Konya'da 2019 yılının eylül ayında yatağında uyuyan eşi Veysel Sağdıç'ı başına defalarca keserle vurarak öldüren Fadik Sağdıç, polisi arayarak teslim oldu.
Sağdıç ifadesinde, 28 yıllık evliliğinin ilk gününden itibaren eşinin kendisini kıskandığını, bu nedenle sürekli hakaret ettiğini ve tartıştıklarını öne sürdü.
Tutuklanan Sağdıç hakkında 'eşi kasten öldürme' suçundan 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.
'İnanın hapishane bile evimden daha huzurlu'
Duruşmaya SEGBİS ile katılan Sağdıç son savunmasında, "28 senedir ne çektiğimi bir ben, bir Allah bilir. Evlilik hayatım boyunca hep şiddet, iftira ve kıskançlık vardı. Çok agresif biriydi" dedi.
Olay günü kocasının kendisini tehdit ettiğini öne süren Sağdıç, "Bana, ‘bunun gecesi var, sen görürsün’ dedi. Ondan sonra kendimi kaybetmişim. Kendime geldiğimde her şey bitmişti. ‘Allah'ım ben ne yaptım’ dedim. Ben bunu yapacak bir insan değilim. Yapacak bir şeyim kalmamıştı. Ben onu öldürmek istememiştim. Keşke ölmeseydi. Çok pişmanım. İnanın hapishane bile evimden daha huzurlu" diye konuştu.
Mahkeme, Sağdıç'a ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ardından da cezayı suçun haksız tahrik altında işlendiğine kanaat getirip, iyi hal indimi uygulayarak 15 yıla indirdi.
'Kasıt var, tasarlama yok'
Mahkeme gerekçeli kararında da Fadik Sağdıç'ın kastının öldürmeye yönelik olduğu yönünde vicdanı kanı oluştuğunu bildirerek, sanığın plan yaptığı yönünde delil bulunmadığını kaydetti.
Kararda, Sağdıç'ın eşi tarafından uzun süre cinsel, fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kaldığı, bunun da raporlarla doğrılandığı ifade edilerek, bu nedenle cezada en yüksek sınırdan haksız tahrik indirimi uygulandığı belirtildi.