TBMM Genel Kurulu’ndaki 'Türkiye ile Bolivarcı Venezüella Cumhuriyeti Arasındaki Ticaretin Geliştirilmesi Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna ve Anlaşmanın Eklerine İlişkin Değişikliklerin Cumhurbaşkanınca Doğrudan Onaylanmasına Dair Yetki Verilmesine İlişkin Kanun' görüşmelerinde iki ülke ilişkileri tartışıldı.
MHP'li Özdemir: Venezüella hükümetiyle ikili iş birliğini geliştirmesi önemli
Görüşmelerde TBMM Dışişleri Komisyonu’nun MHP’li üyesi İsmail Özdemir, Güney Amerika kıtasında yaşanan gelişmelerin, ekonomik, siyasi ve askeri olarak tüm dünyayı her dönemde etkileme potansiyeline sahip olduğunu söyledi.
2019'da, çok sayıdaki ülkede iç karışıklıkların yaşandığını anımsatan Özdemir, Venezüella'da baş gösteren siyasi belirsizliğin, istikrarsızlığın, kanun tanımamanın, siyasi gerginliğin, toplumsal eylemlerin ve nihayetinde gözlemlenen askeri darbe girişiminin bir bakıma diğer ülkelerde de aynı seyriyle tecrübe edilen gelişmelere sebep olduğunu anlattı.
Özdemir, "Ülkemizin Venezüella örneğinde olduğu gibi halkın iradesinin yanında olacak tutum sergilemesi ve Bolivarcı Venezüella hükümetiyle ikili iş birliğini geliştirmesi önemlidir. Venezüella konusunda sergileyeceğimiz tutum aynı zamanda dış müdahalelerle iç yapıların karıştırılarak karanlık projelerin uygulanması girişimlerine karşı sergileyeceğimiz önemli bir tutumu da yansıtacaktır” dedi.
TBMM Dışişleri Komisyonu’nun İYİ Partili üyesi Aydın Sezgin de anlaşmanın eklerine ilişkin değişikliklerin doğrudan onaylamaya Cumhurbaşkanı yetkili olmasının sorunlu olduğunu ifade ederek, bu yetkinin, başta Anayasa olmak üzere kanun, mevzuat, uygulama ve yerleşik teamüllere aykırı olduğunu kaydetti. Venezüella’nın ABD tarafından tek taraflı, Avrupa ve Latin Amerika ülkeleri tarafından da çok taraflı yaptırımlarla karşı karşıya olduğunu kaydeden Sezgin, şöyle konuştu:
"Dünyanın yaptırım uyguladığı Venezüella’yla yapılan bu anlaşma anlaşılan İran'da olduğu gibi ambargo ihlalini ima etmektedir. Venezüella’yla yapılan altın ticaretiyle ilgili geçmişte önemli iddialar gündeme gelmişti, biliyoruz bunları. Bu da akıllara İran ve Rıza Sarraf'ı getiriyor maalesef. Umuyorum bu anlaşmayla uluslararası ticari ilişkilerimizi ve sicilimizi olumsuz etkileyecek birtakım planların hayata geçirilmesi amaçlanmıyordur. Ayrıca, yine, bu anlaşma kapsamında Venezüella’dan ithal edilecek tarım ürünleri, canlı hayvan ve hayvansal ürünler için sıfır gümrük ya da vergi indirimi uygulanacağı anlaşılmaktadır. Ülkemiz ekonomisi ve üreticilerin yaşadığı sıkıntılar göz önünde bulundurulduğunda böyle bir düzenlemenin ekonomik rasyonaliteye aykırı olduğu, ekonomimizin ve yetiştiricilerimizin çıkarlarıyla ters düştüğü açıktır."
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, parti olarak uluslararası anlaşmalarda 'iç siyasi gözlüğü' çıkarıp bir kenara attıklarını, anlaşmaya Türkiye'nin menfaatleri açısından bakarak bir tavır geliştirdiklerini belirtti.
Anlaşmaya ilişkin hem CHP'nin hem de İYİ Parti'nin muhalefet şerhinin bulunduğunu ifade eden Altay, "Peşinen şunu söylemek isterim ki CHP olarak Venezüella ile Türkiye arasında iyi ilişkilerin -askerî, ekonomik, ticari, eğitim, sağlık, sanayi, tarım dâhil- ticaret hacminin maksimum seviyeye çıkmasından son derece memnun oluruz. Önemli bir ülkedir. CHP olarak Latin Amerika'da böyle bir ülkeyle, dünyada da son dönemde çok popüler olan bir ülke ile Türkiye'nin iyi ilişkileri bizi memnun eder. Tabii, uluslararası ilişkilerde karşılıklı menfaat esası önemlidir yani bir tarafın menfaatine bir tarafın zararına bir anlaşma zaten olmaz. Nitekim bu anlaşmanın içeriğinde de -bakın, farklı bir şey söylüyorum- sorun yok ama bu anlaşmada çok önemli bir sorun var, o da şu: Bu anlaşmayla TBMM’nin yetkileri yürütme organı tarafından gasp ediliyor. Bunun örneğini pek bulamazsınız" dedi. Dış politikayı iç politik argüman olarak düşünmenin yanlış yaptıracağını aktaran Altay, Türkiye'nin son dönemde özellikle yakın çevrede yürüttüğü dış politika faaliyetlerinin büyük yanlışlar içerdiğini söyledi. Altay, "Dış politikada tutarsız, ikircikli, çelişkili hal ve yol izlerseniz size güven kalmaz" diye konuştu.
Görüşmelerin ardından yapılan oylamaya 202 milletvekili katıldı. Anlaşmaya ilişkin yasa da 202 oyla kabul edildi. TBMM’den onay alan anlaşma iki ülke arasında Dünya Ticaret Örgütü ile Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması (1994) prensipleri doğrultusunda, aşamalı olarak serbest ticaret alanı tesis edilmesini öngörüyor.
Anlaşma kapsamında Venezüella’nın, tarife satırlarının yüzde 91.7’sinde gümrük vergilerini en geç yedi yılda sıfıra indirmesi; Türkiye’nin ise tarife satırlarının yüzde 92’sinde uygulanan gümrük vergilerini yine yedi yıllık bir takvim ile sıfıra indirmesi ve yüzde 2’sinde kısmi vergi indirimi yapmasını içeriyor. Anlaşma ile Türkiye'nin başlıca ihraç ürünlerinde Latin Amerika pazarına giriş imkanının artırılması ile ihraç ürünleri gamının genişletilmesi amaçlanıyor. Ayrıca anlaşmanın eklerine ilişkin değişikliklerin doğrudan onaylamasına dair Cumhurbaşkanı yetkili kılınıyor.