Karasu önergesinde, "Son verilere göre; 108 gazetecinin tutuklu veya hükümlü olduğu Türkiye, dünyada en çok gazetecinin hapiste tutulduğu ikinci ülke olmuştur. 2019 yılında Türkiye’de en az 172 gazeteci mahkemelerde haberlerini, yazılarını, yorumlarını çok çeşitli suçlamalar karşısında savunmak zorunda kalmıştır" dedi.
Önergede, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün raporuna değinen Karasu, Türkiye’nin basın özgürlüğü sıralamasında 157. sırada olduğunu kaydetti.
Karasu, "Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Örgütü’nün yayımladığı, 2019 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde, Türkiye listede 157'nci sırada yer alarak basın özgürlüğü konusunda sınıfta kalmıştır. Raporda; 'En büyük medya grubunun hükümet yanlısı bir holding tarafından satın alındığı Türkiye'de kalan birkaç eleştirel yayın organının üzerindeki baskının da sürdüğü' ifade edilirken 'Dünyada en fazla profesyonel gazetecinin hapiste olduğu ülke konumundaki Türkiye'nin sistematik olarak önleyici gözaltıya ve bazen müebbete kadar varan uzun hapis cezalarına başvurduğu' belirtilmiştir" bilgilerine yer verdi.
'Şiddet olayları her geçen gün artıyor'
Son dönemde gazetecilere yönelik şiddet olaylarının da arttığını öne süren, Türkiye’nin gazeteciler için her geçen gün daha tehlikeli bir konuma geldiğini dile getiren Karasu, şu ifadeleri kullandı:
"Kamuoyu son dönemde gerçekleştirilen gazetecilere yönelik saldırılarla sarsılmaktadır. Gazeteci Hakan Denizli, Adana Merkez Seyhan İlçesinde torunu ve kızının yanında silahlı saldırıya uğrayarak yaralanmış; gazeteci İdris Özyol'a kimliği belirsiz kişiler tarafından saldırı düzenlenmiş; Yeniçağ Gazetesi Yazarlarından Yavuz Selim Demirağ, Türkiyem TV'de sunduğu programın ardından evinin önünde kimliği belirsiz kişiler tarafından saldırıya uğramış; gazeteci Ergin Çevik Antalya'da kimliği belirsiz 3 kişinin yumruklu saldırısı sonucu yaralanmış; gazeteci, yazar Sabahattin Önkibar, Ankara Angora Evleri’ndeki evine 300 metre kala saldırıya uğramış ve yaralanmış; Korkusuz Gazetesi yazarı Ahmet Takan 20 Kasım 2019 günü evinin önünde kimliği belirsiz kişi veya kişilerce saldırıya uğramış; son olarak Yeniçağ gazetesi yazarı Murat İde evinin önünde saldırıya uğramıştır.
Bu bilgiler ışığında Türkiye’de gazetecilik mesleğini icra eden tüm basın emekçileri için bir adım atma zorunluluğu doğmuştur. Bu nedenlerle Gazetecilerin çalışma koşullarının incelenmesi, sorunlarının tespit edilip çözüm yollarının aranması ve son dönemde gazetecilere yönelik uygulanan fiziksel şiddet olaylarının araştırılması ve gerekli önlemlerin alınması için Anayasa’nın 98, İç Tüzüğün 104 ve 105’inci maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılması gerekmektedir."
