Monarşiye en ufak eleştirinin bile ağır hapisle cezalandırıldığı Tayland'da monarşiye dayalı siyasi sistemin değişmesi için temmuzdan beri süren protestoların en büyüğü haftasonunda düzenlendi. Cumartesi sokağa dökülen öğrencilerin başını çektiği binlerce protestocu, bu sabah Bangkok'taki Büyük Saray yakınında Kral Sahası denilen alanın zeminine 20 Eylül 2020 tarihli anı plaketi yerleştirdi.
'Kahrolsun feodalizm, yaşasın halk'
Sembolik plakette "Halk bu ülkenin krala değil, halka ait olduğuna dair niyetini beyan etmiştir" yazısı yer aldı.
Eylemi düzenleyenler, bu plaketin 1930'larda mutlak monarşinin sona ermesinin anısına konulan ama 2017'de ortadan kaybolan plaketi ikame ettiğini belirtti.
'Halk Plaketi'nin yerleştirilmesi sırasında tezahüratlar yükselirken "Kahrolsun feodalizm, yaşasın halk" sloganı atıldı.
Polis şiddete başvurmadı
Polis eyleme müdahale etmediğinden şiddet olayları meydana gelmedi. Reuters'e konuşan hükümet sözcüsü, polisin protestoculara karşı şiddet kullanmayacağını söyledi.
Protestocuların hükümet binalarına yürüyüşü ise bariyerlerin önünde silahsız polislerin set oluşturması yoluyla engellendi.
'En büyük zafer'
Bunun üzerine yön değiştiren yürüyüşçüler, Kraliyet Muhafızları polisinin monarşi reformu taleplerini içeren mektubu emniyet müdürlüğüne iletmeyi kabul ettiğini duyurdu.
Protesto liderlerinden Parit 'Penguen' Chiwarak "Bu iki gündeki en büyük zaferimiz, bizim gibi sıradan insanların kraliyete mektup gönderebileceğini göstermektir" dedi.
Cuntacı hükümetin istifasını talep ediyorlar
Protestocular aynı zamanda 2014 askeri darbesini yönetip geçen yıl tartışmalı seçimlerle başbakanlık koltuğuna yerleşen Prayuth Chan-ocha'nın istifasını da istiyor.
Demokrasi yanlısı partinin kapatılmasıyla başladı
Tarihi darbe, siyasi kriz ve protestolarla iç içe geçen Tayland'da bu yılki ilk protesto dalgası, şubat ayında demokrasi yanlısı bir muhalefet partisinin yargı kararıyla kapatılmasıyla başladı.
Kapatılan Geleceğe Doğru İleri Partisi özellikle gençler ve ilk kez oy kullanan seçmenler arasında popülerdi, askeri cuntanın kazandığı Mart 2019 genel seçimlerinde üçüncü gelme başarısını göstermişti.
Kayıp muhalif vakası
İkinci dalga, haziranda demokrasi aktivisti Wanchalearm Satsaksit'in 2014 askeri darbesinin ardından sürgün olarak yaşadığı Kamboçya'da kaybolması üzerine başladı. Protestocular, hala akıbeti meçhul Wanchalearm Satsaksit'in Tayland devleti tarafından kaçırıldığı görüşünde.
Monarşi reformu talep eden 10 maddeli bildiri
Temmuzda başlayan üçüncü dalga, eski askeri cunta lideri Chan-ocha'nın başbakanlığındaki hükümetin istifasını, anayasanın yeniden yazılmasını, muhaliflere yönelik baskının son bulmasını talep ediyor. Üçüncü dalgada ilk dönüm noktası, geçen ay bir mitingde monarşi reformu talep eden 10 maddeli bir bildirinin okunması oldu.
Manifestoyu okuyan kadın aktivist Panusaya Sithijirawattanakul, niyetlerinin monarşiyi yok etmek değil, ama modernleştirerek topluma uyarlamak olduğunu söyledi.
Ancak Panusaya Sithijirawattanakul ile arkadaşları, 'millete karşı nefreti körüklemekle' suçlandı.
19 anayasanın hepsinin birinci maddesi
Tayland'ın modern zamanlardaki 19 anayasasının hepsinin birinci maddesinde "Kral saygıdeğer bir ibadet pozisyonunda tahta çıkarılacaktır" ve "hiç kimse Kral'ı herhangi bir suçlama veya eyleme maruz bırakamaz" diyor.
Bu hükümler, ceza kanunun 112. maddesiyle destekleniyor. 'Hükümdara karşı ihanet yasası' olarak bilinen madde, kraliyet ailesini eleştiren herkesi gizli yargılamalara ve uzun hapis cezalarına tabi tutuyor.