Sözcü gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, bugünkü yazısında 65 yaş ve üzeri vatandaşların sokağa çıkışlarının kısıtlanmasına tepki gösterdi.
"Dünyanın en saçma kararı olduğu için, bütün dünyada sadece Türkiye'de uygulanıyor. Maalesef, bir de Azerbaycan'da" diyen Özdil, 65 yaş sınırıyla ilgili olarak ise yazısında "Bu 65 yaş nereden çıktı diye merak ediyorsanız... Dünya Sağlık Örgütü'nün belirlediği yaşlılık sınırı'dır. Ama aslında, hastalıkla sağlıkla filan alakası yoktur, sadece nüfus istatistiğinden ibarettir. 2012 yılına kadar, yaşlılık sınırı 60'tı. Dünyada ortalama ömür uzadığı için, 2012 yılında, Dünya Sağlık Örgütü tarafından 65'e çıkarıldı. Sayın hükümetimiz, yaşlılık sınırının 60'tan 65'e çıkarılmasının hemen üstüne atlamıştı. Çünkü, bu sayede emeklilik yaşını ileriye öteleyerek, kağıt üstünde 'zengin olduk' palavraları yaratmıştı" ifadelerine yer verdi.
Özdil'in yazısının ilgili kısmı şu şekilde:
"65 yaş kavramı, sadece nüfus istatistiğidir.
50'li 60'lı yaşların daha sağlıklı olduğunu göstermez.
30'lu 40'lı yaşların hastalıktan muaf olduğunu asla göstermez.
İstanbul büyükşehir belediyesi seçiminde, aynı sandığa atılan dört oy pusulasından üçünün geçerli, birinin sahte kabul edilmesi ne kadar akla mantığa aykırıysa… 65 yaşındaki vatandaşları eve kapatıp, 65 yaşından küçük vatandaşları sokağa salmak, o kadar akla mantığa aykırıdır.
İşine gidemeyen vatandaşlarının maaşını hükümet olarak karşılamamak için, elektrik su paralarını ödememek için, insanların kredi borçlarını ertelememek için, resmi olarak sokağa çıkma yasağı ilan etmeyeceksin, saldım çayıra diyeceksin…
Sonra da “biz üstümüze düşeni yapıyoruz, bizim hiç kusurumuz yok, hep bunların yüzünden oluyor” diyerek, 65 yaşındakileri “öcü” olarak göstereceksin öyle mi?
İşler yolundayken, bayramda seyranda hayırlı evlat pozlarına bürünüp, dualarıyla beraber oylarını kapmak için, ellerini öpeceksin, saygıda kusur etmeyeceksin, örf adet anane ayaklarına yatacaksın…
İşler biraz sarpa sarınca, uzak durulması gereken, izole edilmesi gereken virüs muamelesi yapacaksın öyle mi?
Özellikle kritik eşiğin aşıldığı şehirlerde, toplumun tamamına sokağa çıkma yasağı getirmen gerekirken, hâlâ algı operasyonuyla uğraşacaksın…
Vaktinde almadığın önlemlerinin, ihmallerinin, göz göre göre hatalarının, siyasi günahlarının bedelini 65 yaş üstündeki insanlarımıza fatura edeceksin öyle mi?"