Bazı uzmanlar, ABD’nin Kıbrıs’ı NATO’ya katma planı kapsamında attığı pratik bir adım olarak değerlendiriyor. Ankara, bu hamlenin sonunun iyi olmayacağı kanısında.
Adanın bölünmüş olduğu ve bu bağlamda son derece karmaşık sorunların olduğu dikkate alınırsa ABD’nin bu planı amaç ve zamanlama açısından ne kadar doğru?
Rusya Sosyal ve Politik Araştırmalar Merkezi Başkanı, askeri uzman Vladimir Yevseyev, Sputnik’e açıklamasında, NATO içindeki zıtlıklara işaret ederek bu konuda şu yorumda bulundu:
“ABD, NATO kapsamında, her ne şekilde olursa olsun etkisini maksimum araziye yaymaya çalışıyor. Bu yüzden eğer bir ülke NATO’nun etkisi altına giriyorsa onun üzerinde askeri ve politik baskı oluşturmak kolaylaşıyor. Ama şu anda Libya yüzünden çok ciddi bir sorunla karşı karşıyalar. NATO üyeleri arasında Libya’da yaşanan çatışma örgütü neredeyse bölünme eşiğine getirdi. Türkiye’nin Libya’daki eylemlerine sadece Fransa değil, İtalya, Almanya, ABD ve diğer NATO üyeleri karşı çıkıyor.”
Bu yüzden şimdi Kıbrıs Rum kesimini NATO’ya yaklaştırma çabasının zamanlama açısından son derece yanlış olduğunu vurgulayan Rus uzman, Libya krizine çözüm bulunmadığı sürece ABD’nin bu tür girişimlerden uzak durması gerektiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Libya krizi, iki senaryoya göre gelişebilir. Türkiye kara kuvvetlerini bu ülkeye göndermezse olumlu ve Türkiye kara kuvvetlerini gönderirse son derece olumsuz senaryoya göre gelişecek. Olumsuz senaryoya göre NATO’nun bölünmesi ve Türkiye’nin bu örgütten çıkması kaçınılmaz olacak. Üstelik NATO içinde her zaman Türkiye’ye yönelik farklı muamele yapılıyordu”.
Ayrıca Doğu Akdeniz’deki doğalgaz arama ve sondaj çalışmaları yüzünden Türkiye ve NATO’nun diğer üyesi Yunanistan arasındaki büyük anlaşmazlığın Kıbrıs’la ilgili durumu ağırlaştırdığını dile getiren Yevseyev, “ABD’nin, Kıbrıs’la askeri işbirliği geliştirerek Türkiye ile sorunu çözebileceğini umduğunu düşünüyorum. Ancak bu, daha da fazla soruna neden olacak” diye ekledi.
