Tarkan'ın Twitter hesabından yaptığı açıklama şöyle:
"Son günlerde gerek yazılı basında gerek sosyal medyada hakkımda yapılan haksız ithamlar beni son derece üzmüştür. Söz konusu arsa ile ilgili kimseden bir rant beklentim ya da ayrıcalık istemim olmamıştır, olmaz da.
Son günlerde gerek yazılı basında gerek sosyal medyada hakkımda yapılan haksız ithamlar beni son derece üzmüştür. Söz konusu arsa ile ilgili kimseden bir rant beklentim ya da ayrıcalık istemim olmamıştır, olmaz da.
— Tarkan (@tarkan) January 22, 2020
Konuyla ilgili 13 yılı aşkın süredir ben de her vatandaş gibi hukuksal haklarımı kullanarak başvurularımı yapmış ve mağduriyetimin giderilmesi için bu doğrultuda ilerlemişimdir.
Konuyla ilgili 13 yılı aşkın süredir ben de her vatandaş gibi hukuksal haklarımı kullanarak başvurularımı yapmış ve mağduriyetimin giderilmesi için bu doğrultuda ilerlemişimdir.
— Tarkan (@tarkan) January 22, 2020
Benimle ilgili olumsuz bir algı yaratmaya çalışan kaynakların daha duyarlı olmalarını ve aslı olmayan bilgilerle kamuoyunu etkilemeye çalışmamalarını rica ediyorum.
Benimle ilgili olumsuz bir algı yaratmaya çalışan kaynakların daha duyarlı olmalarını ve aslı olmayan bilgilerle kamuoyunu etkilemeye çalışmamalarını rica ediyorum.
— Tarkan (@tarkan) January 22, 2020
Konuyla ilgili detaylı teknik bilgi ve hukuki açıklama hukuk danışmanlarım tarafından kamuoyu ile ayrıca paylaşılacaktır."
Konuyla ilgili detaylı teknik bilgi ve hukuki açıklama hukuk danışmanlarım tarafından kamuoyu ile ayrıca paylaşılacaktır.
— Tarkan (@tarkan) January 22, 2020
İddialara göre, Tarkan ve ablası Handan Menekşe’nin şirketi, 2007 yılında Bayrampaşa Cevatpaşa Mahallesi’nde 5 bin 283 metrekarelik bir arazi satın almıştı. Tarkan, bu arazide imar değişikliği yapılması için İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne altı kez başvurdu.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, gazetecilerin konuyla ilgili sorusuna “Bilgim yok, ben de basından okudum. Varsa her vatandaş gibi talebi değerlendirilir, bakılır. Dediğim gibi hiç kimsenin ayrıcalığı olmaksızın hukuksal zeminde, şehir düzeni içinde kime ne hukuken verilebiliyorsa aynı değerde aynı kararda insanlara bakış açımız vardır” yanıtını vermişti.