Fetih Hareketi Merkez Komite Genel Sekreteri Cibril er-Rucub ve Hamas Siyasi Büro Başkan Yardımcısı Salih el-Aruri, geçen hafta video konferans yöntemiyle ortak basın toplantısı düzenlemişti. Rucub "Bugün tek bir ses ve tek bir bayrak olacağız, tüm ayrılıklardan ve çekişmelerden uzak stratejik bir vizyonla tehditlere karşı koyacağız" derken Aruri de "Biz ve Fetih Hareketi, işgal güçlerine ve planlarına karşı görüş ayrılığında değiliz. Bu plan karşısında sağlam ve doğru bir şekilde durarak onu başarısızlığa uğratmalıyız" ifadelerini kullanmıştı.
'Çekişmeleri bir kenara bırakmaları gerekiyordu, gerekeni yaptılar'
Fetih Hareketi Devrim Konseyi Sekreteri Fayez Ebu Ayta, bu birleşmenin Filistinliler için gerekli olduğunu belirterek "Süreci başlatan Filistin halkı oldu. Filistinliler, ülkenin iki ana gücünün yeniden diyaloğa başlamasını ve birleşmesini istedi. Aksi halde topraklarımızı kaybedeceğiz, böyle bir tehdit karşısında tüm çekişmeleri bir kenara bırakmak gerekiyordu. Her iki hareket de bunu yaptı" dedi.
Ayta, Filistin'e yönelik bir dış tehdit söz konusuyken sadece iç siyasi sorunlara ve ihtilaflara yoğunlaşmanın doğru olmayacağına dikkat çekerek tüm bunları unutmanın ve işbirliğine başlamanın vaktinin geldiğini vurguladı.
'Uzlaşma uzun vadeli olabilir'
Gazze Şeridi'nden siyaset bilimci Mustafa el-Savaf, tarafların ihtilafı yeniden körükleme yoluna gitmemesi halinde iki hareketin sağladığı uzlaşmanın uzun vadeli olabileceğini kaydetti.
'Birçok şey Abbas'a bağlı'
"Ancak burada birçok şey Filistin yönetimine bağlı. Eğer Devlet Başkanı Mahmud Abbas, ABD ve İsrail'e taviz verme yoluna giderse, Hamas'ın böyle bir aşağılamaya karşı sessiz kalacağını sanmıyorum. Bu durumda yeni kurulan Fetih ve Hamas koalisyonu da ayakta kalamaz" diyen Savaf, iki hareketin İsrail'e karşı direniş konusundaki hangi sorunları çözebileceğini ve çözmeye hazır olduğunu şöyle anlattı:
"Hiç kuşkusuz, Oslo Anlaşması'nın ve onu destekleyen tüm işbirliği anlaşmalarının feshedilmesi. Ayrıca İsrail'e karşı ortak direniş planı hazırlanması ve bunun uluslararası seviyede duyurulması da önemli."
Fetih ve Hamas işbirliğinin bozulacağına dair endişelerin gelişeceği yönündeki beklentilerden çok daha düşük olduğunu söyleyen Savaf, bunun sebebinin 27 yıl boyunca sadece yeni işgal tehdidine yol açan İsrail'le birlikte bulunma ve işbirliği yapma politikasının tamamen başarısız olması olduğunun altını çizdi.