Yunanistan'da hükümetin yeni göçmen kanunu kapsamında adalardan ana karaya 20 bin göçmen getirilmesi planını reddeden vatandaşlar, Orta Makedonya ve Yunanistan belediyesine ait Diavata'daki göçmen kampının önünde protesto gerçekleştirdi.
1959'da kurulan Birleşik Makedonlar Örgütü mensupları oldukları belirtilen gurup, Diavata göçmen kampının kapısının önünde domuz eti pişirip, bira içti.
Göçmen karşıtı protestocular, domuz eti seçmelerinin nedenini 'İslam'da yasak olması' ve 'çoğunluğu Müslümanlardan oluşan kamptaki göçmenleri istememeleri' olarak açıkladı.
Görüntülerin sosyal medyada yayılmasının ardından vatandaşların çoğu eylemcileri yabancı düşmanlığı yapmak ve aşağılayıcı davranışlarda bulunmakla eleştirdi.
'Çaresiz göçmenlere zarar vermeye çalışıyorlar'
Yunan Müslüman Birliği Derneği Sözcüsü Anna Stamou, VICE News'e yaptığı açıklamada "Aslına bakarsanız, yabancı düşmanı olan bu gurup, 'milliyetçi bir barbekü' yaparak ülkelerinde acı çeken çaresiz göçmenlere zarar vermeye çalışıyor" dedi.
Bunun kamplarda mültecilere yardım için çalışan Yunan vatandaşarını da üzdüğünü belirten Stamou, "Bu yine de Yunanların göçmenlerle yaptığını beraberliğe gölge düşüremez" diye konuştu.
Parlamentoda tartışma yarattı
Olay ayrıca, Yunan parlamentosunda da tartışma yarattı. Sol muhalefet Syriza partisinden Christos Giannoulis, gösteriyi bir 'utanç' olarak nitelendirdi ve eylemcileri 'diğer inançlara saygı duymaya' çağırdı.
Ancak merkezi sağdaki Yeni Demokrasi partisi genel başkan yardımcısı Kostantinos Kyranakis, Yunanlıların göçmenleri ağırlamak için onların yaşam tarzına uymak zorunda olmadıklarını söylediyse de daha sonra Facebook'ta paylaşılan fotoğraflarda 'mangal protestosuna' katıldığı görüldü.
Son 4 ayda 40 binin üzerinde göçmen geldi
Yunanistan parlamentosu geçen hafta 14 saat süren iltica yasası görüşmelerinin ardından ülkenin Ege Adaları'ndaki kamplarında çok zor koşullar altında yaşayan göçmenlerden yaklaşık 20 binini ana karaya yerleştirmeyi planladığını duyurmuştu.
Başbakan Kiryakos Miçotakis'in yönetimindeki muhafazakar hükümet, yeni yasa ile birlikte iltica sürecini hızlandırıp, Avrupa Birliği-Türkiye Mülteci Mutabakatı çerçevesinde sığınmacıların Türkiye'ye gönderilme uygulamasını hızlandırmayı amaçladığını belirtmişti.
Öte yandan, Yunan yetkililerce yapılan açıklamalarda, yeni kanun kapsamında adalardan ana karaya göçmen transferinin ileriki günlerde de devam edeceği ifade edilirken, göçmenlerin her ilde nüfusun yüzde 0.8'ini aşmayacak şekilde yerleştirileceği belirtildi.
Yunan basınındaki haberlerde, son bir günde 550 düzensiz göçmenin Yunan adalarına geçtiği, 4 ayda Yunanistan'a gelen göçmen sayısının ise 40 binin üzerinde olduğu kaydedildi.
Göçmenler zor şartlarda yaşam mücadelesi veriyor
Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) arasındaki mutabakat kapsamında, Yunanistan'ın Ege adalarında tutulan 20 binin üzerinde kişi, sivil toplum kuruluşlarınca elverişsiz ve insani olmadığı gerekçesiyle eleştirilen kamp koşullarında konaklıyor.
Midilli ve Sisam Adası'ndaki mülteci kampında ise kapasitenin yaklaşık 5 katı kadar göçmen, zor şartlarda yaşam mücadelesi veriyor.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), söz konusu kamplardaki yaklaşık bin 100 refakatçisiz çocuğun uygun yerlere taşınması çağrısında bulunmuştu.
