Ryabkov, ABD Başkanı Donald Trump’ın Silah Kontrolünden Sorumlu Özel Temsilcisi Marshall Billingslea’nın Kommersant’a yaptığı ve Washington’ın Moskova’ya START-3’ün uzatılması konusunda yeni koşullar sunacağı yönündeki açıklamasını değerlendirdi.
Ryabkov, “Tüm bunlar herhangi bir anlaşmaya varma şansını azaltan ultimatom yöntemleri. Biz bu şekilde konuşamayız” dedi.
‘Top ABD’de’
Anlaşmanın uzatılması şansının düşük olduğunu, Rusya’nın durumun her türlü gidişatına karşı güvenliğini korumak için gerekli sistem ve potansiyele sahip olduğunu belirten Ryabkov, “Seçim ABD’nin. Top, tamamen ABD tarafında. Ya ultimatomlarından vazgeçerler biz de bir şeyler hakkında görüşmeye başlarız, ya da anlaşma olmaz” açıklamasını yaptı.
Ryabkov, Rusya’nın bir silah yarışına sürüklenemeyeceğini de vurguladı.
START-3 anlaşmasının şu anda ABD’nin geliştirmekte olduğu tüm silahları kapsamadığını kaydeden Ryabkov, Moskova’nın Washington’la anlaşmayı görüşmeye hazır olduğunu ifade etti.
Ryabkov, “3 Kasım’daki seçimden sonra iktidara kim gelirse, ABD yönetiminin bununla ilgilenip ilgilenmediğini göreceğiz” dedi.
Billingslea, Kommersant’a açıklamasında şubata kadar Washington ile Moskova arasında konuyla ilgili memorandum imzalanmazsa anlaşmanın uzatılmayacağını söylemişti. Billingslea, Rusya memorandumu imzalamayı reddederse, ABD’nin nükleer envanterini anlaşmadaki kısıtlamalar olmadan modernize etmeye memnuniyetle devam edeceğini kaydetmişti.
‘Çin’in silah kontrolüyle ilgili müzakerelere dahil edilmesi konusunda hiçbir zaman hemfikir olmadık’
Ryabkov, Rusya’nın Çin’in de sürece dahil edilmesi konusunda Washington’la hemfikir olduğu yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Ryabkov, “Billingslea’nın açıklama yaparken Çin’in bu alandaki görüşmelere dahil edilmesi gerektiği konusunda Rusya’nın ABD ile hemfikir olduğu gibi bir izlenim yaratması tuhaf. Burada bizim tavrımızın kasıtlı olarak çarpıtılması söz konusu. Çin de dahil olmak üzere, herhangi bir ülkenin herhangi bir anlaşmaya, müzakereya katılıp katılmamasının kendi bağımsız kararı olduğu görüşündeyiz” dedi.
Pekin’in alacağı olası bir karara da karşı çıkmayacağını ekleyen Ryabkov, “Ancak Çin’i bu yöndeki müzakerelere çekmek için herhangi bir adım atmadık, atmaya da niyetimiz yok, bunu ABD’li meslektaşlarımıza birçok kez söyledik” ifadelerini kullandı.