Bugün başlayan Uluslarası Askeri ve Teknik Forumu Army-2020'ye katılan İran Savunma Bakanı Emir Hatemi, Sputnik'e verdiği özel röportajda, hangi silahları hangi ülkelere ihraç etmeye hazırlandıklarını ve hangi askeri yeniliklerin İsrail ve ABD'yi korkutması gerektiğini anlattı.
Hatemi, şu değerlendirmelerde bulundu:
İran, son yıllarda füze sanayisinde önemli başarılara ulaştı. İran füzeleri ülkenin güvenliğini dış tehditlere karşı sağlayabilir mi?
Önleme politikası kapsamında bir dizi savunma programı geliştirdik, aralarında silah geliştirme programları da var. Füze programı bunlar arasında yer alıyor. Füze programımız, mevcut ve olası tüm tehditler dikkate alınarak yalnızca caydırma amacını taşıyor. ABD’nin son yıllarda sürekli İran’a yönelik olası askeri senaryosundan bahsettiği, İsrail rejiminin de tüm uluslararası kuralları ve anlaşmaları ihlal ederek işgalini genişletmeyi planladığı koşullarda, olası her türlü saldırganlığa karşılık vermeye hazır olmalıyız. Bir kez daha tekrarlıyorum, füzeler yalnızca ABD ve onunla bağlantılı İsrail rejimini önlemek için gerekli. Füze potansiyelimizi başka hiçbir amaç için kullanma niyetinde değiliz.
İran'ın, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve özellikle ABD ile yaşanan gerilim bağlamında, bölgesel ve bölge ötesi tehditlere karşı korunma amacıyla silah satın alma planları nelerdir? İran, Rusya’dan silah alımını planlıyor mu?
Bölgedeki birçok ülkeden farklı olarak ülkemizi silah deposuna dönüştürme niyetinde değiliz. Silahlanmayla ilgili tüm kararlar yalnızca lokal düzeyde ve dış baskı olmadan alındığından silah programımız tamamen rasyonel ve ihtiyaçlarımızı göz önünde bulundurarak minimum maliyetle savunma ve güvenilir koruma sağlama amacına dayanıyor.
ABD rejimi ve bölgedeki maşası İsrail, 1979 İslam Devrimi'nin zaferinden bu yana İran ulusuna karşı mücadele yürütüyor ve düşmanımız olarak kabul ediliyor, bu yüzden onları önlemek için birkaç etkili program uyguladık. Bu ülkelerin oluşturduğu gerilim bizim için yeni bir şey değil. BAE'yi anımsattınız. Bu ülkenin Müslümanları, diğer ülkelerdekiler gibi kardeşimizdir. Sadece onların yöneticileri hatalar yapıyor. Bu hataların sonuncusu Siyonist rejime Basra Körfezi gibi hassas bölgeye erişim sağlamak. Elbette bölgeyi istikrarsızlaştırmayı amaçlayan rejim, nereye olursa olsun karışıklık ve kaos kaynağı olacak.
Geçmişte teknoloji ve savunma alanlarında Rusya ile iyi bir işbirliğine sahiptik ve bu işbirliği devam ediyor, bir kısmı yeni silah ve teçhizat sevkiyatıyla ilgili.
İran, askeri savunma sanayinde son bir yılda hangi başarılar elde etti?
Hava savunma alanındaki çalışmalar devam ediyor. Kendi imkanlarımızla seyir füzelerine karşı koruma ve manevra kabiliyetine sahip hava savunma sistemi geliştirmeyi başardık. Ayrıca çok yakında denizaltıların yeni hava savunma imkanlarını sunacağız.
Havacılık alanında, Yasin eğitim-savaş uçağını geliştirerek üretmeyi başardık. Şimdi elimizde yerli üretim olan hafif savaş uçakları ve savaş helikopterlerimiz var.
Uçak motoru geliştirme alanında, ilk milli turbojet motorun üretim hattını açtık. Ayrıca İran’ın ilk 4. nesil hafif turbofan motorunun (insansız hava araçlarında kullanılıyor) üretimi tamamen yerel hale getirildi. Drone üretiminde de iyi sonuçlar elde ettik ve bugün bu alanda en başarılı ülkeler arasında yer alıyoruz.
Deniz sektöründe de farklı türlerde gemi ve denizaltılar geliştirerek ürettik. Gemilerin, bin kilometreden fazla menzile sahip Abu Mahdi cruise füzesi gibi en modern silahlarla donatılması yönünde büyük adımlar atıldı.