Keçiören’de 7 yaşındaki Mert Yağız Köksal, okul kantininde aldığı şırınga şeklindeki çikolatanın kapağının nefes borusuna kaçması nedeniyle 40 dakika can çekiştikten sonra can verdi. Okul kantinlerindeki usulsüzlükler konusunda 'Gıda Dedektifi' adıyla sosyal medyadan yayın yapan Musa Özsoy, Atilla Güner’le Akşam Postası programında “MEB Genelgesine göre tüm çikolata türleri ve gofretler, gazlı içecekler gibi ürünlerin okulda satılmaya uygun olmadığı belirtiliyor. Yani Mert Yağız kardeşimizin hayatını kaybetmesine sebep olan çikolatanın zaten o kantinde satılıyor olmaması gerekiyordu” diye konuştu.
Gıda Dedektifi Özsoy, kantinin Kasım ayında iki denetimden geçtiğini ve hiçbir yaptırım uygulanmadığını anlattı:
“16 Eylül’de yürürlüğe girmek üzere bakanların gövde gösterisiyle ilan edilen bir uygulama, gelen baskılarla yürürlükten kalktı. Bu uygulama eğitim kurumlarında satılması uygun olan gıdalara “Okul gıdası” logosu konulmasını öngörüyordu. MEB’in 2016’da ilan ettiği kantinlerde satılacak ürünleri belirten genelgeye atıf yapıyordu. Okul Gıdası uygulaması ertelendi ama MEB’in genelgesinin ortaya koyduğu hükümleri bu durum ortadan kaldırmıyor. Bu genelgede tüm çikolata türleri ve gofretler, gazlı içecekler gibi ürünlerin okulda satılmaya uygun olmadığı belirtiliyor. Yani Mert Yağız kardeşimizin bugün aldığı ve hayatını kaybetmesine sebep olan çikolatanın zaten o kantinde satılıyor olmaması gerekiyordu.
Bu genelgeye göre kantinler okul müdürünün başkanlık ettiği öğretmenlerin ve okul aile birliğinin de yer aldığı bir komite tarafından denetleniyor. Yani körler sağırlar birbirini ağırlar… 15 Kasım’da bu kantin denetlenmiş. Bu raporu ibret-i alem olsun diye yayınlasınlar. Tarım Orman Bakanlığı da Kasım sonunda denetlemiş. Hepsinden de geçmiş bu kantin. Şimdi de kantinin sözleşmesini feshetmişler.”
'Kantinler kamu alanıdır'
Özsoy, kendi mahallesindeki bir okulun kantininde yaptığı çekim nedeniyle kendisi hakkında kantinci tarafından suç duyurusunda bulunulduğunu da söyledi:
"Biz 1 yıldır bu kantin meselesiyle ilgili ciddi yayınlar yapıyoruz. Ben iki çocuk babası bir veliyim. Mahallemdeki bir okulun kantinine gittim. Orada canlı yayın yaptım. Kantinde satılmaması gereken ürünlerin var olduğunu burada gösterdim. O kantinci benim hakkımda suç duyurusunda bulundu. İzinsiz çekim yaptığım gerekçesiyle. Kantinler kamu alanıdır. Yavuz hırsız ev sahibini bastırıyor. Ben bu kez şikayet başvurusu yaptım. Kantinlere denetleme kararı çıkarttık. Ne diyorlar biliyor musunuz buradan almasa marketten alacak diyorlar. Şimdi öyle hakaretler işitiyorum ki benim için FETÖ’cü bile diyorlar. Bakanlık şimdi sözleşmeleri feshediyor, bazı isimleri açığa alıyor. İnanın 1 ay sonra bunların hepsi unutulmuş olacak."