Spor yorumcusu Mehmet Demirkol, beIN MANŞET programında Türkiye'de ve dünyada yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle yaşanan gelişmeleri ve liglerin durdurulmasını değerlendirdi.
Sözcü skor'un haberine göre Demirkol’un açıklamalarından satır başları şöyle:
'Motor!' dediğin gün, oraya gelip çalışmaya başlayabilecek insanların şartlarını bozmadan yaşamaya devam etmelerini sağlamak lazım. Asıl hedef bu olmalı. Bunu yapmadan olmaz.
Milli Takım Teknik Direktörü maaşında indirime gidecek. Alma kardeşim bir sene. Bir sene sonra yeniden oturur konuşursun, 'Geçen sene almamıştım, bu sene ne olacak?' diye. Bu mecburi böyle. Önemli olan, geri kalanların hayatta kalması.
‘Önce vergi vermeye başlamaları lazım’
- Türkiye'de 3-4-5 milyon euro para kazanan oyuncular vergi vermiyorlar. Önce vergi vermeye başlamaları lazım. Kulüpleri, futbolcuların adına bazen stopaj yatırıyorlar. Bazen yatırmıyorlar, onlar affediliyor. Öncelikle oyuncular vergi vermeye başlamalı. 1 milyon euro mu kazanıyorsun, 380 bin euro'sunu vergi vereceksin. Başka çaresi yok bu işin.
‘Ceferin şu ana kadar yanlış bir şey yapmadı’
- (UEFA Başkanı Aleksander) Ceferin'in kötü bir yönetim gösterdiğini düşünmüyorum. Kriz döneminde şu ana kadar yanlış bir şey yapmadı. Atalanta-Valencia maçını neden oynattı deniyor, baktım o gün İtalya'da sadece 3 vaka varmış. Kolay değil o gün maçı oynatmamak.
‘Birini suçlayacaksak Dünya Sağlık Örgütü'nü suçlamak lazım’
Futbol zararda gibi haberler çıkıyor ya, neyin zararı? Bugün zarar hesabı yapılmaz. Dünya dondu, zarar yok. Şu andaki zarar kaybedilen insanlardır. Ölenler 70 yaşındaymış diye bir rahatlık var. Yaş meselesi değil ki bu. Katkı meselesidir, her insanın katkısı var.
'Ligi şimdiden tescil etsen ne olacak? Herkes aynı durumdaysa donar, 2. Dünya Savaşı 6 sene sürdü'
Bizim yapmamız gereken şu, düşük geliri olan yüzde 90'ı ayakta tutmak. Zaten yüzde 10'un torunlarının torunlarına yetecek bir geliri var. Onların gelirleri donar. Yıldızlar harici geri kalan herkesin kazançları garantiye alınmalı.
Bugün, insanoğlunun yapacağı 2 şey var. Birincisi, çalışmak zorunda kalan insanların mümkün olduğu kadar çalışmalarını kolaylaştıracak bir düzen kurmak. İkincisi, çalışması mecbur olmayanları evinde tutup, onlara hep beraber bakmak. Parası olana değil parası olmayanlara.