Microsoft açıklamasına göre, şirketin en büyük kurumsal etkinliği olan Ignite, 22-24 Eylül'de global çapta çevrimiçi olarak gerçekleştirildi. Microsoft yöneticilerinin, yazılım geliştiricilerin ve IT profesyonellerinin bir araya geldiği dijital organizasyonda ağırlıkla pandeminin yarattığı koşullarla şekillenen teknolojik gelişmeler değerlendirildi, yeni uygulamalar tanıtıldı.
Etkinlik kapsamında uzaktan çalışmanın olumsuz etkilerini minimize etmeyi amaçlayan yeni Teams ve Outlook uygulamalarına ilişkin detayları paylaşan Microsoft’un salgınları önceden belirlemeye ve engellemeye yönelik Salgın Öngörü Sistemi ise sağlık sektörünün ve ekonomilerinin geleceğine büyük katkı sağlayacak çığır açıcı bir proje olarak değerlendirildi.
Microsoft Öngörü Sistemi, tıpkı hava durumu tahminlemesi gibi, yeryüzü biyomunda bulunan mikropların, virüslerin ve hastalık taşıyan hayvanların dağılımını ve evrimini tahmin eden global bir sensör görevi üstlenerek büyük salgınları önlemeyi hedefliyor.
Sistem, bilinen patojenlere tepki vermek yerine sürekli bir evrim halinde olan söz konusu patojenleri aramaya çalışarak paradigmayı değiştiriyor. Sistemin gönderdiği sinyaller bir salgına dönüşme potansiyeli taşıyan tehditlerin daha erken tespit edilmesini ve bu doğrultuda önlem alınmasını sağlıyor.
Sistemde aynı hava durumu tahminlerinde olduğu gibi, bulut temelli ve Azure IoT ile Azure Data Lake’in son sürümlerinden faydalanan bir analitik kullanılıyor. Yeni duyurulan ve Microsoft Öngörü Sistemi tarafından toplanan datayı analiz etmek için Microsoft Azure’u kullanan Microsoft Öngörü Bulutu, önümüzdeki haftalarda Erken Erişim Programı kapsamında erişime açılacak.
Yeni tip koronavirüs de (Kovid-19) dahil olmak üzere yayılımı artan bulaşıcı hastalıkların yüzde 60 - 75 oranında hayvanlardan insanlara geçen patojenler aracılığıyla yayıldığı tahmin ediliyor. Microsoft Öngörü Sistemi’nin proje yetkilileri, bugüne dek salgınlara sebep olan küçüklükte yaşam formlarını algılayabilecek teknolojiye sahip sensörlerin bulunmadığını, dolayısıyla bu yeni sistemin çığır açıcı özellikte olduğunu vurguluyor.
Tüm dünyada sağlık sistemini çıkmaza sokan ve ekonomileri maddi anlamda olumsuz etkileyen salgınların önlenmesine katkı sağlayacak bu uygulama, toplum sağlığının geleceği olarak tanımlanan inovatif bilim ve inovatif mühendislik alanlarına örnek olarak gösteriliyor.
Yapılan son araştırmalar, uzaktan çalışma modelinde altıncı aya girdiğimiz pandemi sürecinde evden çalışanların, ofiste çalıştıkları döneme kıyasla geceleri ve hafta sonları da dahil olmak üzere daha fazla mesai yaptığını, yoğun video görüşmelerinden ve sürekli 'çevrimiçi' olma halinden ötürü bitkinlik ve stres yaşadığını ortaya koyuyor.
Araştırmaların yanı sıra iş-yaşam dengesini sağlamakta zorlanan çalışanların da geribildirimleriyle harekete geçen Microsoft, Teams ve Outlook platformları üzerinde çalışanlara sağlık ve yaratıcılık anlamında katkı sağlayacak yeni özellikleri uygulamaya koyduğunu açıkladı.
Mindfullness ile yorgun zihinler rahatlayacak
İlk adımı Mindfullness ve meditasyon alanında global bir marka olan Headspace ile iş birliğine giderek atan Microsoft, çalışanların kendi iş-yaşam dengelerini koruyabilecekleri düzenli bir program çerçevesinde mesai yapmalarını ve gün içinde zihinlerini dinlendirmek için kendilerine vakit ayırmalarını teşvik ediyor.
Çalışanların sağlıklarını korumak için organizasyonel destek ve anlayış gerektiğine inanan Microsoft, Teams uygulaması kapsamında yöneticiler ve ekip liderleri için geliştirdiği yeni “Öngörüler” özelliğini de kullanıma açacak. Bu yeni özellik sayesinde çalışanların ve takımların uzun saatler çalışmaktan tükenme riskiyle karşı olup olmadıklarını; iyi performans sergileyip sergilemediklerini kolayca analiz edebilecek olan yöneticiler, gösterge panosu üzerinden iyileştirme yapmaya yönelik aksiyon alabilecek.