ABD, 1946-58 arasında 67 kez nükleer bomba patlattığı Marshall Adaları'nda bunun üzerine en az 12 biyolojik silah denemesi de yapmıştı.
Daha sonra her iki programın öldürücü artıklarının bulunduğu toprak, Runit Adası'nda nükleer denemelerden kalma bir kratere atıldı, ABD'nin Nevada eyaletindeki deneme sahasından radyoaktiflenmiş 130 ton toprak da buraya getirildi, hepsi betonla karıştırıldı ve üstüne kubbe inşa edildi.
Ancak Los Angeles Times (LAT) gazetesinin konuyla ilgili araştırması, 88 bin metreküp öldürücü atığın gömüldüğü Runit Kubbesi'nde çatlaklar meydana geldiğini ortaya koydu.
A concrete tomb containing more than three million cubic feet of nuclear waste is reportedly cracking under the strains of climate change https://t.co/4wCvVyyFfs
— Sky News (@SkyNews) November 12, 2019
Habere göre küresel ısınma nedeniyle meydana geldiği söylenen çatlaklardan Pasifik Okyanusu'na plütonyumun da içinde bulunduğu atıkların sızdığına dair deliller var.
Üstelik daha da ısı arttıkça ve okyanus seviyesi yükseldikçe kubbenin içindeki bütün öldürücü atıkların okyanusa dökülmesi tehlikesi bulunuyor.
Bu da dünyanın büyük bir nükleer felaket yaşamasına yol açabilir.
As climate change forces the Pacific seas to rise, cracks have begun to appear in the Tomb.
— Los Angeles Times (@latimes) November 10, 2019
If the contents leak into the ocean, it may bring about the world’s next nuclear disaster.https://t.co/lrvYUPxaj9
Runit Adası, Pasifik Okyanusu'ndaki Marshall Adaları'na bağlı Enewetak Mercanadaları'nın 40 parçasından biri.
Adalıların 'kümbet' dediği Runit Kubbesi'nin çevresindeki su seviyesinin her yıl yükseldiğini aktaran LAT, yakınındaki mercanların beyazladığını, balıkların öldüğünü, yerel halkın sağlığının bozulduğunu bildirdi.
Hem egemen, bağımsız devlet hem de ABD ile ilişkili devlet konumundaki Marshall Adaları Cumhuriyeti'nin hükümeti, Runit Kubbesi'ndeki çöküşle ilgili ABD hükümetinden yardım istedi, ama "Kubbe sizin topraklarınızda, dolayısıyla sizin sorumluluğunuzda" yanıtını aldı.
"Kubbe nasıl bizim olabilir? Bunu biz istemedik, biz inşa etmedik, içindeki çöp bizim değil. Tümüyle onların."
Soğuk Savaş döneminde ABD'nin gerekli bilgilendirmeleri gerçekleştirmeden yaptığı nükleer denemeler, Marshall Adaları'nın 50 bini geçen nüfusunun üzerine radyoaktif serpinti olarak çöktü.
Nükleer denemeler sonrası anormal doğumlar ve kanser oranlarında patlama yaşanan Marshall Adaları'nın bazı bölgelerinde bu yıl Çernobil ve Fukuşima'dan daha yüksek düzeyde radyasyon saptandı.
That’s not all: The U.S. buried the waste from nuclear testing in an unlined crater covered in concrete. It’s known as the “Tomb.” https://t.co/lrvYUPxaj9 pic.twitter.com/BPtJFaxAZO
— Los Angeles Times (@latimes) November 10, 2019
Marshall hükümeti ile Washington arasında 1986'da varılan sözlü anlaşmadan 2 yıl sonra uluslararası mahkemeden ABD'nin 2.3 milyar dolar tazminat ödemesi kararı çıkmıştı.
Ancak ABD'de Kongre ve mahkemeler bu ödemeyi yapmayı reddetti.
LAT'ın haberine göre bugüne dek Marshall Adaları'na sadece 4 milyon dolar ödeme yapıldı.