AK Parti Kütahya Siyaset Akademisi'nde konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, şu ifadeleri kullandı:
- İstikametini milletin çizdiği, politikalarını, söylemlerini, gündemini bizzat milletin belirlediği AK Parti toplumun ne söylediğini her zaman dikkate alır. Çünkü AK Parti’yi millet kurmuş, bugünlere de millet taşımıştır. Bunu katiyen kuru bir slogan olarak ifade etmiyoruz. Bizim Ankara’ya hapsolan, politikalarını gündelik söylemler üzerinden belirleyen siyasi hareketlerden farkımız var.
- Biz milletin taleplerini siyasetinin merkezine alan, sokağı dinleyen, anlayan, adımlarını ona göre atan bir partiyiz. Biz büyük şehirdekinden en ücra kasabadakine kadar her bir vatandaşımızın sesine kulak kesilen bir partiyiz. İşte bugün bu sayede; Doğusundan batısına kuzeyinden güneyine ülkenin dört bir yanında AK Parti’nin eserleri, hizmetleri var. Milleti dinlediğimiz için; Türkiye’de yapılamaz denilenler yapıldı, hayal görülenler gerçeğe döndü. Biz vatandaşımızın derdiyle dertlendiğimiz için; Cumhuriyet tarihinin kronikleşmiş toplumsal sorunlarının üzerine cesaretle gidilebildi. En büyük demokratikleşme adımları bu dönemde atıldı. Çünkü biz şunu çok iyi idrak ediyoruz. Siyasi partilerin asıl sınavı seçimi kazandıktan sonra başlar.
'AK Parti, tüm kesimlerin kendinden bir parça bulabildiği güçlü bir ekol haline geldi'
- Sadece seçim dönemlerinde milleti hatırlayanlar, vatandaşın kapısını yalnızca oy istemek için çalanlar bu sınavda sıfır çekmeye mahkumdur. Hamdolsun, AK Parti bu savrulmaların hiçbirini yaşamadı. En küçük hizmet talebinden en büyük toplumsal sorunlara kadar, Türkiye’nin tüm meselelerine cesurca ama samimiyetle ve çözüm odaklı bir şekilde yaklaştık.
- Eğitimden sağlığa, sanayiden teknolojiye her alanda attığımız adımlarla hizmeti milletin ayağına getirme siyaseti gittik. Değerli kardeşlerim, işte bu reformlar sayesinde, AK Parti 7 bölgede 81 ilde kendi siyasetini yapabilen, 780 bin kilometrekareyi kapsayabilen tek parti oldu. Peki nedir kapsayıcı olmak? Dar ve radikal ideolojik söylemleri siyasetimizden uzak tutmaktır. Cumhurbaşkanımızın her zaman ifade ettiği gibi; tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet bizim olmazsa olmaz anlayışımızdır. Siyasi görüşü, ırkı, dili, dini, mezhebi ne olursa olsun, hangi ideolojiyi benimserse benimsesin, bu hassasiyeti taşıyan herkesin AK Parti çınarının gölgesinde yeri vardır. AK Parti, bu sayede tüm kesimlerin kendinden bir parça bulabildiği güçlü bir ekol haline gelmiştir.
'AK Parti ve Erdoğan karşıtlığıyla bir araya geliyorlar'
- Evet, AK Parti bir kitle partisidir. Ancak kitle partisi demek, siyasi çizgi ve ilkelerden yoksun olmak, siyaseti şirketleştirip, bir nevi rant dağıtmaya odaklanmak demek değildir. Maalesef bugün baktığımızda, Türkiye’deki muhalefetin bu iki çarpık siyasi zihniyetten müteşekkil olduğunu görüyoruz. Hapsoldukları dar ideolojik kalıplardan, kurdukları imitasyon ittifaklarla kurtulmaya çalışıyorlar. Ama bunlarınki ittifak değil; siyaseti fikirsizleştiren, düşünceyi değersizleştiren adi şirket ortaklığıdır.
- Herhangi bir ilkede ittifak kuramadıkları için, AK Parti ve Erdoğan karşıtlığıyla bir araya geliyorlar. Şimdi bu ortaklar, masa başında yaptıkları toplama çıkarma hesaplarla iktidar rüyası görüyor olabilir. Ama bu siyaset değil, siyasetsizliktir.