Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda katledilen gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesinin üstünden iki yıl geçti.
Dava dosyasında Kaşıkçı'nın 2 Ekim günü Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'nda yaşananlarla ilgili Birleşmiş Milletler raportörü Agnes Callamard'ın soruşturma birimlerinden dinlediği ses kayıtlarına ilişkin ifadelerin geçtiği ortaya çıktı.
Yeni Şafak'tan Mustafa Sait Özkan'ın haberine göre, 2 Ekim günü sabah saat 10 ile 11 arasında 15 Suudi yetkili 2 gruba ayrıldı. Bunlardan 5’i Başkonsolos’un konutuna giderken geri kalan 10 kişi konsolosluğa gitti.
Tubaigy ise "Hayır çok ağır" şeklinde yanıt verdi. Tubaigy konuşmanın devamında, "Kolay olacak. Eklemler ayrılmış olacak. Sorun yok. Bedeni ağır, ilk kez yerde kesiyorum. Eğer plastik torbalar alır ve parçalara ayırırsak iş bitmiş olacak. Her birini saracağız deri torbalara" dedi.
Tubaigy konuşmanın devamında endişesini dile getirerek, "Amirim ne yaptığımı bilmiyor. Beni koruyacak kimse yok" derken Mutreb, Kaşıkçı’yı kastederek "Kurbanlık hayvanın" gelip gelmediğini sordu.
Kaşıkçı saat 13.15’te Hatice Cengiz'e telefonlarını bırakarak konsolosluğa tek başına girdi. İstihbarat raporlarına göre Kaşıkçı’nın konsolosluğa girdikten sonra 10 dakika içinde ölmüş olabileceği değerlendirmesi ek klasörlerde yer aldı.
'Interpol'den gelen emir var, sizi almaya geliyoruz'
Ses kayıtlarına göre Kaşıkçı ilk olarak konsolosluğun ikinci katında bulunan Başkonsolosun ofisine davet edildi.
Belgelere göre Kaşıkçı’ya, "Sizi geri götürmek zorundayız. Interpol’den gelen emir var. Interpol geri gönderilmenizi talep etti. Sizi almaya geliyoruz" dedi.
Kaşıkçı ise, "Benimle ilgili bir dava yok. Dışarıda bazı insanlara haber verdim. Beni bekliyorlar. Bir şoför beni bekliyor" diye yanıt verdi. Ses kayıtlarına göre bir Suudi yetkili Kaşıkçı’ya, "Kısa keselim" dedi.
Saat 13.22’de Mutreb Kaşıkçı’ya telefonları olup olmadığını sordu.
- Kaşıkçı: İki telefon.
- Mutreb: Hangi marka?
- Kaşıkçı: Apple marka telefonlar.
- Mutreb: Oğlunuza bir mesaj gönderin.
- Kaşıkçı: Hangi oğlum? Oğluma ne söylemeliyim?
- Mutreb: Bir mesaj yazacaksınız. Haydi prova edelim, bize gösterin.
- Kaşıkçı: Ne söylemeliyim? Yakında görüşürüz mü? Kaçırılma diyemem.
- Mutreb: Kısa kesin. Ceketinizi çıkarın.
- Kaşıkçı: Bir büyükelçilikte böyle bir şey nasıl olabilir? Hiçbir şey yazmayacağım.
- Mutreb: Yazın Cemal Bey. Acele edin. Siz bize yardım edin ki biz de size yardım edelim. Çünkü sonunda sizi Suudi Arabistan’a geri götüreceğiz ve eğer bize yardım etmezseniz sonunda ne olacağını biliyorsunuz. Bu mesele iyi bir şekilde sonuçlansın.
- Kaşıkçı: Burada bir havlu var. Bana ilaç mı vereceksiniz?
- Mutreb: Sizi uyutacağız.
Testere sesi tespit edildi
Dava dosyasına giren belgelere göre bu aşamadan sonra ses kayıtlarında boğuşma sesleri ve boğuşma sırasında ‘Uyudu mu?’, ‘Kafasını kaldırıyor’, ‘İtmeye devam et’, ‘Buraya it, elini çekme, it’ ifadeleri geçiyor. Geri kalan ses kayıtlarında ise hareket ve derin nefes alıp verme sesleri duyulurken aynı zamanda plastik örtü sarma sesi de duyuluyor.
Raporda Türk istihbaratının bu seslerin Kaşıkçı’nın ölümünün ardından cesedi parçalara ayırırken geldiği sonucuna vardığı ifadeleri geçiyor. Yine aynı şekilde saat 13.39’da bir testere sesinin tespit edildiği de ifade ediliyor.
İletişim Başkanı Altun: Hepimiz Kaşıkçı'nın katillerini tanıyoruz
Öte yandan İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Twitter hesabından Kaşıkçı cinayetinin ikinci yılı dolayısıyla İngilizce paylaşımda bulundu.
Washington Post yazarı Kaşıkçı'nın, iki yıl önce bugün Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda hain bir pusuya düşürüldüğünü hatırlatan Altun; Kaşıkçı'nın, Riyad'daki birinin, aralarında bir adli tıp uzmanı ve dublörün de olduğu bir suikast timini, ellerinde bir kemik testeresiyle, kendisini öldürmek için gönderdiğinden habersiz olduğunu belirtti.
Two years ago today, @WashingtonPost columnist Jamal Khashoggi walked into an ambush at Saudi Arabia’s consulate in Istanbul, Turkey.
— Fahrettin Altun (@fahrettinaltun) October 2, 2020
Unbeknownst to him, someone in Riyadh had dispatched a death squad, including a forensic expert and a body double – with a bone saw.
Kaşıkçı'nın katillerinin o günden bu yana adaletten kaçırıldığına dikkati çeken Altun, şunları söyledi:
"Onlara yataklık yapıldı. Göstermelik bir mahkemeye çıkarıldılar ve serbest bırakıldılar. Türk savcıları, polisleri ve iletişim uzmanları gece gündüz çalışmaya devam ederek Kaşıkçı'nın katillerini adalete teslim etmek için gayretlerini sürdürüyor. Biz adalet ve hakikat davasına hizmet ediyoruz. Hepimiz Cemal Kaşıkçı'nın katillerini tanıyoruz ve onlardan hesap sormalıyız. Suudi katilleri Türkiye'ye gönderin. Uluslararası gözlemcilerin huzurunda, kamuya açık bir mahkemede hesap vermelerini sağlayın. Bu cani olayı gerçek anlamda aydınlatmak için yapılan tek soruşturma olan Türkiye'deki soruşturmaya destek olun."