşuyor.
Yıllardır yapılan araştırmalarla sağlık için olumsuz bir sonuç yaratmadığı teyit edilen insan adenovirüsü temelinde geliştirilen Sputnik V aşısı, dünyanın koronavirüse karşı tescilli ilk aşısı. Rus aşı, klinik testlerin üçüncü fazının sonuna ve seri üretimin başlangıcına en yakın olan, dünyada geliştirilmekte olan 10 aşıdan biri olarak Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) listesinde yer alıyor.
