Azerbaycan Savunma Bakanlığı'nın açıklamasında, ordu birliklerinin Ağdam bölgesine girdiği bildirildi.
Açıklamada, "Azerbaycan Cumhurbaşkanı (İlham Aliyev), Ermenistan Başbakanı (Nikol Paşinyan) ve Rusya Devlet Başkanı (Vladimir Putin) arasında imzalanan ortak açıklama uyarınca Azerbaycan ordu birlikleri 20 Kasım’da Ağdam’a giriş yapmıştır. Gün içinde Ağdam bölgesinden fotoğraf ve video sunulacaktır" ifadeleri kullanıldı.
Ağdam idari olarak Azerbaycan’a bağlı. Bölgenin büyük bölümü Haziran 1993’te resmi olarak tanınmayan Dağlık Karabağ’ın kontrolüne geçmiş ve daha sonra Askeran bölgesine dahil edilmişti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan 10 Kasım itibariyle Dağlık Karabağ’da çatışmaların durması için bir anlaşma imzalamıştı. Anlaşma ile Ağdam’ın 20 Kasım 2020 tarihinde Azerbaycan’a devredilmesi öngörülüyordu.
Aliyev: Şimdi Ağdam için yeni bir dönem başlıyor, büyük planlarımız var
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ulusa sesleniş konuşması yaparak Ağdam bölgesinin işgalden kurtuluşu dolayısıyla tüm Azerbaycanlıları ve Ağdam halkını kutladı.
Ağdam'ın, 10 Kasım'da imzalanan üçlü bir bildiri sonucu işgalden kurtarıldığını hatırlatan Aliyev, Dağlık Karabağ sorununu çözmek için yıllardır barış yolunu denediklerini fakat bu mümkün olmadığı için yasal haklarını kullanarak askeri yola başvurduklarını söyledi.
Aliyev, Ağdam'ın işgalden kurtuluşunu 'tarihi olay' diye nitelendirerek işgalden önce burada 143 bin Azerbaycanlının yaşadığını, şimdi bu sayının 203 bine ulaştığını belirtti.
Ağdam'ın işgal altında bulunmayan kısımlarında bugüne kadar büyük kalkınma projeleri gerçekleştirdiklerini hatırlatan Aliyev, "Şimdi Ağdam için yeni bir dönem başlıyor. Büyük planlarımız var. İşgal altındaki topraklarda her şey yok edildi. Ağdam şehrini yeniden kuracağız. Devlet vatandaşların oraya dönmesine yardım edecek" dedi.
'Bu işgalin Ermenistan'ı uçuruma götüreceğini söyledim'
Aliyev, "Ağdam'ın kurtuluşu, şanlı askeri zaferimiz nedeniyle mümkün oldu. Azerbaycan savaş alanında Ermenistan'ı mağlup etmeseydi, Ermenistan topraklarımızı gönüllü olarak terk etmezdi" diye konuştu.
Ermenistan'ın mağlup olduğunu ve bunu kendilerinin de itiraf ettiğini söyleyen Aliyev, şöyle devam etti:
"Ermenistan başarısız ülke. Bu başarısızlığın nedeni nedir? İşgal. Ben bunu defalarca söyledim. Bu işgalin Ermenistan'ı uçuruma götüreceğini söyledim. Bu işgali asla kabullenmeyeceğimizi, er ya da geç toprağımızı geri alacağımızı söyledim. Ermenistan yaklaşık 30 yıldır bağımsız bir ülke olamadı ve bugün de bağımsız değil. Ermenistan aslında bir kolonidir. İşgal onlara hiçbir şey kazandırmadı. Savaş alanında mağlup olarak tüm dünyaya rezil oldular. Bundan sonra 'mağlup ülke' damgasıyla yaşayacaklar. Zamanında akıllarını başlarına almalarını, işgale son vermelerini söylemiştim. Bu işgal devam ettiği sürece Ermenistan gelişemeyecektir. Politik olarak bağımlı, askeri olarak bağımlı, ekonomik olarak eksik. İdeolojik olarak çok zararlı bir ideolojik temel oluşturdular. İdeolojik temelleri yalanlara, tarihi çarpıtmalara ve geçmişe dayanmaktadır."
