Taliban'dan yapılan açıklamada, ABD ile varılan anlaşmada yer alan esir takasının halen gerçekleşmediği öne sürüldü. Anlaşmadaki, hava saldırılarını durduracağı konusundaki taahhüdü ABD'nin yerine getirmediği savunulan açıklamada, ABD'nin anlaşmayı ihlal etmemesi gerektiği belirtildi.
Açıklamada, Taliban üyelerinin Afgan güçlerine yönelik saldırılarını devam ettirmesi konusunda ABD ile anlaştıkları, buna rağmen saldırılarını azalttıkları iddia edildi. ABD ve Afgan tarafının anlaşmayı ihlalleri devam ettiği sürece güvensizlik ortamının oluşacağı ifade edilen açıklamada, bunun sadece anlaşmaya zarar vermekle kalmayacağı, aynı zamanda Taliban üyelerini misilleme yapmaya, savaş seviyesini yükseltmeye zorlayacağı savunuldu.
ABD'nin Afganistan'daki askeri güçlerinin konuyla ilgili açıklama yapan sözcüsü Sonny Leggett, "Taliban şiddeti azaltmalı. Şiddetin azaltılması, Afgan halkının dileğidir ve siyasi sürece tüm Afganlar için uygun olacak bir anlaşmaya yönelik ilerleme kaydedebilmesi için gereklidir. Tüm taraflara, çabalarını koronavirüs salgınıyla mücadeleye yoğunlaştırması çağrısında bulunuyoruz" dedi.
Afganistan'da barış sürecini başlatan anlaşma
"Afganistan'a Barışı Getirme Anlaşması" 29 Şubat'ta, yaklaşık iki yıl ABD ile Taliban arasındaki görüşmelere ev sahipliği yapan Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenen törenle imzalanmıştı.
Afganistan'daki ABD müttefikleri ve koalisyon güçlerinin ülkede konuşlu askerlerinin sayısını 135 günde 8 bin 600'e düşürmesi öngörülen anlaşmada, "Taliban olarak bilinen ve ABD tarafından tanınmayan Afganistan İslam Emirliği'nin belirtilen taahhütlere uyması halinde ABD müttefikleri ve koalisyon güçleri askerlerinin tamamını 14 ayda ülkeden çekecek." ifadesine yer verilmişti.
ABD ve Taliban arasında mahkum takası yapılacağı belirtilen anlaşmada, "Taliban olarak bilinen ve ABD tarafından bir devlet olarak tanınmayan Afganistan İslam Emirliği üyesi 5 binden fazla mahkum, karşı taraftan da binden fazla mahkum Afganlar arasında siyasi diyaloğun başlayacağı 10 Mart'a kadar serbest bırakılacak." ifadesi kullanılmıştı.
Anlaşmada, Taliban'ın serbest bırakılan üyelerinin ABD ve müttefiklerine tehdit oluşturmamasını sağlayacağı kaydedilmişti.