Çelik, Yunanistan'dan gelen Ayasofya tepkilerine yanıt verdi.
Twitter hesabından bir paylaşım yapan Çelik, şunları kaydetti:
"Avrupa’da başkentinde tek bir caminin bulunmamasıyla nam salan Yunanistan’ın Cumhurbaşkanı’nın, Ayasofya’yı konu ederek dini hoşgörüden söz etmesi tam bir çifte standart örneğidir... Yunanistan dini hoşgörü konusunda en temel kriterleri karşılamayan bir ülkedir.
Yunan Cumhurbaşkanı’nın Türkiye’ye laiklik dersi vermeye kalkması ise trajedidir. Yunan Başpiskopos'un huzurunda Cumhurbaşkanlığı görevine başlayan Sakelarpulu’nun Türkiye’yi laiklikten uzaklaşmakla suçlaması laiklik konusunda bilgisizliktir.
'Türkiye Yunanistan'a yardımcı olabilir'
Türkiye laik devlet anlayışı konusunda Yunanistan’a yardımcı olabilir. Dini hoşgörüyü içselleştirmek, asimilasyona karşı olmak, İslam ve Türkiye düşmanlığından uzak durmak Yunanistan’ın laik devlet anlayışına geçmesinin ilk adımları olmalıdır.
'Şiddetle kınıyoruz'
Bilinen onca Rum katliamına ve barbarlığına rağmen, Yunanistan Cumhurbaşkanı Sakelarpulu’nun Barış Harekatı’nın yıldönümünde ortaya çıkıp “Türk Barbarlığı” iddiasında bulunmasını şiddetle kınıyoruz.
Sizin utanmadan Türk barbarlığı dediğiniz şey, tüm dünyanın mazlum halkları için umudu temsil eden kurtarıcı ve meşru bir misyondur. Tarihteki katliamlar gibi bugün de Kıbrıs Türkü’nü yok saymaya çalışan girişimlerinize Türkiye izin vermeyecektir.
Sizin Libya’daki toplu mezarların faillerini destekleyen politikanız yeni katliamlara sebep oldu. Türk barbarlığı dediğiniz şey mazlum halkların gözünde “beklenen Türk geldi” diye sevinçle karşılanıyor.
Siz Libya’da toplu mezarların faillerine destek verirken, Cumhurbaşkanımız meşru hükümete ve tüm Libya halkına destek veriyor. “Beklenen Türk,” Libya’daki mazlumları toplu mezarlara girmekten korudu.
'Firari FETÖ'cülere sahip çıktılar'
Cumhurbaşkanı Sakelarpulu’nun önceki görev döneminde firari darbeci FETÖ’cülere sahip çıkarak Türkiye’ye karşı hukuk dışı ve düşmanca yaklaşımını açık etmiş bir isim olduğunu biliyoruz... Teröristlere destek veren bir ismin Türkiye’ye yönelttiği suçlamalar fanatizmin sonucudur.
Cumhurbaşkanı olduktan kısa süre sonra Eşek adası provokasyonuna imza atarak barış yanlısı olmadığını, marjinal Yunan siyasetinin takipçisi olacağını dünyaya gösteren bir siyasetçinin kimseye vereceği bir ders yoktur. Dersine çalışması, fanatizmden uzak durması gerekir.
Yunanistan, izansız politikalarını Avrupa ile mahalle dayanışması yürüterek hayata geçireceğine dair boş hayallere kapılmasın. Türkiye, Akdeniz’de Kıbrıs Türklerinin ve milletimizin çıkarlarını koruyacak güce sahiptir."
