İsrail, rakiplerin birbirine alternatif sunmak yerine 'yok birbirimizden farkımız' mesajı verdiği bir seçime gidiyor.
Başbakan, sağcı Likud lideri Benyamin (Bibi) Netanyahu'nun "Batı Şeria'daki Ürdün Vadisi'ni ve Ölü Deniz'in kuzeyini ilhak edeceğim" vaatlerinin sandık zaferine yetmemesi nedeniyle bir yıl içinde üçüncü kez seçime gidiliyor olmasına rağmen, anamuhalefet lideri de aynı vaatte bulundu.
17 Eylül seçiminden birinci çıkan ama koalisyon hükümeti kuramayan Mavi-Beyaz İttifakı lideri Benny Gantz, işgal altındaki Batı Şeria'da yer alan Ürdün Vadisi'ni ilhak etmeyi vaat etti.
Netanyahu'nun ardından Gantz da Ürdün Vadisi'ni 'İsrail'e ilhak etme' vaadinde bulundu https://t.co/roCGZkFRE2 pic.twitter.com/jcE6uHDF2I
— ANADOLU AJANSI (@anadoluajansi) January 21, 2020
ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü 'başkent' tanımaktan elçilik taşımaya, Golan'ın ilhakını tanımaktan İran Devrim Muhafızlarını 'terör örgütü' ilan etmeye dek Netanyahu'ya yarayan dış politika açıklamaları da İsrail'deki siyasi kördüğümü çözmeye yetmemişti.
Trump'ın Filistinlileri dışlayarak oluşturduğu ve 'Yüzyılın Anlaşması' dediği Ortadoğu Barış Planı'nı İsrail seçim kampanyası sırasında açıklamasına bugüne dek karşı çıkmış olan Gantz, 'ABD planının açıklanması, İsrail seçimlerine müdahale' itirazından da vazgeçti.
Merkez sol ittifakın lideri, Trump'a planını tez zamanda açıklaması çağrısı yaptı.
Gantz changes tune on Trump peace planhttps://t.co/l1IOvHV6Lr
— Haaretz.com (@haaretzcom) January 21, 2020
'Ürdün Vadisi, İsrail'in doğudaki savunma kalkanı'
İttifakın diğer liderleriyle birlikte Batı Şeria'daki Ürdün Vadisi'ni ziyaret eden eski genelkurmay başkanı, 2 Mart seçimini kazanması halinde, Filistin toprağı olan bölgeyi İsrail'e ilhak edeceğini söyledi.
Blue and White’s Ya’alon: under Gantz, Jordan Valley will be #Israel’s forever https://t.co/BVdftzEGaP
— Middle East Monitor (@MiddleEastMnt) January 21, 2020
Gelecekte yaşanabilecek herhangi bir senaryoda Ürdün Vadisi'nin İsrail'in 'doğudaki savunma kalkanı' olduğunu öne süren Gantz, şöyle konuştu:
"Ürdün Vadisi'ni İsrail'in ayrılmaz parçası olarak görüyoruz ve seçimin ardından Ürdün Vadisi'ni egemenlik altına almak için çalışacağız. Bunu uluslararası toplumla koordineli olarak yapacağız."
Gantz said he would apply Israeli sovereignty “in coordination with the international community”
— Middle East Eye (@MiddleEastEye) January 21, 2020
With the exception of the US administration under Trump, most states consider Israel's military occupation of the West Bank a violation of international law https://t.co/YhF7vcnHrO
'Trump'ın planını açıklamasını dört gözle bekliyorum'
Daha önce Trump yönetimine 'Yüzyılın Anlaşması'nı 2 Mart seçiminden önce açıklamama çağrısında bulunmuş olan Gantz, bu kez şunları söyledi:
"Umarım Başkan Trump planını açıklamak için acele eder. Çok hafta geçti. Ortadoğuda pek çok dramatik olay yaşandı. Planın açıklanmasını dört gözle bekliyorum."
.@gantzbe: 'I hope that President #Trump will hurry and release his plan' https://t.co/Qp3aL48rqY
— i24NEWS English (@i24NEWS_EN) January 21, 2020
Uzmanlara göre, Gantz, bu hamleleriyle koalisyon hükümeti kurma yolunda Bibi'ye yakın aşırı sağcı ve aşırı dincilere göz kırparken, Trump'ın Bibi'ye verdiği desteği de kendisine yönlendirmeye çalışıyor.
Gantz'ın bu hamleleri, yolsuzluktan mahkumiyet almış olan Netanyahu'nun parlamentodan dokunulmazlık talep etme pazarlığına karşı yaptığı manevraları da içeriyor.
Kushner iki liderle ayrı ayrı görüşecek
Trump'ın damadı, başdanışmanı ve 'Yüzyılın Anlaşması'nın mimarı Jared Kushner, yarın Dünya Holokost Forumu'na katılmak için İsrail'e gidecek. Bu vesileyle planı Netanyahu ve Gantz ile ayrı ayrı görüşmesi bekleniyor.
Görüşmelerde sözkonusu planın İsrail'deki seçimden önce mi yoksa sonra mı açıklanacağı konusunun ele alınacağı belirtiliyor.
'Yüzyılın Anlaşması'nda ne var ne yok?
Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas'ın 'yüzyılın şamarı' diye nitelediği 'Yüzyılın Anlaşması', basına sızdığına göre, 'Kudüs'ün tamamının İsrail'e bırakılmasını, Batı Şeria'daki yasadışı Yahudi yerleşimlerinin varlığını sürdürmesini içerirken, İsrail'in topraklarından sürdüğü 6 milyona yakın Filistinli mültecinin dönüş hakkına değinmiyor ve Filistin halkı lehine herhangi bir şey içermiyor'.