Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, Türkiye’nin Mavi Vatan ile Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti arasında 27 Kasım’da imzalanan deniz yetki alanları sınırlandırmasına dair mutabakatı da kapsayacak şekilde Türkiye’nin son dönemde attığı jeopolitik hamlelerin önemine işaret ederek “Devlet dediğimiz büyük bir gemi ve o gemi artık rotasını tutturdu. O gemi, Atatürk’ün 100 yıl önce söylediği ‘Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir’ komutunun deniz safhasını keşfetmiş durumda. Artık bundan geri dönüş olmaz” dedi.
‘Türkiye’nin Libya’yla imzaladığı mutabakat ülkeleri Kovid-19 kadar hazırlıksız yakaladı’
Dolmabahçe Rotary Kulübü tarafından düzenlenen ‘Kovid-19 Sonrası Türk Jeopolitiği’ konulu Zoom panelinde konuşma yapan Gürdeniz “Kovid-19 salgını nasıl hiç kimsenin aklına gelmezken baş gösterdiyse, işte 27 Kasım’da Türkiye ile Libya’nın imzaladığı mutabakat da buna benzer bir etki yarattı. Anlaşma yürürlüğe girer girmez, Yunanistan Dışişleri Bakanı hemen özel uçakla Bingazi’ye gidip Hafter’i ziyaret etti. Hafter’e Mısır’ın, BAE’nin, Suudi Arabistan ve ABD’nin yardımları zaten malum. Ancak bütün bunlara rağmen pek çok cephede yenilen Hafter’in ilan ettiği başkanlığını ne ABD ne Rusya ne de başka bir devlet tanıdı. Dolayısıyla Sarraj hükümeti Türkiye’nin de desteğiyle zafer üstüne zafer kazanmış oldu. Sarraj hükümetinin bütün Libya’nın kontrolünü ele geçirmeyi başardığı noktada ise, anlaşmanın kalıcılığı ve hukuken yarattığı etki de katlanacaktır” diye anlattı.
‘Türkiye’nin Mavi Vatan hedefleri, emperyalizme atılmış tokattır’
Türkiye’nin Mavi Vatan stratejisini ‘emperyalizme atılan bir tokat’ olarak tanımlayan Gürdeniz “‘Türkiye’de nasıl olsa AB’ye girmek isteyen AKP gibi liberal bir hükümet bulduk, Türkiye’nin devlet kodlarını değiştiririz’ diyenler oldu. Bir dönem de bunu başardılar. ‘Türk Deniz Kuvvetleri çok güçlü, onlara öyle bir kumpas kuralım ki bellerini doğrultamasınlar’ dediler ve bizleri içeri attılar. Yerimize FETÖ’cüleri koydular. Ama Türkiye bunlar karşısında da sonunda galip geldi. Türkiye’nin bu yaşadıklarını başka bir ülke yaşasa çökerdi. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu çökerken, Almanya İmparatoru Hollanda’ya kaçarken Atatürk çıkıp ‘geldikleri gibi giderler’ dedi. Türk Deniz Kuvvetleri bu enerjiyi çok iyi kullandı. Böylece Türkiye Mavi Vatan’la emperyalizme bir kez daha tokat atmış oldu” dedi.
‘Batılı ülkeler, Türkiye’yi tamamen kaybetmemek için ülkeye desteklerini sürdürmek zorunda’
Türkiye’nin jeopolitik kazanımlarının Kovid-19 salgını sonrasında da süreceği yönündeki öngörüsünü paylaşan Gürdeniz “Şimdi, siz NATO üyesiyken; ABD, İngiltere veya Fransa gibi ülkeler ateş gücü kullanarak sizin kuvvet yapınızı ortadan kaldıramaz. Çünkü böyle bir adım attıkları anda Türkiye’nin resmen Batı Bloku’ndan kopacağının farkındalar. Şu an Batı dünyasının en korktuğu şey, Türkiye’nin askeri yetenekleriyle birlikte Rusya ve Çin’in yanına gitmesi ve onlarla askeri ittifak sistemine geçmesi. Bu yüzden Batılı ülkeler, Yunanistan’ın taraf olduğu meselelerde Türkiye’nin tarafını tutmaya devam edeceklerdir. Çünkü Yunanistan’ın taraf değiştirmesi küresel dengeleri altüst etmez. Ama Türkiye’nin taraf değiştirmesi küresel dengeleri altüst eder, yepyeni bir dünya düzenini tetikler” diye anlattı.
‘Kovid-19 kendilerini gelişmiş zanneden ülkelerin durumunu net bir şekilde ortaya koydu’
Ancak süreç nasıl ilerlerse ilersin, çok kutuplu yeni dünya düzeninin ‘kaçınılmaz’ olduğunu savunan Gürdeniz “Yepyeni bir dünya düzeni kuruluyor. Kovid-19, resmen ‘kral çıplak’ dedi. Çok gelişmiş olduğunu zannettiğimiz Batı ülkelerinin esasında büyük bir savaşa, toplumsal fedakarlık istenen bir döneme girdiğinde hiçbir şey yapamayacağını gördük. New York’ta, Brooklyn’de kamyonlarda unutulmuş sahipsiz cesetleri görüyoruz. Bu tablo bize, bu yüzyılda sosyal devletin ön plana çıkacağını açıkça gösterdi. Neoliberal kapitalist sistemin bugün içine düştüğü durumdan Türkiye’nin de ders çıkaracağını düşünüyorum. Çünkü biz pek çok şeyi düzeltebilecek güçte bir ülkeyiz. Ama Batı dünyasında gördüğümüz bu çürümüşlük öyle kolay kolay düzeltilebilecek yönü olan şeyler değil” ifadelerini kullandı.
‘Batı Bloku, Soğuk Savaş’ın bitiminden bu yana neredeyse hiçbir girişiminden sonuç alamıyor’
Batı Bloku’nun Soğuk Savaş’ın bitiminden bu yana, Yugoslavya istisnası hariç, müdahil olduğu hiç bir bölgede sonuç elde edemediğini aktaran Gürdeniz “Görüyoruz ki Soğuk Savaş bittiğinden beri ABD, NATO ve Avrupa, Yugoslavya hariç müdahale ettiği pek çok alanda sonuç elde edemiyor. Afganistan, Irak, Suriye, Libya örneklerine baktığımızda Amerikan müdahalesi olduğunu ancak ABD’nin gittiği yere barış götüremediği açıkça ortada. Venezüella’daki son gelişmeler, ABD’nin Libya’daki, Suriye’deki beceriksizliklerinin getirdiği insani trajediler… Bunların hepsi buna kanıt. Düşünsenize küçücük çocuklar mülteci krizi sonrasında denizde ölüyorlar, boğuluyorlar. Bütün bunları başlatanlar kim? Bunu düşünmek lazım” diye ekledi.