'Türkiye'den toprak talebinde bulunmak intihardır'
Aliyev, komşularıyla normal ilişki kuramayan bir ülkenin gelişemeyeceğine dikkat çekerek, "Türkiye'ye toprak iddiasında bulunuyorlar. Akılları yok. Türkiye gibi büyük bir ülkeden toprak talebinde bulunmak intihardır" ifadelerini kullandı.
Bölgede Ermenilerle komşuluğun devam edeceğini dile getiren Aliyev, şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanı olarak Güney Kafkasya'daki düşmanlıkların sona ermesi ve normal ilişkilerin kurulmasından yanayım. Bizim Ermeni halkıyla bir sorunumuz yok. Eminim ki bugün Dağlık Karabağ'da yaşayan Ermeniler bir gün kendilerinin tek yolunun Azerbaycan halkıyla yan yana, komşuluk ilişkisi içerisinde yaşamak ve tüm bu çirkin işlerden vazgeçmek olduğunu anlayacaklardır. Şimdi Ermenistan'da bir iç kriz var. Bu doğaldır çünkü böylesine utanç verici bir yenilgi, elbette, her bir ülkede kargaşaya yol açabilir. Krizden sonra Ermenistan'da sağlıklı güçler iktidara gelirse, o sağlıklı güçlerle normal ilişkiler kurmaya hazırız ama bizim Azerbaycan halkının kanını döken cellatlarla hiçbir ilişkimiz olamaz. Bunu herkes bilsin."
'Neden sessizsin Avrupa Parlamentosu?'
Aliyev, Ermenistan'daki iç kriz nedeniyle muhaliflere yapılan baskılara Batı ülkelerinden hiçbir tepki gelmediğini hatırlatarak, "Ermenistan'da her gün bir muhalefet lideri tutuklanıyor. Bir tek Batı ülkesi buna tepki verdi mi? Hayır. Onu kınadı mı? Hayır. Büyük muhalefet partilerinin liderleri tutuklandı. Kimse bir söz söylemiyor. Avrupa Konseyi neredesin? Azerbaycan'ı küçümseyen ve itibarımızı sarsmaya çalışan Avrupa Konseyi nerede, neden susuyorsun? Nerede sizin demokrasiniz, insan haklarınız? Avrupa Parlamentosu, Azerbaycan'a karşı 10'dan fazla yalan üzerine kurulu karar kabul etti. Neden sessizsin Avrupa Parlamentosu? Kendinizi dünyadaki demokrasinin merkezi olarak lanse ediyorsunuz. Sesinizi duyurun, açıklama yapın, kınayın. Dünyanın gözü önünde bir diktatör tüm muhalefeti yok ediyor. Bizi balistik füzeyle, misket bombasıyla, fosforlu bombayla vurdular, sustunuz. Büyük ülkeler, kendilerini Avrupa'nın lideri olarak gösteren ülkeler, neden sessizsiniz?" şeklinde konuştu.
Dağlık Karabağ’daki Ermeni birlikleri, Ağdam’dan ayrıldı
Bu arada Rus Barış Güçleri’nin Kurmay Başkanı Andrey Volkov’un açıklamasına göre, resmi olarak tanınmayan Dağlık Karabağ’ın birlikleri, Ağdam bölgesinden ayrıldı.
Gazetecilere konuşan Dağlık Karabağ’daki Rus Barış Güçleri’nin Kurmay Başkanı Andrey Volkov, “Rus barış gücü birliğinin görevi, sivillerin güvenliğini sağlamak, anlaşmalara sıkı bir şekilde uyarak Ermeni birliklerinin bölgeden çıkmasını sağlamak” dedi.
Ermeni birliklerinin bölgeden ayrıldığını kaydeden Volkov, Azerbaycan ordusuna bağlı birliklerin girişi sırasında Ağdam bölgesinde kontrolü sağlamanın da görevleri arasında olduğunu ekledi.
“Rus barış güçlerinin yardımıyla Ağdam, Azerbaycan’a teslim edildi” diyen Volkov, prosedürün normal biçimde işlediğini, birliklerin ayrılması sırasında olağanüstü bir durum ve provokasyonun gerçekleşmediğini ifade etti.
