Derginin hazırladığı listede Sovyetler Birliği’nde geliştirilip üretilen en ürkütücü silahlar sıralandı.
Listenin en başında, 1947’de tasarlanan Kalaşnikov otomatik tüfeği yer aldı. Makaleye göre AK-47’nin en önemli avantajlarından biri, nispeten düşük ağırlığının yanı sıra sade yapısı ve rahat kullanımıydı.
İkinci sıraya Tayfun balistik füze denizaltısını yerleştiren NI, söz konusu deniz aracının ölçülerinin ABD yapımı Los Angeles sınıfı saldırı denizaltılarının 3 katı olduğunu, ayrıca aynı sınıftaki denizaltılara göre neredeyse 10 bin ton daha ağır olduğunu vurguladı.
Dördüncü sırada ise görünüşü nedeniyle 'Beyaz Kuğu' adıyla anılan Tu-160 stratejik bombardıman uçağı gösterildi. Bu uçağın gece vakti ve zor hava koşullarında çalışma kabiliyetini yitirmediği belirtilen yazıda, T-160’ların aralarında nükleer başlıklı seyir füzelerinin de olduğu 22 ton mühimmat taşıyabildiklerinin altı çizildi.
Listeyi 1938 yapımı 122 milimetrelik çekili obüs ile tamamlayan NI, bu silahın 11.8 kilometreye varan mesafelerdeki hedefleri imha edebildiğine ve dakikada 6 adet 21 kilogramlık tahrip gücü yüksek mermi atabildiğine dikkat çekti.
Makaleye göre bu obüs, diğer özelliklerinin yanı sıra basit yapılıydı ve ucuza mal ediliyordu, ancak savaş sırasında büyük bir güce sahipti.